Şarkıcı Yeşim Salkım, Cem Uzan’ın kardeşi Hakan Uzan’la evlenip, Uzanlar’a gelin olmuştu. 2001’de Uzan’dan boşanan Salkım, geçen hafta Alara Uzan’a destek çıktı. Uzan ailesinin, genetik kodlarında bir hata olduğunu söyleyen Salkım, “Her türlü iftirayı atabilirler, bana da attılar. Bana yapılanlar şimdi Alara’ya yapılıyor” dedi. Bunun üzerine Cem Uzan, avukatını arayarak, Salkım hakkında tazminat davası açılmasını istemiş.
Zaten Yeşim Salkım, gündemde kalmak, basında yer almak için hiçbir fırsatı kaçırmaz. Eskiden düşman olduğu Alara’ya destek olma pahasına! Yakından tanıyanlar iyi bilir; Salkım, Hakan Uzan’la evli olduğu dönemde Alara’dan nefret ederdi. İmkanı olsa bir bardak suda boğardı. Bunun sebebiyse, Alara’yı bağrına basan Uzan Ailesi’nin, Yeşim’i ‘şarkıcı’ diye küçümseyip, dışlaması ve hiçbir zaman gelin olarak kabul etmemesiydi.
Salkım’ı jet-ski’yle devirdi
Koçibey Ailesi’ni yakından tanırım. Alara’nın geçen yıl rahmetli olan dayısı Caner Eroğan da çok sevdiğim bir ağabeyimdi. Caner Ağabey, bir sohbette bana Alara ile Yeşim’in arasında geçen bir kavgayı anlatmıştı:
Efendim, Uzan Ailesi Göcek’te bir araya gelmiş. Baba Kemal Uzan, anne Melahat Hanım kız kardeşi Ayşegül
Dünyüca ünlü Türk modacı Rıfat Özbek, 30 yılı aşkın süredir yaşadığı Londra’dan üç yıl önce Türkiye’ye döndü. Hayatını İstanbul, Bodrum, Çeşme üçgeninde sürdüren Özbek, zaman zaman Londra’daki evine gidip dostlarıyla hasret gideriyor. Geçen hafta Bodrum’da tatil yaparken Londra’dan gelen telefonla yıkılmış. Evine hırsız girdiğini öğrenen Özbek, ilk uçakla Londra’ya gitmiş. Özbek’in evinden bilgisayarı, televizyonu, antika vazo ve şamdanlarının yanında iki de değerli yağlı boya tablosu çalınmış. Geçmiş olsun Rıfat Bey.
Yılbaşı tatilinde İstanbul’dan ayrılmayan sosyetenin ünlü isimleri geceleri kulüplerde, barlarda eğlendi, gündüzleri de İstinye Park, Kanyon gibi ünlü alışveriş merkezlerinde vakit geçirdi. Yeni yıla İstanbul’da giren Çiğdem Kayalı ile sevgilisi Uğur Güven’e önceki gün Kanyon’da rastladım. Sevgililer, Cem Yılmaz’ın yılbaşı günü vizyona giren Yahşi Batı filmini izlemeye gelmiş. Filmi beğenip beğenmediklerini sordum “Güldük eğlendik daha ne olsun?” dediler. Aynı gün yine Kanyon’da Şirin - Neşet Yalçın’la karşılaştım. Onlar da Yahşi Batı’yı izlemek için gelmiş ama bilet bulamamışlar. Tıpkı benim gibi.
TAM PİŞTİLİK ELBİSE
Sunucu Özlem Serter’e eşi Sinan ile Kanlıca’daki A’jia Otel’de rastladım. Özlem’in üzerindeki elbise dikkatimi çekti. İskambil kağıdının sinek onlusundan esinlenerek yapılmış. “Çok hoş nereden aldın?” dedim. Özlem, “Sinan bir seyahatinde beğenip almış” dedi. Sonra da gülerek ekledi; “Ben de ona sinek papazı bir ceket alacağım ama bulamı-yorum.” Malumunuz hanımlar davetlerde, partilerde aynı elbiseyi giyip sık sık pişti oluyor. Eğer birisi Özlem’in bu elbisesinden giyip aynı davete katılırsa vay hallerine. İşte pişti diye ben buna derim.
