Hastane koridorunda beklerken walkman’indeki müzikten güç alan küçük çocuğun annesini kaybetme hüznüyle açılışını yapan bir öykü nasıl gelişebilir? Bu dramatik başlangıcın ardından farklı senaryoların gelmesi tabii ki mümkün. Ancak son nefesini vermek üzere olan annesinin kendisi için hazırladığı hediyeyi ve ‘Elimi tut’ isteğini, ölüme isyan edercesine umursamayan bu çocuğun dramının an itibariyle bir uzay aracı tarafından kaçırılmasıyla birleştirileceği pek akıllara gelmez.
Mazisi, 1939 yılının çizgi romancılığına dayanan ve savaş döneminin süper kahraman merakıyla gelişen… Orijinal karakterlerle fantastik maceralar yaratmaktaki ustalığını, çizgi romanın yanı sıra sinemada da başarıyla sürdüren Marvel bunu akıl edip ‘Galaksinin Koruyucuları /Guardians of the Galaxy’ serüvenini yaratmış.
***
İlk kez 1969’da çizgi roman olarak varlık bulan ‘Galaksinin Koruyucuları’, ölümün duygusallığından sıra dışı bir hırsızlık sahnesine sıçrama özelliğine sahip başlangıcından finaline harikalar yaratmakta… 26 yıl sonrasına giderek terk edilmiş hastaneden kaçırılan küçük Peter’ı Morag Gezegeni’nde muhteşem mix’ini dinlemeyi sürdüren Yağmacı Star Lord olarak karşımıza çıkartıp, hikâyesini galaksinin barışının teminatı olan kürenin çalınmasıyla geliştiren filmde klişelerle orijinaliteler iç içe...
Son dönemde bilim kurgu yapımlarını, seyirciyi yoran ve bir süre sonra bıkkınlık yaratan bilgisayar oyunu görünümünden çıkartarak daha insani faktörlerle donatmaya başlayan Hollywood, bu duygusallığı ‘aile’, ‘dostluk’ ve ‘dayanışma’ olgularıyla pekiştirmeyi ihmal etmemekte.
Gelişimini, mizah destekli tür karışımlarını aynı öyküde kullanarak sürdüren Hollywood filmlerinin izlence keyfi de eski tarza göre artmakta haliyle!
Baş kahramanlarının yanı sıra onların gücüne güç katan yan karakterlerde de müthiş orijinallikler sunmayı çok iyi bilen Marvel’ın yapımlarının genelindeki sahne geçişlerinin başarısıysa ayrı bir olumluluk.
İnce esprilere ve görselliğe dayalı mizahını genele yayarak ilerleyen ‘Galaksinin Koruyucuları’ ise arka planları dolu karakterleri, detaycı kurgusu ve filmle bütünleşmiş görsel efektleriyle bu yeni tarz bilimkurgu anlayışının harika bir örneği durumunda.
***
Gerçek yaşamın öğelerini, efektlerle desteklenen sinemanın fantastik dünyasıyla birleştirmeyi çok güzel başaran yönetmenlerden James Gunn eliyle en ince detaylarına kadar ince elenip sık dokunarak tasarlanan ‘Galaksinin Koruyucuları’, kendi türündeki klişelerin çoğunu yıkmakta. Makyaj efektlerinin de mükemmel olduğu yapım, akışla uyumlu müziğin desteğiyle karakterlerinin gücünü iyice belirginleştirmiş.
Orijinalitesini ve yüksek enerjili aksiyonunu; Star Lord’un çocuksu ve mizahi savaşçılığı… Firavunları anımsatan Ronan’ın barış karşıtlığı… Plancılığını her şekilde gösteren akıllı rakun Rocket’in sert görünümünün ardındaki ‘Böyle olmayı ben mi istedim’ psikolojisi… Kelime dağarcığı ‘I am Groot’ ile sınırlı olan ama para paylaşımını çok iyi bilen insanımsı ağacın sevimli fedakârlığı… Hayat hikâyesini vücudundaki dövmelerde taşıyan Drax’in intikamcılığı… Ve Gamora’nın çekici düşmanlığıyla yaratan filmin en orijinal sahneleri, tüm klişelere sahip olmasına karşın yaratıcılıklarla dolu uzay hapishanesi ortamında geçmekte. Rakun Rocket’in harikalar yarattığı bu ortamda bolca mizah öğesi yakalamak da mümkün. Ayrıca bu mizah arasında, insan dışındaki varlıkların da içki-kumar gibi zaaflara sahip olabileceği gayet özet bir sunumla verilmekte.
Sonuçta; insanları güldürmek için ince espriler üretecek kadar seyirciye saygısı olan, karakterlerini içleri boş ucuz kahramanlar olmaktan çıkartıp duygu dünyalarıyla saygıya layık birer varlık olarak yaratan, ıslıkla yönlendirilen okuyla dikkat çeken elebaşları olmak üzere kötü adamları dahi aptallıktan arındırarak zekâyı küçümsemeyen aksiyonlar sunan ve nihayet dostlukla güç birliğinin yenemeyeceği düşman bulunmadığı mesajına yoğunlaşan öyküsünü tam bir eğlendiriciliğe dönüştüren ‘Galaksinin Koruyucuları’, baştan sona özenini ortaya koyan Marvel’ın sinematik dünyasının kozmosa taşınmış hali! Her konudaki dengeli içeriği ve başarılı kurgusuyla izlenme keyfi yaratan filmin devamının geleceği de kesin.
Anibal GÜLEROĞLU