‘Leyla ile Mecnun’, ‘Seksenler’, ‘Sakarya Fırat’ gibi dizilerle atağa kalkarak varlık gösterip yeniden popüler olmaya başlayan TRT1’de değişim rüzgârları iyiden iyiye kendini hissettiriyor. Yenilenen sade logosuyla, modern bir çizgiye gelen TRT1’in 16,9 formatında HD yayına geçmesi de, kalıplardan kurtulmanın bir göstergesi. Kalite çıtasını daha yükseltmesi beklenen devlet televizyonunun büyük bombası, Melisa Sözen ve Alican Yücesoy’un rol alacağı ‘Şubat’... Kimileri, ‘metro’ kısalığı üstünden eleştirip ‘Dizi 30 yıl sonra çekilmeliydi’ yorumunu getirseler de ‘Şubat’, TRT1’in yeni yayın döneminde çekiciliğini artırmasına büyük katkıda bulunacak!
Genel hatlarıyla çizmeye çalıştığımız TRT1 değişimine izleyicilerden gelen tepkiler çoğunlukla olumlu yönde. Yeni logonun abartısız ve göze batmayan çizgileri beğenilmiş… 16.9 yayına geçilmesi memnuniyetle karşılanmış. Buna karşılık, TRT1 dışındaki diğer TRT kanallarının isimleri ve işlevleri noktasında hoşnutsuzluk mevcut! Eksikleri en ayrıntılı biçimde kaleme alarak yollayan Barış Biner isimli izleyici oldukça ilginç öneriler getirmiş. Babaeskili izleyicinin değindikleri, uygulanması hiç de zor olmayan getirisi yüksek şeyler.
Barış Bey’in dikkate değer önerilerinden ilk göze çarpan, TRT’ye tek spor kanalının yetmediği! TRT’de spor anlamında kanal kıtlığı olduğuna işaret eden izleyici‘Bank Asya maçlarını kanal kıtlığından TRT6 ve Anadolu'ya atan, bu yüzden TRT1'in akışını bozan; Alman Ligi'ni yer yok diye TRT HD'ye atıp kimsenin izlememesini sağlayan TRT değil mi?’sorusuylaspora düşkün kesimin mağduriyetini dile getiriyor. ‘Bu ülke futbolu seviyor, futbol sevdalısı. Ama çoğu kişinin parası yok LİG TV, EURO FUTBOL almaya’diyen Barış Bey’in soruna bulduğu çare; TRT Spor’un TRT Spor2, TRT Spor3 gibi ilave kanallarla desteklenmesi ve normal karşılaşmaların dışında spor arşivlerinin de buralardan yayınlanması! TRT’nin elindeki spor arşivlerinin değerlendirilmesinin yaratacağı memnuniyeti detaylarıyla veren izleyici, ‘TRT yap kamu hizmetini, sadece dünya kupalarını yeniden oynatsan bile bu kanalın sular seller gibi izlenir. Haydi, TRT’ diyerek futbol tutkunlarının arzularını tatmin etmesi için TRT’ye sesleniyor.
TRT Nostaljive TRT Hastane kanallarının değerlendirmeye alınması; TRT Okul isminin değiştirilmesi önerileri de, yollanan satırlarda göze çarpanlardan. Çok zor şartlarda çalışan ve teknik yetersizliklerle yayın yapan ‘Hastane TV’nin varlığının sağlık konusunda bilinçlenmek isteyenler açısından önemini vurgulayan izleyici yakınması, bu alanda TRT imkânlarıyla açılacak bir kanala fazlasıyla ihtiyaç olduğunu göstermekte. Her derde internetten derman arandığını ve kulaktan dolma bilgiler neticesinde istenmeyen sağlık sorunlarıyla karşılaşıldığını düşünürsek bu isteğin yerindeliği daha bir anlam kazanacaktır!
TRT2 ve TRT3’ün isim olarak yeniden faaliyete geçirilmesi isteğinin öne çıkardığı ayrıntı, TRT Okul kanalının ismen itici gelmesi. Daha önce pek çok kez dile getirilen TRT3’ün Nostalji Kanalı yapılması, TRT2’nin de TRT Okul’un yerini alması istenmekte. ‘İsmen, TRT2 ve TRT3'ün halkta bir sempati ve güvenirliği var. TRT Okul ismi daha antipatik ve uzak geliyor halka. Ben o kanalı izlemem, diyorlar. Oysa aynı TRT Okul, TRT2 diye nitelendirilirse o zaman ona daha başka gözle bakarlardı’ denmekte. Doğru söze, ilave edilecek bir şey yok.
Bir diğer memnuniyetsizlik de TBMM TV ile TRT Spor’un iç içe geçmesi!‘TBMM ile TRT SPOR tam olarak ayrılmadı. Doğu ışınında maç tekrarı varken yayını kesiyorlar, batı ışınını açıyorum TBMM TV çıkıyor? Batı ışınını da TRT SPOR'a vermeliler ve TBMM'yi ayrı yere koymalılar. O çok başka şey... Ama bizim maç ve spor zevkimiz de çok başka... Hazır iki ışında da kapasite varken, TBMM'yi oradan alarak bu iki ışını iki ayrı kanal yapabilirler’önerisi yabana atılacak cinsten değil.
TRT’nin tematik kanal sayısını artırmaya devan etmesini isteyen; reklam ve nüfus pastamızın buna uygun olduğunu belirten izleyici görüşü,TRT'nin kurumsal logosunun her kanalda farklı telden çalmaması gerektiğine, görsel bütünlük noktasında, dikkat çekmekte.
Devlet televizyonunun kalıplarını kırmasıyla yoğunlaşan izleyici talepleri bu kadarla sınırlı değil. Ancak ana hatlarıyla vermeye çalıştığımız öneriler bile TRT’ye olan ilginin seviyesini ve devlet yayıncılığının gelişiminin ekran başındakilerce de yakından takip edildiğini görmek açısından yeterli. TRT’yi daha ileri çizgiye taşımaya yardımcı olacak ayrıntılar izleyiciden, iletmesi bizden, dikkate alıp değerlendirmesi TRT yetkililerinden…
Anibal GÜLEROĞLU