RAKİPLERİNİ TEFTİŞE
Bravo Cenk Eren’e! Durdu durdu, yine turnayı gözünden vurdu. Geçen yıllarda birlikte program yaptığı Nükhet Duru ile sosyetenin elitlerini Günay’a toplamıştı. İki senedir program yapmayan Cenk, geçen ay Etiler’de My Pavyon adını verdiği bir kulüp açtı. Cenk, yeni mekanında yine sosyetenin elitlerini toplamayı başardı. My Pavyon’a ilk kez geçen hafta gittim. Songül - Ersan Sel, Hande Serdar Kunaçav, Cihangir Önger ve Murat Polat, My Pavyon’un methini duyup gelenler arasındaydı. Önceki gece yine uğradım. İstanbul cemiyet hayatının en zarif en hoş üç hanımı Afet Karacan, Ahu Tuğbay ve Heves Ekinci oradaydı. Cenk, süper program yapıyor ve eğlendiriyor. Sosyetemiz Cenk’in pavyonunu çok sevdi. Doğruyu söylemek gerekirse ben de çok sevdim. Yolunuz Etiler’e düşerse uğrayın, çok eğlenirsiniz. Benden söylemesi!
DENİZ PALAS’TA YILBAŞI PARTİSİ
Uludağ Alkoçlar ve Bodrum Torba’daki La Boutique Otel’in sahibi Gülşah - Ender Alkoçlar’ın kızı Neslişah’ın domuz gribi olduğunu duydum. “Geçmiş olsun” demek için telefon açtım. Sağlığının yerinde olduğunu söyleyen Neslişah, “Bir arkadaşım eşek şakası yapıp, facebook’ta benim domuz gribi olduğumu yazmış. Olay o kadar büyüdü ki gazetelerde bile çıktı. Hasta olduğumu gazetede okuyan anneannem (Hülya Koçyiğit) çok panik olmuş, beni aradı. Zaten geçmiş olsun demek için arayanların haddi hesabı yok” dedi. Bu yapılan gerçekten tam bir eşek şakası!
SÜRPRiZ KAPIDA
Yılbaşı kutlamalarını ‘ekonomik kriz’ hiç etkilemedi! Nişantaşı,
Bebek ve Etiler’in ünlü kulüpleri, restoranları, barları dolup, taştı. Güzel havanın da etkisiyle halk sokaklarda coştu. Sosyete,
geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi Nişantaşı sokaklarında değil,
kulüplerde eğlendi. İstanbul dışına çıkan ünlülerin öncelikli tercihi yine Uludağ, Antalya ve Bodrum oldu. İşte saat 20.00’de başlayıp, sabahın ilk ışıklarına kadar süren kutlamalardan renkli kareler...
Aralık ayı İstanbul’da parti ayıdır. Evlerde, ofislerde, mağazalarda verilen erken yeni yıl partilerinin ardı arkası kesilmez. Ekonomik krize rağmen, bu yıl daha önce olmadığı kadar çok partiye gitim. Ardı arkası kesilmeyen partilere son noktayı 30 Aralık akşamı İstanbul eğlence hayatının duayeni, Club 29’ların patronu Metin Fadıllıoğlu koydu. Fadıllıoğlu’nun, sahibi olduğu Nişantaşı Abdi İpekçi Caddesi’ndeki Brasserie Nişantaşı’nda verdiği partiyi Ayşem Saraçoğlu organize etti. İstanbul cemiyet hayatının ünlülerinin katıldığı parti, saat 23.00’te sona erdi. Güle güle eski yıl. Hoş geldin yeni yıl. Hepinizin yeni yılı hayırlı ve uğurlu olsun.
‘YÜKSEK SOSYETE’ YÜKSEKTE EĞLENDİ
Eda Taşpınar, aşkları, yaşam tarzı ve giyim kuşamıyla magazin basının vazgeçilmezi. Dikkat çekmeyi ve gündemde kalmayı çok iyi başaran Eda ve sevgilisi Bora’ya önceki gece Asmalımescit sokaklarında rastladım. Hava buz gibiydi. Millet kaban, kürk, palto altında tir tir titrerken, Eda mini eteğiyle sanki Bodrum sokaklarında gibiydi. “Üşütür, domuz gribi olur” diyeceğim ama! Eda, domuz gribinden nasibini aldığı için sanırım artık hasta olmaktan da korkmuyor. Edacığım, kabul çok şık ve hoşsun! Ama kıyafetin mevsime hiç uymamış. Ayrıca Beyoğlu’nun her sokağı tekin olmayabilir. Allah korusun, başına bir şey gelir! Her semti Nişantaşı veya Bebek zannetme. Benden söylemesi!