Ekranların bilgiyi parayla ödüllendiren yarışmalarından en popüleri, kuşkusuz ‘Kim Milyoner Olmak İster’. Bu başarısını Kenen Işık’ın oyuncu duruşuna fazlasıyla borçlu olan yarışma, son günlerde katılımcıların performansıyla da adından sıkça söz ettirmeye başladı.
Utanmayla heyecanı karıştırıp ilk soruda yollanan Beyin Cerrahı yarışmacının ardından, panayırla Twitter şöleni yaşayarak sıfır ödülle elenme başarısı gösteren 28’lik yarışmacı internet sayfalarını doldurdu. Televizyon ya da sinema yapımlarını ‘ti’ye alıp senaryo içeriği yaratma modasına uyan ‘Yahşi Cazibe’ dizisi de bu başarısızlıkları malzeme yapanlardandı. ‘Pepelek Barış-Kenan Işık’ ikilisiyle canlandırılan ‘Kim Milyoner Olmak İster’ yarışmasıyla günü kurtarmayı bilen ‘Yahşi Cazibe’, telefon jokeri ‘Tuti-Simge’ ikilisinin ve stüdyo konuğu Kemal’in yorumlarıyla klasik çizgisini korumayı da ihmal etmedi. Böylece, ‘Kim Milyoner Olmak İster’ sayesinde bir taşla üç kuş vuruldu… Hem diziye bölüm kazandırıldı, hem elenme çıtasını ilk soruya kadar düşüren bilgi yetersizliği eleştirildi, hem de şovlara taş çıkartır hale gelen yarışmanın reklamı yapıldı.
‘Kolay kazanç’kapısı gibi görünen ilk sorulardan itibaren teklemeye başlayanlarla ‘hoş geldin-güle güle’ye dönüşen yarışmanın son sürprizi gençlere meydan okuyan Beyhan Hanım’la yaşandı! Kenan Işık’ın ‘Hanımların yaşı sorulmaz ama…’ saptamasına aldırmadan 78 yaşında olduğunu gururla açıklayan Beyhan Hanım, aklın yaşta değil başta olduğunu bir kez daha ispatladı. Sakin ve tutarlı cevaplarıyla ilgi çeken Beyhan Hanım, ‘havalı’ tavırlarla gelip ‘fıs’ diye sönenlere cevap teşkil ederken yarışmanın en büyük sorununu da açığa çıkarttı. ‘Kim Milyoner Olmak İster’in problemi: Yüksek yüksek tepelere yarışmacı oturtan ‘bar taburesi’!
Arnavutluk’tan Güney Afrika’ya, Hindistan’dan Vietnam’a dünyanın pek çok ülkesinde kitleleri kendine çeken ve orijinal ismi ‘Who Wants to Be A Millionaire’ olan yarışmada insanlar rahat koltuklara oturtulurken bizdeki tercih ‘bar taburesi’nden yana! Beyhan Hanım’ın çıkmakta zorlanışı ve Kenan Işık’tan yardım alışı, bu seçeneğin yanlışlığını en doğal haliyle yansıtmakta. Herkesin genç ve çevik olmadığı, yarışma stüdyosunu düzenleyenlerin aklına hiç mi gelmez? Yükseklikleri ayarlanabilir koltuklar dururken böyle zahmetli ve rahatsız oturma seçeneğinin kullanılmasını, ‘modern tarz’ kandırmacasıyla savunmak mümkün değil. Olsa olsa ya ‘insan’ kavramının yayıncılıkta arka planda kalışının sonucu ya da bar kültürünün, programlara adaptasyonu!
Eğlence mekânlarında tezgâh önünde az yer kaplamasının dışında ‘bar taburesi’nin asıl işlevinin, müşterinin kalış süresini kısaltmak olduğu bilinen bir gerçek. Kimilerine göre tanışma-kaynaşma seçeneği olarak tercih edilse de, bir kadeh içki alıp uzun süre tezgâhın önünü kapatmak isteyenlere işletmenin dekoratif engeli kısacası… Alışkın olmayanlar için hayli rahatsız gelen ve dengesinden dolayı tedirginlik yaratan ‘bar taburesi’nin yarışmada kullanım amacı da bu doğrultuda mı yoksa? Öyle ya, zaten yarışma heyecanıyla yüklü olan biri oturduğu yerde de rahat değilse huzursuzluğu iki kat artacaktır. Bu durumda tüm dikkatini sorulara yöneltmesi de imkânsız. Hal böyleyken, bu sıkıntılı pozisyonun gittikçe zorlaşan sorularda yanlış cevap ihtimalini artırması kaçınılmaz. Yarışmacı, iki tek atıp mekânı terk edenler gibi, üç beş soru bilir… Ondan sonra yanar ve ‘Buraya kadarmış’ avuntusuyla yerine yollanır.
Bizimkisi, sıfır çekenlerden ve benzerlerine kıyasla hatalı olduğu apaçık görünen oturma sisteminden yola çıkarak, bir fikir jimnastiği. Öte yandan, sınava giren öğrencilerin rahatsız konumda oturmasının cevaplarını etkileyeceği de bilimsel bir gerçek! Her insanın beden yapısının ‘bar taburesi’ne uygun olmadığı da… Gittikçe şova dönüşen ‘Kim Milyoner Olmak İster’ başta olmak üzere, bu oturmalıkları kullanan tüm programların dikkatine sunulur.
Anibal GÜLEROĞLU