Birine, bir partiye, bir siyasetçiye, bir ideolojiye kızgın mısınız? Ondan sıkı bir intikam almanın çok kolay bir yolu var. Çekim yapabilen bir cep telefonuna sahip olmanız yeterli. Tabii bir de vicdandan, utanma duygusundan yoksun olmanız. Sonra çok başarılı ve inandırıcı olmasına da gerek olmayan bir kurgu yaparsınız, bir video çeker internete yüklersiniz, olur biter.
Dün sosyal medyada cirit atmaya başlayan “mülteciye işkence” videosunu görmüş olmalısınız. Güya Afyon’da bir ev, iki tane ne idüğü belirsiz adam elinde kemerle Afgan mültecilere vuruyor, galiz küfürler ediyor ve zorla “Atatürk” dedirtiyor, elleriyle “Altı ok” yaptırıyor. Oluyor size nur topu gibi bir “CHP’liler mültecilere işkence ediyor” videosu. Bir sürü insan da buna inanıyor, CHP’ye veryansın ediyor.
Allah aşkına bir dakika düşünelim, bu adamlar gerçekten CHP’li olabilir mi? İnsan inandığı, sevdiği birini, diyelim bu örnekte Atatürk’ü bir işkence unsuru olarak kullanıp böyle beşinci sınıf bir korku filmi çekip piyasaya sürer mi?
Ama çok şükür artık neyin yalan neyin gerçek olduğunu düşünmek demode bir alışkanlığa dönüştüğü için sen yapıyorsun, oluyor. Ciddiye alınacak tarafı da yok, çamur atacaksın, izi kalacak, o da her şey gibi üç gün sonra unutulacak.
Bana göre asıl kalp kırıcı olan, göçmenlik gibi, mültecilik gibi hiçbirimiz için uzak olmayan bir yarayı siyasi malzeme yapabilecek kadar insanlıktan uzaklaşmış olmamız. Daha iki gün önce Ayvalık’ta göçmenleri taşıyan bir tekne daha battı, dokuz kişi öldü. Üçü çocuktu. Gerçek bu kadar sert. Sakil videolara konu edilemeyecek kadar acımasız.
Ne yalan söyleyeyim, yüzüme geniş bir gülümseme yayıldı o kareyi görünce. Önde İtalya İçişleri Bakanı Matteo Salvini, kameraya gururla gülümsüyor, hemen yanında iki genç kadın öpüşmekte.
Bu bir protesto eylemi aslında Çünkü Salvini homofobik söylemleriyle bilinen bir siyasetçi. Gaia Parisi ve Matilde Rizzo da ona şık bir şekilde mesaj verip konuya dikkatleri çekmek isteyen iki İtalyan aktivist.
Ama onun nefret söylemlerine aynı şekilde karşılık vermek yerine, yaratıcı bir yol seçiyor, Salvini’nin konuşma yaptığı bir eyleme katılıyorlar. Konuşması bittikten sonra herkes gibi ‘selfie çekinme’ kuyruğuna giriyor, sıra kendilerine gelip de politikacı kareye girdiği anda da öpüşmeye başlıyorlar. Binlerce sözden ya da yumurtadan çok daha etkili bir yol, üstelik barış ve sevgi dolu.
Instagram’dan İçişleri Bakanı’nı etiketleyip “Selam arkadaşım” yazarak paylaşıyorlar ve binlerce kişiye ulaşıyorlar, işin hoş tarafı Salvini de aynı fotoğrafı “İyi dileklerim ve barış ile kardeşlerim” mesajı, bir de kalpli öpücükle paylaşıyor ve 77 bin “beğeni”yi kapıyor.
Mesajı yerine ulaşan protesto eylemi diye buna denir. Muhtemelen Salvini bir fotoğrafla homofobisinden bir şey kaybetmemiştir ama en azından söylemine dikkat edecektir bundan sonra. Bu da hiç az şey değildir. Değişim yumrukla değil ama bir öpücükle başlayabilir çünkü.