Mediciler Floransa’nın en önemli ailesi, Floransa’yı uzun yıllar yönetmişler.
Hatta içlerinden 4 kişi Papa olmuş, 2 kişiyse Fransa Kraliçesi.
Rönesans’a ilham vermiş, Leonardo da Vinci, Michelangelo gibi sanatçıları ve Galileo Galilei gibi astronomları desteklemişler.
Galilei, Medici Ailesi’nin çocuklarına ders verirmiş, Botticelli gibi Rönesans ressamları da Primavera gibi resimlerini yine Medici çocukları için yaparmış.
Floransa’da bulunan tüm sanat eserlerini bağışlayan Medicilerin son temsilcisi Anna Maria Luisa de Medici’nin çocuğu olmadığı için tüm Medici servetini ailenin Avusturya koluna devretmek zorunda kalıyor.
Medici koleksiyonları Habsburg-Lorraine Hanedanı’na geçiyor.
Ama tek bir şartla.
Anna Maria Luisa, o devirde (1700’lerde) bile anlaşmaya bir şart koymayı akıl ediyor, “Eserlerin hiçbiri Floransa dışına çıkarılamaz” diyor.
Gerekçesi de yıllar sonra da olsa yabancıların sırf bu eserleri görmek için Floransa’ya geleceğine inanması.
Eğer zamanında anlaşmaya bu maddeyi koymasa belki bütün eserler dünyanın önemli müzelerine dağılmış olacaktı ve o zaman Floransa da Floransa olmayacaktı.
Uffizi Gallery’de halen Da Vincilerden Michelangelolara dev bir koleksiyon var.
Müzede Kanuni Sultan Süleyman, Hürrem Sultan, Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim ve Barbaros Hayrettin Paşa portreleri de var.
Belli ki Mediciler, Osmanlı sultanlarının resimlerine de meraklıymış.
Medici koleksiyonunun bir de halka açık olmayan bölümü var, özel izinle geziliyor.
Bu koridorda, kenarda köşede kalmış Chagallar karşınıza çıkıyor.
Koleksiyonda yer alan bazı resimler 2. Dünya Savaşı döneminde bombalardan zarar görmüş.
Ama yine de tamir edilmiş ve korunmuş.
Bütün bu eserlerin günümüzde hala tek bir şehirde sergileniyor olması Anna Maria Luisa de Medici’nin anlaşmaya koyduğu tek bir maddenin eseri.
İtalya’nın kültür turizmine en büyük katkıyı koleksiyoner bir aile yapmış, şimdi ise İspanya’nın koleksiyoner bir aileyle yaptığı işbirliği sanat dünyasının yeniden gündeminde.
Tam 4 yıldır anlaşma sağlanmaya çalışılıyor, bu süreçte tam 4 kültür bakanı değişti.
İspanya, koleksiyoner Carmen Cervera’ya sanat koleksiyonunu 15 yıl daha İspanya’da sergilemesi karşılığında tam 97,5 milyon Euro ödeyecek.
Rodin, Gauguin ve Van Gogh gibi ustaların eserlerinin de olduğu 400 parçadan oluşan 1,04 milyar Euro değerindeki koleksiyon 1999’dan beri ödünç verildiği Madrid’deki Museo Nacional Thyssen-Bornemisza’da sergilenmeye devam edecek.
Hatta Gauguin’in ‘Mata Mua’ başlıklı başyapıtı da bu sayede Madrid’de sergilenmeye devam edecek.
Koleksiyonerin pandemi döneminde bu eseri İspanya dışına çıkarması nedeniyle İspanya devletiyle anlaşmaya varılamazsa bu eserin satılabileceğinden korkuluyordu, ama Cervera geçen hafta anlaşmanın imzalanmasıyla eseri İspanya’ya geri getirme sözünü tuttu.
Ayrıca müzede Cervera’nın vefat eden eşi Hans Heinrich von Thyssen-Bornemisza’nın 775 eserden oluşan kişisel koleksiyonu da sergilenecek.
Hatırlatalım, İspanya devleti bu koleksiyonu 1993’te satın almıştı.
Pandemi nedeniyle müzelerin uzun süre kapalı kalmak zorunda olduğu günlerde İspanya devletinin bu sanat koleksiyonunu İspanya’da tutabilmek için böyle bir bütçe ayırıp ayırmayacağı global sanat dünyasında merakla bekleniyordu.
Bu 15 yıllık anlaşmanın sonunda Cervera, İspanya hükümetine koleksiyonu satın alma önceliği tanıyacak, İspanya hükümeti almaya niyetlenmezse koleksiyonu satışa çıkaracak.
Koleksiyonlarını Floransa’dan çıkarmamak için 1700’lerde anlaşma imzalayan Medicilerden günümüze büyük bir değişim yaşanıyor işte.
İspanya devleti değerli bir sanat koleksiyonunu kendi sınırlarında tutabilmek için koleksiyoner aileye her yıl milyonlarca Euro ödüyor.
Evet, bu iki koleksiyoner ailenin duruşları birbirlerinden çok farklı, ama aynı kalan tek şey sanat eserlerinin değeri ve tabii ülkeler tarafından bu değerin bilinmesi.
