İkisi de yeni başkentlerce ihanetle suçlanmış, aşağılanmış.Ama tutmamış.İkisi de hala alabildiğine mağrur ve gözalıcı bugün...Bürokrasinin değilse de hayatın başkenti...ikisi de ülkenin mevcut yöneticilerini çıkarmış:Petersburg, eski belediye başkan yardımcısı Putin'i...İstanbul, eski belediye başkanı Erdoğan'ı...İki kardeş şehir onlar...Biri 300'üne bastı dün, diğeri 3000 yaşında bugün.***İstanbul Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna ile kentin 300. yaşgünü kutlamaları için Petersburg'dayız.Gezdikçe bu kardeş şehrin üstünlükleri ve zaafları çıkıyor ortaya...Hepimizi özendiren üstünlüğü, bir pırlanta özeniyle saklanmış oluşu... Pastel renkleri, beyaz sütunlarıyla binalar tek elden çıkmış bir maket gibi kusursuz. Gezerken 18. yüzyılın sokaklarında geziyormuş duygusu veriyor. Atlı kızakların, kanlı düelloların, devrim marşlarının, roman kahramanlarının sesi çalınıyor kulağınıza...Her gelen iktidarla Petersburg'la Leningrad arasında gidip gelse de her daim üzerine titrenen bir kültürel devamlılık, insanı kente meftun ediyor.Her gelenin bir öncekini yok etme geleneğiyle her devirde yerle bir edilmiş İstanbul'da rastlayamayacağınız bir özellik bu...Ama Petersburg'un sadeliği karşısında zaaf gibi görünen kaosu, aynı zamanda üstünlüğü İstanbul'un...Çünkü kuzeydeki kardeşine kıyasla onun suyuna binbir denizin tuzu karışmış, bambaşka rüzgarlarla beslenmiş semaları... O yüzden buradaki yeknesaklığın yerini İstanbul'da delice bir çeşitlilik alıyor.Soluk alıp veren kentlere özgü bir heyecan, tutku ve kargaşa...***Eski Rus başkenti 300 yılda tek kültür görmüş, İstanbul ise kaç kültürden artakaldı bize... Yara bere içinde ama hala baş döndürücü...Şimdi yaralarını sarıp o çeşitliliği, Petersburg'da gözlediğimiz türden bir korumaya almak, bir renk ve üslup birliğine sokmak çok mu zor?Neva Nehri üzerinde süzülen bottan Petersburg'u gıptayla izlerken Başkan Gürtuna "Sıra ona geldi" diyor:"İlk dönemimizde altyapıyla uğraştık. Şimdi yer üstüne çıkıyoruz."Tarihi binalar teker teker onarılıp ortaya çıkarılacak. Tabela kirliliği önlenecek. Bina çatılarındaki gecekondu kafeler temizlenecek. Çamlıca'ya bir şehir kulesi yapılacak. Temmuzda Haliç'te denize girilecek. Son Osmanlı mahallesi sayılan Süleymaniye ortaya çıkarılacak.Gürtuna, Petersburg'a bakarken "İşte" diyor, "hedefe ulaştığımızda nasıl bir güzelliğe varılacağını görüyorsunuz".***Peki Gürtuna'nın bunları yapacak 2. bir dönemi daha olacak mı?Bu, başkanın seçeceği partiye bağlı...Seçenekler arasında AKP ve Genç Parti var.AKP ile mesafesi - son zamanlarda azalsa da - herkesçe biliniyor.Genç Parti ise henüz güven uyandırmıyor.Ama bir sürpriz haber var.Öğrendiğimize göre Başkan geçenlerde CHP'den aranmış.Bu bilgiyi sorunca gülümsüyor ve "Herkesle görüşüyorum. Eylülde karar vereceğim" diyor.İster misiniz, kendi başına önemli bir oyu olduğu söylenen Gürtuna bir son dakika sürpriziyle iki sağ parti arasından sıyrılıp CHP adayı olarak ortaya çıksın? can.dundar@e-kolay.net İkisi de su yolu kenarına kurulmuş. İkisi de imparatorluklarının devrik başkenti olmuş.