Anibal Güleroğlu

Anibal Güleroğlu

guleranibal@yahoo.com

Tüm Yazıları

Yeni sezona girerken birbirleriyle amansız bir yarışa koyulan kanallar, rakipleriyle olduğu kadar kendi dizileri arasında da yarış başlattı. Dizinin kalitesi veya oyunculuğuyla bu aşamada işimiz yok. Meselemiz, bu amansız yarışta birileri lehine yaratılan avantaj halleri…

Bu doğrultuda aynı kanalın bazı dizileri öne çıkartılırken bazılarının vasat bir sunumla izleyiciye tanıtılarak bariz bir ayrımcılık sergilenmesi bana göre hiç de adil değil.

Haksız rekabete neden olan bu kayırmacılıkta başı çeken Kanal D’nin azami özen gösterdiği ‘Kayıp’ dizisi.

Haberin Devamı

Kadrosundaki isimlerle avantaj sağlamakla yetinmeyip ön gösterim yeniliğine imza atma yolunu seçen, üstelik de dizi tanıtımındaki bu ayrıcalığı Ağustos ayının en çok izlenen yapımı olmayı başaran ‘Güneşi Beklerken’in arasına yaklaşık 14 dakikalık adaptasyonla gerçekleştiren ‘Kayıp’, bu uygulamayla hem ekranlarımızda yeni bir moda yarattı, hem de merakları misliyle tetikleyip ön izleyici avantajına geçti.

İyi, hoş… Böyle bir yeniliğe elbette ki bizim ekranların da ihtiyacı var. Üstelik durumdan haberdar olmayanlar için sanki dizi içinde dizi başlamışçasına verilen ön gösterim büyük bir sürpriz yaratıp hatırı sayılır bir reyting de topladı.

Diyeceğim o ki, özen gösterildiği her halinden belli olan ve Mete Horozoğlu’nun da pek yakıştığı ‘Kayıp’ avantaja geçmesine geçsin ama ‘Merhamet’e pek de merhamet göstermeyip görmezden gelen Kanal D’nin yeni yayın döneminde boy gösterecek diğer yeni yapımları da aynı oranda tanıtımı hak etsin. Ama etmiyor işte... Niye?

Şu ana kadar izleyiciye layıkıyla tanıtılmadıklarını düşündüğüm ‘A.Ş.K.’, ‘Çalıkuşu’ ve ‘Fatih’in başları kel mi?

Başları kel olmasına kel değil fakat alenen kendini gösteren bir ayrımcılık da mevcut ortada. Peki, onlar için böyle bir avantaj yaratmaya ihtiyaç duyulmamasının gerekçesi ne olabilir?

***

Bu durumda iki şıklı bir olasılık geliyor aklıma.

İlki, yapım şirketinin farkı!

‘Kızım Nerede’nin evrilip çevrilip ortaya konmuş hali şeklinde fısıltılarla ön eleştiriye maruz kalan ön gösterimli ‘Kayıp’, bilindiği üzere D Production imzasını taşımakta.

Haberin Devamı

Bu da demek oluyor ki, kanal kendi yapımlarını öz evlat gibi görüp tanıtım ayrıcalığı sağlıyor. Diğerleriyse üvey çocuk muamelesine tabi tutuluyor. Elin evladı ele ucuzmuş ya… Has evlat gerine gerine ortalıkta boy gösterirken öz olmayı beceremeyenler de, göze girip başarılı olabilmek için çabalayadursun.

***

Bu ayrımcılıkta ikinci olasılık ise başarıya güvenmeme durumu!

Acaba diyorum kanal, diğer yapımlarının iyi reyting alacağından emin olmasına karşın ‘Kayıp’ dizisinin umulanı verememesinden mi korkuyor da böylesi bir ekstra tanıtıma ihtiyaç duyuyor?

Hani marketlerde çok satacağına emin olunan mal arka reyonlarda tutulup daha az talep geleceği düşünülen ürün doğrudan göze çarpacak biçimde yerleştirilerek halkın ilgisine sunulur ya… Müşteri daha alışveriş yorgunluğuna düşmeden ilk etapta ‘Bu neymiş’ merakıyla dalar içine. Her bakan alıcı olmasa bile ‘hiç satmamaktan iyidir’ kuralının geçerliliğinde müşteri çekilir.

İşte, bir ihtimal burada da aynı mantıkla hareket edildiğini varsaymak mümkün. Ya tutarsa...

Haberin Devamı

***

Sonuçta; gerekçesi her ne olursa olsun gözle görünen gerçek, diziler arasındaki çekişmeye kanalların da kayırmacılıkla müdahil olduğu… Kalitenin, içeriğin ve oyunculuğun yavaş yavaş arka plana atılmaya başlandığı!

Tüm bu gayretkeşliğe karşın hatırlatmak isterim ki, her şeyin fazlasının zarar olduğu gibi bu ‘göze sokma’ ısrarcılığının da negatif yansımasının açığa çıkma ihtimali her daim mevcut. Özellikle de ekrana çıktıktan sonra göstereceği performans yeterince tatminkâr olmazsa, gelecek tepki de aynı oranda şiddetle hissedilir.

‘Herkesin bir sırrı vardır’ sloganıyla yola çıkan ‘Kayıp’, umalım da bu sırrın bedelini ters tepen reklam abartısıyla ödemesin, reytinglerin ve yüksek oynayan kanalın öğütücü sürecinde ‘kayıp’ olup gitmesin. Bunun da çaresi, büyük beklenti içine sokulan izleyiciye hayal kırıklığı yaşatmamak ve aldatılmış tüketici konumuna düşürmemek.

Bu acayip zor yarışta hadi bakalım kolay gelsin…

Anibal GÜLEROĞLU

www.twitter.com/guleranibal