Hatırlarsınız, çok değil, tam 10 gün önce gündemimizde Suudi Arabistan’da düzenlenen MDL Beast adlı elektronik müzik festivali vardı, bol takipçili influencer’ları ve ünlü isimleri para karşılığı davet ettikleri için.
Festivale katılan influencer’lar ve ünlüler yerden yere vuruldu, Suudi Arabistan’ın yeni imaj çalışmasının bir parçası oldukları için.
O zaman sormuştuk, tüm dünyanın para karşılığında sosyal medya gündemine getirilen bir festivalin inandırıcılığı var mı, influencer marketing (pazarlama), bu kadar kör gözün parmağına yapılan kampanyalarla devam edebilir mi diye.
Bir ülke imajı bu kadar kolay satın alınabilir mi de demiştik.
Şimdi Financial Times gazetesi önemli bir araştırmayı paylaştı, Kylie Jenner’dan Taylor Swift’e, Lionel Messi’den Selena Gomez’e Instagram’ın en çok takipçili influencer’ları bile reklam paylaştıklarında takipçilerinin ilgisini anında kaybediyor.
8 milyar dolarlık influencer pazarı ilk defa böyle bir güçlükle karşı karşıya kaldığını kabul ediyor.
Markalar artık hızlı zengin olmak için sahte takipçi satın alarak influencer olanları sorguluyor.
Özellikle Instagram’ın like sayısını gösteren özelliğini kaldırmayı düşünmesi ve hatta bazı ülkelerde bunu denemeye başlaması da bunda etkili oldu.
Bazıları bunu büyüme aşamasında her pazarın karşı karşıya kalabileceği zorluklardan olarak görüyor, bazıları ise bunun influencer pazarlama pazarını bitirebileceğini savunuyor.Siz ne düşünüyorsunuz?
2020’de neler öne çıkacak?
Sağlıklı yaşam takıntısı giderek daha da artacak. Glütensiz, laktozsuz, hatta vegan beslenenlerin sayısı şaşırtacak. Yürüyüş ve pilates gibi sakin egzersizlerden koşu ve boks gibi daha tempolu, adrenalinli olanlara geçilecek. Özellikle dövüş sporlarına ilgi daha da artacak. Şaşırtıcı mı? Hayır.
Arter ve Pilevneli Galeri saysinde Dolapdere’nin, Azur, Araka, Apartıman ve Eski Adet gibi mekânları sayesinde Yeniköy’ün ve Batard, Isola, Kozmonot ve Fatih Tutak’ın Turk’ü sayesinde Bomonti’nin yükselişi devam edecek.
Gece hayatında birkaç mekân dolaşmak söz konusu olmayacak. Tek mekânda en uygun fiyata eğlence arayışı devam edecek.
Uygun fiyat ve rahatlık ön plana çıktıkça küçük ama karakterli lokantalar da daha çok tercih edilecek. Önemli şefler fine-dining mekânlarının dışına da çıkıp kendi küçük ve uygun fiyatlı alternatiflerini de yaratmaya devam edecek.
Canlı müzik trendiyle vedalaşılacak. Artık her mekân canlı müzik yapmak zorunda kaldığı için sahneye çıkacak yeni isimler bulunamadığı için DJ’ler bir kez daha yükselişe geçecek.
Herkes kendi mahallesinde, kendi konfor alanında korunaklı mekânları tercih edecek. Göz önünde olma isteği sadece sosyal medyayla giderilecek.
Sürdürülebilirlik, sıfır atık konuları gündeme daha çok gelecek.