CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, AKP’nin temayül yoklamasının kandırmaca ve genel merkezde yapılan mülakatın ise ‘ayıp’ olduğunu söylemişti.
29 ilde ön seçimle, diğer kentlerde ise merkez yoklaması ile milletvekili adayının belirlendiği CHP’de bu süreç geçmiş yıllarda olduğu gibi yine sancılı geçti.
Yeni yönetim, önseçim yapmadığı illerde açık bir yöntem izlemediği ve belirli kriterler oluşturmadığı için büyük kargaşa yaşandı.
Bu nedenle genel merkez, günlerce ‘aday adayı pazarı’na döndü.
Genel merkez koridorları kalabalık grupların bir oraya bir buraya koşturduğu hareketliliğe sahne oldu.
Genel merkezin alt katındaki salon tıklım tıklım dolarken, yakınındaki restoranlar bir yıllık ciroyu, 10 günde yaptı.
Zaman zaman bu restoranlarda oturacak sandalye bile bulmakta güçlük çekildi.
Aday adaylarının genel başkan yardımcıları ile görüşme gayretlerinden kaynaklanan kargaşayı önlemek için olsa gerek, İzmir aday adaylarının genel başkan yardımcıları Süheyl Batum, Engin Altay ve Volkan Canalioğlu ile görüşebileceği açıklandı.
Kulislerde konuşulanlara göre; bu bir mülakat ya da ön eleme yöntemiydi. Onun için çok sayıda İzmirli aday adayı, bu üç genel başkan yardımcısıyla görüşmek için Ankara’ya akın etti.
Başkan yardımcılarının kapılarında günlerce bekleyenler, Ankara’da kamp kuranlar oldu.
Kalabalıklar halinde odalara doluşan aday adayları, kendilerini gösterme, meziyetlerini tek tek anlatma gayreti içine girdi. Genel başkan yardımcıları sadece kısa kısa notlar aldı.
Yine aday adaylarının yanlarında getirdikleri dosya, broşür, klasör veya CD’ler raflara kondu.
Olaya iyi niyetle ve iyimser bakanlar bu materyallerin inceleneceği kanaatini taşırken, biraz daha mantıklı yaklaşanlar, raflarda dağ gibi yığılan dosyaların bir kaç günde ele alınmasının olanaksızlığını görebiliyordu.
Örneğin; Süheyl Batum, işlerinin yoğunluğunu gerekçe göstererek görüşmeleri genellikle ret ediyor veya aday adaylarını diğer genel başkan yardımcılarına yönlendiriyordu.
Batum, bazen görüşme yapmaya karar verdiği zaman ise odasının kapısında bir yığılma, bir arbede yaşanıyor.
Adeta gıda yardımı yapılırken, birbirini ezen insanların yarattığı görüntünün benzerleri ortaya çıkıyordu.
Diğer genel başkan yardımcılarından farklı olarak grup halinde değil de tek tek görüşmeyi kabul edince, kapı önünde düzeni sağlamak görevlilere düşüyordu.
Aday adaylarını sıraya sokmakta zorlanan görevliler, “Şurayı geçmeyin, tek sıra olun, iki dakikadan fazla içeride kalmayın” gibi talimat veriyordu.
Nitekim, İzmir 2. Bölge aday adaylarından birisi Batum’a şu notu yazıp sekreterine veriyordu:
“Sayın Hocam, benim bildiğim CHP’nin yönetimine talip olanlar bilgili, birikimli, onurlu ve aydın kişilerdir. Şu anki durum beni derinden üzmüştür. Odanızda bulunan elliyi aşkın aday adayı kendilerini size tanıtırken, onur kırıcı bir duruma düşmüşlerdir. Bu nedele durumu protesto ediyor ve sizinle görüşmeden gidiyorum.”
Evet...
Çoğunluk bu yöntemi ‘onur kırıcı’ olarak algıladı ve gayrı ciddi buldu.
Ama...
Yine de bazı aday adayları ‘onurlu bir görev’ uğruna bu ‘onur kırıcı’ davranışa katlanıp, birkaç dakikalık görüşme için saatlerce kapı önünde bekleyerek amacına ulaşmaya çalıştı.
Devleti kuran ancak yarım asırdır tek başına iktidar olamayan CHP’de bir aday belirleme dönemi daha böyle geçti.
Bugün geçici aday listeleri YSK’ya verilecek.
Listelerin şifresini bugün çözeceğiz ve bakalım ‘Onurlu göreve’ talip olan 270 isimden kimlere yer verilmiş hep birlikte göreceğiz.
AKP’de işçi kıyımı sürüyor
AKP İzmir İl Başkanlığı’nda Mali İşler Sekreteri olarak üç yıldır görev yapan 28 yaşındaki Nagehan Gündoğdu da geçtiğimiz ocak ayında hiç bir gerekçe gösterilmeden işten atılan İl Başkan Sekreteri Zeynep Aktuğ gibi kapı önüne konuldu. Partinin gençlik kolları kurucuları arasında yer alan Gündoğdu, altı yıl hiç para almadan gönüllü yaptığı işten üç yıl önce maaşlı personel olarak para kazanmaya başladı.
Partinin organizasyonlarında kiralanacak otobüs, miting çalışmalarının mali boyutunu yürüten Gündoğdu, mali işlerden sorumlu il başkan yardımcısı Hasan Ali Karaman tarafından odaya çağrıldı ve işten çıkarıldığı bildirildi.
Gündoğdu, bunun gerekçesini sorduğunda ise ‘Gerekçesi yok’ yanıtını aldı.
Gündoğdu’nun işten çıkarılmasında, bir süre önce işten çıkarılan eski İl Sekreteri Zeynep Aktuğ ile yakın arkadaşlığının etkisi olduğu parti kulislerinde konuşuluyor.
Gündoğdu’nun birkaç kez Aktuğ ile konuşmaması yönünde uyarıldığı ve uzun zamandır da mobbing yapıldığı belirtiliyor.
AKP İzmir İl Başkanlığı’nda seçim öncesi işten çıkarmalar, personeller arasında tedirginlik yaratırken, kıyımın kiminle süreceği endişesi yaşanıyor.
Eeeeeeee... Boşuna; ‘Durmak yok, hizmete devam!’ demiyor muyuz?
