Cem Kılıç

Cem Kılıç

cem.kilic@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

2015 yılı hanehalkı işgücü anketi sonuçları, bir önceki yıla kıyasla işgücüne katılım oranında artış olduğunu gösteriyor. 2014’te yüzde 50.5 olarak gerçekleşen işgücüne katılım oranı, 2015 itibarıyla yüzde 0.8 puan yükselmiş ve yüzde 51.3 olmuş. Madalyonu tersine çevirdiğimizde bu durum çalışma çağındaki nüfusun diğer yarısının işgücüne dahil olmadığı anlamına geliyor. Türkiye’de işgücüne dahil olmama yönünde güçlü bir eğilim var. Bunun en önemli nedenleri, ev işleriyle meşgul oldukları için kadınların işgücüne katılımlarının düşük olması, sosyal yardımlar nedeniyle işgücünün dışında kalmayı tercih edenler, eğitime katılımın genişlemesi ve uzun süre iş arayan ancak bulamadığı için ümidini kaybeden kişiler.
2015’te işgücü piyasası içinde yer almadığını beyan eden kadınların sayısı 11 milyon 498 bin. İş bulma ümidini kaybederek iş aramaktan vazgeçen kişi sayısı da 676 bin. Bu iki göstergeden daha olumlu yorumlanabilecek olan ise eğitime katılımdaki artışa dair ipuçları veren, eğitim/öğretim nedeniyle işgücünün dışında yer alanların sayısı. Bir taraftan, işgücünün nitelik düzeyindeki artışa işaret eden bu gösterge; diğer taraftan, işsizliğin ertelenmesi ya da ötelenmesi demek de olabiliyor.

İşsizlik çift hanede
2015’te işgücüne katılan kişilerin tamamı istihdamda yer alamadığından işsizlik de bir önceki yıla kıyasla artmış durumda. 2014’te yüzde 9.9 olan işsizlik oranı 2015 yılı itibarıyla yüzde 10.3 düzeyinde gerçekleşmiş ve bir önceki yıla göre 204 bin kişi daha işsiz kalmış. Bu oran, son dört yıldır tek haneli rakamlarda seyreden işsizlik oranının tekrar çift haneye çıkmış olduğunu gösteriyor.
Öte yandan, yetişkinlere oranla 2 kat daha fazla işsizlik riskiyle karşı karşıya olan gençler arasında işsizlik oranı yükselmiş durumda. Buna göre, bir önceki yıl yüzde 17.9 seviyesinde gerçekleşmiş olan genç işsizlik oranı 2015’te yüzde 18.5’e yükselmiş.
İşgücü piyasası verileri cinsiyetler açısından incelendiğinde, 2015’te bir önceki yıla göre işgücüne katılan 496 bin kadının 369 bininin istihdamda yer aldığı ortaya çıkıyor. Bu, 2015’te işgücü piyasasına giren kadınların yüzde 74’ünün bir iş sahibi olduğu anlamına geliyor. Bununla birlikte, aynı dönem itibarıyla işgücüne katılan 396 bin erkeğin yüzde 80’inin de istihdam içinde yer aldığı görülüyor.
Azalmış olsa da, hala yüzde 33.6 gibi yüksek düzeyde seyreden kayıt dışı istihdam oranı, sosyal güvenceden yoksun çalışan insanlar kadar talep tarafında haksız rekabet olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye ekonomisindeki büyümenin işgücü piyasasına yansımasının kayıtlı sektörlerde ve ücretli istihdamda olması, kayıt dışı istihdamla mücadele açısından son derece önemli.

Şanslı mezunlar
Geçen yıl en çok veterinerlik fakültesi ile sağlık bilimleri mezunlarının istihdam edildiklerini söylemek mümkün. Bununla birlikte, göreli olarak daha az işsiz kalanlar da hukuk, eğitim ve sağlık alanından mezun olanlar. Bu durumun temel nedeni, sözü edilen eğitim alanların doğrudan bir meslek kazandırmaya yönelik olması. Buna karşılık, 2015 yılında en çok işsiz kalanlar yaşam bilimleri, bilgisayar, sosyal ve kişisel hizmetler, sanat, gazetecilik ve ulaştırma hizmetleri alanlarından mezun olanlar.
Söz konusu veriler, ülkemizde çok sayıda gencin üniversiteye giriş sınavı maratonunu yaşadığı şu günlerde, şimdiden mezun oldukları zamanı ve olası iş fırsatlarını da değerlendirmeleri gerektiği anlamını taşıyor.

Haberin Devamı

Güneydoğu işsiz
İstatistikler, Türkiye’de en yüksek işsizlik oranının Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da olduğunu gösteriyor. İşsizlik rakamlarının bazı Doğu illerinde, Türkiye ortalamasının 2 katının üzerine çıkması pek şaşırtıcı gelmeyebilir. Bu anlamda, en yüksek işsizlik oranı yüzde 24.8 ile Mardin, Batman, Şırnak ve Siirt bölgesinde gerçekleşmiş durumda.

Haberin Devamı

Sektörel dağılım
Tarım sektörünün payının en yüksek olduğu bölgenin yüzde 59.5 oranıyla Ağrı, Kars, Iğdır ve Ardahan bölgesi olduğu görülüyor. Sanayi sektörü istihdamı bakımından istihdam ambarı bölgeler ise Bursa, Eskişehir, Bilecik ile Tekirdağ, Edirne, Kırklareli bölgeleri. Son olarak, kamu sektörü istihdamının merkezi olması nedeniyle Ankara yüzde 71.9 oranıyla hizmetler sektörü istihdamının toplam istihdam içindeki payının en yüksek olduğu bölge.