Yaz mevsimin gelmesi ile birlikte genellikle gebeler tarafından; “yüzebilir miyim, denize veya havuza girebilir miyim” gibi sorular sıkça sorulmakta. Gebelik döneminde diğer egzersizler gibi, sakin ve sizi aşırı yormayacak şekilde yüzmek de, çok faydalıdır. Yüzmek; sırt ve bel ağrılarınıza, gebeliğinizin ilk dönemlerindeki bulantı ve kusmalarınıza iyi gelebilir. Riskli gebelik kategorisinde iseniz veya daha önceden geçirmiş olduğunuz kanama vs. gibi durumlar söz konusu ise muhakkak hekiminizin onayı ile hareket etmelisiniz. Sauna, jakuzi, su kayağı, su altı sporları (dalma) gibi aktivitelerden her hangi bir riski olmasa dahi, tüm gebelerin uzak durması gerekmektedir.
Gebeler, en rahat yüzebildikleri ve kendilerini yormayan yüzme stillerini tercih edebilirler. Fakat tüm sporlarda olduğu gibi yüzmede de öncelikle ısınmak, birden yoğun tempoda yüzmeye başlamamak ve süreyi kısa tutmak önemlidir.
Eğer bebeğinizin gelişimi sağlıklı bir şekilde ilerliyorsa ve yapılan tetkikler sonucunda doktorunuz yüzmenizde herhangi bir engel olmadığı söylediyse; yüzme, özellikle gebeliğinizin ilk üç ayında ve hemen her döneminde tavsiye edilen sporların başında gelir. Dolayısıyla gebelerimizin en
Çok yaygın bir hormonal bozukluk hastalığı olan Polikistik Over Sendromu, adından anlaşıldığı gibi bir kist değil, bir sendromdur. Beyinde hipofiz bezinden salgılanan LH ve FSH hormonlarının anormal şekilde üretilmesinden kaynaklanır. Yumurtalıklarda her ay düzenli olarak yumurtlama olamadığı gibi, fazlaca erkeklik hormonunun salgılanmasına sebep olur. Bir çok hormonal hastalık gibi nedeni tam olarak bilinemese de, zaman zaman genetik olarak karşımıza çıkabilir.
Ne Zaman Ortaya Çıkar?
Özellikle 30 yaş altı kadınlarda sık karşılaşılabilen PCOS, ilk adet kanaması ile tanınır. Neredeyse %75’lik hasta grubunda görülür ve en önemli uyaranı adet düzensizlikleridir. Hastalar genelde gebe kalabilmek için tedaviye gereksinim duyarlar. Oysaki Polikistik Over Sendromu, gebelik düşünülmese de, mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.
Belirtileri Nelerdir?
• Adet düzensizliği, adet olamama,
Kadın sağlığını korumanın en önemli basamaklarından biri; genital organlardaki enfeksiyonların erken tanı ve tedavisidir. Yaygın olarak görülen bu enfeksiyonlar kadına büyük rahatsızlık vermenin yanı sıra, kalıcı hasarlara yol açabilir ve ileride kısırlık gibi istenmeyen sonuçlar doğurabilir. Jinekolojik enfeksiyonlar genital bölgenin herhangi bir yerinde farklı nedenler ile oluşabilmektedir. Bu enfeksiyonlar…
Yakınmalar: Kaşıntı ve yanma hissi, koyu renkli ve kötü kokulu akıntı, idrar yaparken yanma ve cinsel ilişki sırasında ağrıdır.
Mantar Enfeksiyonları: Gebeliklerde, antibiyotik ve doğum kontrol hapı kullananlarda ve şeker hastalarında sık görülür. Mantara bağlı vajinitlerde beyaz renkli ve peynirimsi bir akıntı görülür.
Trikomonas Enfeksiyonları: Trikomonas adı verilen parazitin yol açtığı enfeksiyonlarda yeşil renkli bir akıntı görülür.
Bakteriyel Enfeksiyonlar: Bakterilerin neden olduğu vajinitlerde akıntı sarı renkli ve kötü kokuludur. Vajinitlerin tanı ve tedavisi kolaydır. Etkene yönelik tedavi uygulanacağından, doktora başvurmak gerekir.
Serviks (Rahim Ağzı) Enfeksiyonları: Tedavileri geciktiğinde yol açtıkları kalıcı hasarlar nedeniyle, serviks enfeksiyonlarının erken tanı