Basına kapalı bir buluşma... Amerika'nın "Karanlıklar Prensi" Richard Perle, buluştuğu sivil toplum kuruluşunun başkanına şunları söylüyor:"Türkiye ABD'ye sırtını dönmekle hata etti. Avrupa Birliği ile bir yere varamazsınız. Bu sevdadan vazgeçip NAFTA seçeneğini düşünmelisiniz."***Yer : Yine Ankara...Yine basına kapalı bir buluşma...Bu kez Avrupalı iki milletvekili, çok üst düzey bir askeri yetkili ile görüşüyor.Konu: MGK...Avrupalı parlamenterler askeri yetkiliye ısrarla MGK'nın Türkiye siyasetindeki konumunu soruyorlar. Askeri yetkili öfkeyle, "Bu konuyu kurcalayan 3 kesim var" diyor ve şöyle sıralıyor:"Bölücüler... Şeriatçılar... ve Avrupalı dostlarımız..."***Biri Ankara'dan, diğeri Strasbourg'dan sızan bu iki bilgiden, ABD ve kimi askeri yetkililerin AB karşıtı lobi faaliyetine hız verdiği anlaşılıyor.İşin ilginç yanı Avrupa Birliği, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin siyasetteki etkinliğinin azaltılması için bastırırken ABD Savunma Bakan Yardımcısı Wolfowitz, "Son Irak krizinde Türk ordusunun öncü rolünü yeterince yerine getirmediğinden" yakınıyor; "Neden her zamanki gibi öne çıkıp bastırmadınız" demeye getiriyor.ABD ile AB, askerin Türk politikasındaki ağırlığına ilişkin tamamen farklı cephelerde konumlanıyor.***İşte bu aşamada AB'ye tam üyelik yolunda hazırlanan 6. uyum paketi gündeme geliyor ve MGK Genel Sekreteri'nin itirazlarıyla karşılaşıyor.Hürriyet'te Şükrü Küçükşahin'in haberine göre Org. Tuncer Kılınç pakete 3 noktada itiraz ediyor:1. Terörle Mücadele Yasası'nın 8. maddesinin kaldırılması.2. Seçimlerde gözlemci kabul edilmesi.3. Özel kanallarda anadilde yayına izin verilmesi.Oysa Dışişleri Bakanı Gül'ün son Brüksel gezisinde AB yetkililerine "Bu paket delinmeden geçecek" güvencesi verdiği biliniyor.Dahası, bu paket delinmeden geçerse, peşinden gelecek 7. ve son pakette bizzat itirazı yapan makamın sivilleştirilmesinin gündeme gelebileceği konuşuluyor.***Şimdi durum şu:Yarın (cuma) TBMM'de AB konusunda genel görüşme yapılacak.O arada 6. uyum paketi Adalet Bakanlığı'ndan Başbakanlığa sevk edilecek. Oradan - muhtemelen hafta başında - Bakanlar Kurulu'na ve ardından Meclis'e gelecek.Ve "dananın kuyruğu kopacak".Hükümet, MGK Genel Sekreteri'nin Başbakanlığa "Gizli" damgasıyla gönderdiği - basına sızan - itiraz yazısına rağmen, "kaygıların yersiz olduğuna" inanıyor ve paketin böylece geçmesinin sorun yaratmayacağı konusunda askeri iknaya çalışıyor.Ancak 28 Mayıs'taki MGK'da kozların nasıl paylaşılacağı henüz bilinmiyor.***Türkiye açısından en büyük talihsizlik, tam üyelik hedefinin ve o hedef doğrultusunda hazırlanan reform paketinin bu türden bir ip çekme yarışına kurban gitmesi olur.Hükümet, ABD'nin özür beklentisini, AB'ye üyelik çabalarını gevşeterek karşılamaya ve süngü zoruyla demokratikleşme paketinin içini boşaltmaya kalkarsa bu "ricat"ın ilk kurbanı kendisi olacaktır.Kamuoyunun, sivil toplum kuruluşlarının, basının bütün gücüyle "Demokratikleşmeye evet" diye ses vermesi gereken kritik bir dönemeçteyiz. can.dundar@e-kolay.net Yer : Ankara...