‘Aynı gökte uçarlar ama kuzgunun dünyası başka, şahinin dünyası başkadır’ demiş ünlü şair Muhammed İkbal.
Reyting yarışında başarılı olmak için ellerinden geleni yapıp fark yaratmaya soyunan kurgular için de durum aynı. İçerikleri belli noktalarda buluşsa dahi, yarattıkları karakterler ve dünyalarla başkalık ortaya koyarak başarıyı yakalamaları her daim mümkün.
Lakin başarının ekran yansıması da duruma göre değişim göstermekte. Gerçekte başarı, belli kriterlere dayanan bir kavram olsa bile özellikle kurgu dünyasında başarıdan söz edildiğinde ilk akla gelen, alınan reyting sonuçları olmakta maalesef. Bununla birlikte izleyici algısına hitap ederek fark yaratan olmanın dizilerin elini çoğunlukla güçlendirdiği de muhakkak.
Bu bağlamda yaz ekranında reyting yarışına katılan ve yakaladığı tempoyu sezona da taşımayı beceren diziler cephesinde yerini alan ‘Aşk Mantık İntikam’, her yönden yarattığı farkla ayakta kalmayı başaranlardan.
Öte yandan reytingleriyle ve farklılıklarıyla yüz güldürmeyi bilen dizinin son bölümlerdeki içerik performansını sorgulamamak da hata olur. Zira gözle görülür bir değişim hâkim geneline. Dolayısıyla biz de ‘Aşk Mantık İntikam’ın gidişatı nereye diyerek sergilenenleri sadece alkışlamakla kalmayıp eleştirel mantıkla yaklaşmakta da fayda görüyoruz.
AŞK MANTIK İNTİKAM ‘BARAJ’LAŞIYOR MU?
Yeni yapımlar birer birer ekranda yerini alırken yaz rakipleri arasında açık ara öne çıkan ‘Aşk Mantık İntikam’ın fark yaratan varlığı için söylenecek ilk söz, sezon dizilerinin boy göstermesiyle birlikte ekrana veda eden yaz işlerinden olmayacağını en baştan belli ettiği yönünde olacak. Dahası romantik komedilerin kanıksanan tablosundan farklı yapısıyla dikkat çeken dizi, sezon başlayınca da bu performansını sürdürdü.
Lakin rekabetçilikte sağlanan avantajın sürekli olabilmesi için olaya daha derinlikli boyuttan bakmak lazım. İşte bu noktada da senaryonun ve karakterlerin dönüşüm gidişatı önem kazanıyor. Nasıl ki, diziye ayakta kalma gücünü veren unsurlar ‘Aşk Mantık İntikam’ın sezonu garantilemesine yeter mi, diye sorguladığımızda karşımıza dizinin gidişatındaki gerçekler çıkmakta.
Öncelikle Güney Kore yapımı olan ‘My Cunning Single Lady’ dizisinden uyarlanan senaryonun başlangıçta sağladığı avantaj kesinlikle göz ardı edilemez. Nitekim ekrana çıktığında uyarlama akışı da gayet başarılı olmuştu. Özlem İnci Hekimoğlu ve Nil Güleç Ünsal bu hususta çok iyi iş çıkartmışlardı. Orijinali hiç falso vermeden ve toplumsal zihniyete ters düşmeden özgünleştirmişlerdi adeta. Bu ‘Aşk Mantık İntikam’ın farklılık yaratan tablosunun uzun soluklu olmasını sağlayacak önemli bir detaydı.
Ancak son bölümler itibariyle bu övgüye değer tablonun bir parça değiştiğini, dizinin uzun bölümleri doldurmak adına orijinal senaryonun tükendiği yerlerde yerli yapımların klişe uzatmalarına meylettiği açık seçik ortada. Bu değişimin ilk etapta diziye bir parça faydası olabilir belki. Ancak bölümler ilerledikçe çiftler arasındaki aşkın sürekli klişe gerekçelerle ötelenmesi, rahatlıkla tahmin edilebilen sahnelerin çoğalması bu tarz konulara fazlasıyla doymuş olan izleyicide bıkkınlık yaratabilir.
Öte yandan ‘Aşk Mantık İntikam’ın belli bir noktadan sonra gerek karakterleriyle gerekse konu gelişimiyle ‘Baraj’ dizisinin kıvamına büründüğü saptamasını da yapmak istiyorum.
Nitekim Çağla’nın, bir anda ‘Bahar’laşarak başlangıçtaki masumiyetini atıp, entrikacı-sinsi kişiliğe döndürmesiyle yaşanan gelişmeler… Ozan’ın, Nazım Usta misali bir tavırla, Esra’ya inat Çağla ile evlenmesi… Esra’nın Ozan’ı uzaklaştırmak için Çınar’a yanaşmayı çare görmesi… Ki, Çınar’ın hal ve tavırları da ‘Baraj’ dizisindeki Tarık’ı fazlasıyla anımsatmakta zaten… Tüm bunlar saptamama destek veren detaylar.
Büyük ihtimalle bundan sonrasında Esra da Çınar’la evlenecek; Çağla bir şekilde hamilelik olayı yaratacak… Ozan’la Esra arasında yakınlaşmalı-uzaklaşmalı duygusallık yaşanırken Çağla ve Çınar arabozucu olmanın türlü hallerini sergileyecek. Ara yerlerde de Menekşe ile Zümrüt’ün mahalle mizahı sürüp gidecek. Yani ‘Baraj’daki tablo üç aşağı beş yukarı burada da konacak karşımıza.
VELHASIL; ‘Aşk Mantık İntikam’ tehlikeli bir değişim yoluna girmiş görünüyor. Sadece başarılı bir uyarlama olmakla kalmayan dizi gerek içerik akışındaki doğallığıyla gerek keyifle izlenen uyumlu performanslarıyla ve reytingleriyle tekmili bir arada başarıyı yakalayarak yazın en iyisi sıfatını hak eder nitelikteydi. Bu da ona sezonu garantilemek için önemli bir güç sağlıyordu.
Halihazırda gelinen noktadaysa uyarlama olmaktan çokça uzaklaşıp özgünlüğe daha doğrusu klişeliğe yelken açmış gibi görünen ve içine girdiği süreçle‘‘Baraj’ın ‘Aşk Mantık İntikam’ versiyonu desek yeridir’’ yorumunu yapmamıza neden olan bir kıvama büründü.
Şayet ‘Baraj’ın dümen suyundan çıkıp kendi su yatağını bularak akmaya devam etmezse ‘Aşk Mantık İntikam’ın gidişatının hiç de iyi yönde olmayacağını… İzleyici kaybının yavaş yavaş kendini göstereceğini… Ve sezonu tamamlama hayalinin mum gibi eriyeceğini söylemek pek de yanlış olmayacak. Aman dikkat!
Anibal GÜLEROĞLU
guleranibal@yahoo.com
www.twitter.com/guleranibal