Mehmet Ergen’in rejisiyle izlediğimiz “Gerçek”, yalanla gerçeğin sürekli yer değiştirdiği, seyirciyi çözdükçe dolanan bir kördüğümün içine atan, müthiş bir komedi. Şahane oyunculuklarıyla dakikalarca ayakta alkışlanıyor
Öncelikle bir duyuru: Bu yazı “Bir tiyatro oyununa gideyim, orada geçirdiğim sürece dışarıda olan biteni, dişimin ağrısını, canımın sıkıntısını, borcumu harcımı unutayım, kahkahalarla güleyim” diyenler için. Denedim söylüyorum, ne kadar sürdüğüne bakmaya bile fırsatım olmadı, o salonda bulunduğum sürece güldüm.
İki sevgilinin bir otel odasında buluşmasıyla başlıyor oyun. Modern, sade, şık bir oda. Giyim kuşamlarından anlaşıldığı kadarıyla üst orta sınıftan, orta yaş civarında bir çiftin rutin buluşma mekânı. ‘Rutin’i ateşli kavuşmadan bir süre sonra kadının yakınmalarından anlıyoruz. Yakınmaların ana teması: “Şu kadar aydır beraberiz, neden hiçbir geceyi beraber geçiremiyoruz?”
Talimhane Tiyatrosu - Zorlu PSM iş birliğiyle, Mehmet Ergen’in rejisiyle izlediğimiz “Gerçek / La Verité”, 1979 doğumlu Fransız romancı ve oyun yazarı Florian Zeller’in 2011 yılında yazdığı çılgın bir komedi. Seyirciyi çözdükçe dolanan bir kördüğümün içine atan, tam “Artık anladım, bu yalan söylüyormuş, bu da doğru” dediği anda yeni bir labirente sokan, yetmezmiş gibi kendi ‘pembe’ ya da ‘beyaz’ sandığı yalanlarıyla yüzleştiren, müthiş zekice yazılmış bir metin.
Mehmet Ergen, gücünü temposundan alan, tıkır tıkır işleyen bir rejiyle sahneye taşımış oyunu. Bunda David Woodhead’in dekor tasarımının da müthiş bir payı var, sahne değişimleri -Zorlu PSM’nin imkânları da el verdiği için- hareket eden bir zemin sayesinde seri bir şekilde hallediliyor. Otel odası kayarak kenara gidiyor, yerine oturma odası geliyor, o gidiyor, soyunma odası geliyor... Bu arada, Woodhead’in yine Mehmet Ergen ile birlikte çalıştığı “Little Miss Sunshine” müzikali de Londra’da, Ergen’in sanat yönetmeni olduğu Arcola Theatre’da 21 Mart’ta perde açacak, belki yolunu düşürebilecek olan vardır.
Sağlam oyunculuklar
Memleket sınırlarına dönersek, “Gerçek” gibi bir metnin en büyük gereksinimi, komedi ‘zamanlaması’ gibi varsa var, yoksa yok bir yeteneğe sahip sağlam oyuncular ki karşımızda bu fazlasıyla var. Dört dörtlük bir zampara koca portresi çizen deneyimli oyuncu Levent Üzümcü’nün her bir ‘anlamazdan gelişi’ -ki Michel bütün var oluşunu bunun üzerine kurmuş bir erkek- salonu kırıp geçiriyor. ‘Suç ortağı’ Alice, rengini belli etmeyen, anbean ton değiştiren bir kadın ve Özge Özder bu değişimleri vermede gayet başarılı. ‘Aldatılan’ koca Paul’de Kubilay Tuncer, mağduriyetini büyük bir vakarla taşırken sahiciliğiyle yüreklerimizi parçalıyor. Diğer ‘aldatılan’ Laurence ise, ne bilip ne bilmediğinden asla emin olamadığımız, dünyadan habersiz saf eş ile sırlarla dolu gizemli kadın arasında sürekli gidip gelen bir karakter ve Neslihan Yeldan gibi şahane bir oyuncu tarafından canlandırılmakta. Böyle bir şahane dörtlünün dakikalarca ayakta alkışlanan performansından söz etmekteyiz.
Dolayısıyla, iyi bir komedinin bütün unsurları yerli yerinde, bize arkamıza yaslanıp gülmek kalıyor. Tabii ayda sadece birkaç kez sahnelenen oyuna daha sık seyirciyle buluşma imkânı verilirse. Sahnede gerçekten güldüren komedi, zannedileceği kadar çok rastlanan bir şey değil çünkü kıymetini bilmek lazım.
GERÇEK / Zorlu PSM - Talimhane
- Yazan: Florian Zeller
- Çeviren: Kerem Ayan
- Uyarlayan ve yöneten: Mehmet Ergen
- Dekor tasarımı: David Woodhead
- Kostüm Tasarımı: Gül Sağer
- Işık tasarımı: Fatih Albayrak
- Oynayanlar (alfabetik sırayla): Kubilay Tunçer, Levent Üzümcü, Neslihan Yeldan, Özge Özder