Anibal Güleroğlu

Anibal Güleroğlu

guleranibal@yahoo.com

Tüm Yazıları

Hani ‘At binenin kılıç kuşananın’ derler ya… Her türden çaba harcayarak ekranda yer edinmek isteyen yapımların rekabetçiliği o denli zorlu hale geldi ki, bu ortamda galip gelebilmek için böylesi bir maharet sergilemek lazım. Ne yalan söyleyeyim Kanal D’nin ‘Arka Sokaklar’ı bu konuda harikalar yaratıyor. Hem at biniyor hem de kılıç kuşanıyor. Yani rakipleriyle çekişmede eli bir hayli güçlü.

Tekrarlarıyla da hatırı sayılır bir kitle tarafından izlenerek gücünü ortaya koyan ve yediden yetmişe hitap ederken bir nesli büyüterek 400 bölüme ulaşan yapımı en baştan bu denli çekici kılansa, bölümler boyu süren aşklarının izleyici tarafından benimsenmesi. Öyle ki, polisiye aksiyonun ötesinde Zeynep-Murat, Elif-Sinan gibi yarattığı çiftler kendi fanlarını oluşturmuştu. Ancak Zeynep’in ve Elif’in ölümleriyle kırılma noktaları yaşayan ‘Arka Sokaklar’da Sinan’ın, Murat’ın ayrılıkları da eski sezonların tadını aratır olmuştu. Çiftlere özen konusunda geçmiştekinin aksine daha yüzeysel sahneler yaratarak içeriğin, romantizmle komedi yönünü gittikçe zayıflatan dizinin şu anki başarısında en büyük etken nedir diye baktığımızda… Oduncu Mesut ile Hüsnü Çoban ve Ailesi diyebiliriz rahatlıkla.

Haberin Devamı

Rıza Baba ve diğer tüm karakterlerin de payı var elbette yapımın bunca yıl ilgiyle takip edilmesinde. Ancak Mesut ile Çobangillerin Anadolu insanına hitap eden doğal halleriyle yaratılan esprili atmosferin, diziyi asık suratlı polisiyelikten kurtarıp aile havasına büründürerek beğeni çıtasını yükselttiği de bir gerçek. Şimdi bu motivasyon özelliği tehlikede mi peki? Bakalım.

HÜSNÜ ÇOBAN’SIZ ‘ARKA SOKAKLAR’ OLUR MU?

Aynı kanalda 10 sezondur devam ederek televizyon dünyamızda bir rekor kıran ‘Arka Sokaklar’, Kanal D’nin yıllara meydan okuyan en verimli dizisi durumunda. Nitekim 10’uncu sezonunu, bitmekle sürmek ikileminde kalarak ve farklı kanallarla adı anılarak gerçekleştiren yapım, taktik kıvırmalarla alınan devam kararının ne denli yerinde olduğunu aldığı sonuçlarla gösterdi. ‘Arka Sokaklar’ takipçisi, sadece yeni bölümleriyle değil tekrarlarıyla birlikte de hep baş tacı etti bu sevimli aile polisiyesini.

Haberin Devamı

Öte yandan karakterlerini zırt pırt yollayan, onların yerine yeni yüzler getiren dizinin izleyicinin tepkisini çektiği dönemler de oldu. Lakin Murat karakterini canlandıran Uğur Pektaş’la yollarını tam birleştirdi derken bir kez daha ayırarak yeni sezonunu yürüten ‘Arka Sokaklar’, her ayrılığı tolere etmesini bildi. Misal, Murat’ın sessiz sedasız gidişiyle izleyicisini bir parça kızdırmış olsa dahi yerine gelen Selin karakterini Mesut’a yakıştıranlar sayesinde kendisine yönelik ilgiden fire vermeden reytingin üstlerinde gezinmeyi başardı. Dahası Hüsnü Çoban’ı ön plana çıkartarak bu konudaki talepleri boş geçmediğini de koydu ortaya. Hüsnü Çoban bunca sezon sonra devleşti adeta. Hem de bu karakter öyle bir ön plana çıkartıldı ki, sıralamada bir parça düşüş yaşayan dizi bir anda en tepeye fırlayıverdi.

Daha önce bir kez daha vurulan ama böylesine önemsenmeyen karakteri, ölümle yaşam arasında tutan ‘Arka Sokaklar’, izleyicisini meraktan kıvrandırırken Kanal D de ‘Karagül’ü, ‘Kiralık Aşk’ı bile geride bırakan dizisinin yükselen reytinglerinin keyfini sürdü

Haberin Devamı

Şimdi bu tabloda Hüsnü Çoban ölür mü? Kuşkusuz, izleyicinin yoğun isteği doğrultusunda hayatta kalacak. Hoş, istek olmasa da ölmesi pek olacak şey değil. Şayet 11’inci sezon düşünülüyorsa (ki, böylesine verimli gidişatta düşünülmemesi imkânsız), başlangıçtaki karakterlerinden hayli fire veren ve Hüsnü-Mesut-Rıza Baba üçlüsünün destek gücüyle yıkılmayan dizinin ilgiyi sürdürebilmesi için onları yaşatmaya eli mahkûm. Çünkü izleyici bu karakterlerin yarattığı hoş atmosferden dolayı tercih ediyor bu işi.

Diğer taraftan günlerdir izleyiciyi meşgul eden Hüsnü Çoban olayını, tam anlamıyla iyi düşünülmüş bir taktik olarak da görmek lazım. Zira karakterleriyle top gibi oynayan, Mesut’u hapse attırarak yeni bir ilginçlik yaşatan ‘Arka Sokaklar’ın yıllardır ilgi görmesinin püf noktası burada çıkıyor açığa! Sezon finallerinde ölüm kalım savaşı verdirip kimin gideceği, kimin kalacağı konusunda soru işaretleri yaratmayı adet edinen yapım, bu yolla kendine avantaj sağlamakta ustalaştı artık. Nasıl ki,Hüsnü Çoban’ın vurulmasına duyulan aşırı kaygı, sosyal medyada türlü biçimde gösterdi yüzünü. Böylece onun kalender-özverili aile babası figürüyle eğlenceli hale gelen ‘Arka Sokaklar’ da mucizevî başarısını katmerledi. Anlayacağınız dizinin şimdiki müthiş taktiği, Hüsnü Çoban.Tebrikler.

Sonuçta; Bu açıdan baktığımızda ‘Kimler geldi, kimler geçti dedirten’ dizi tam bir taktik ustası! Bana göre de bu taktik gereğince Hüsnü Çoban’ın yataktan kalkmadan, hayati tehlikeyi atlatmadan ‘Arka Sokaklar’ın sezon finaline gitmesi ve 11’inci sezonun başlangıcı için kendini garantilemesi daha doğru olurdu. Böylece ortam kızışırdı. Buna karşılık Özgür Ozan’ın dizi bitene kadar ayrılmayı düşünmediğini ima eden açıklamaları ve izleyicinin isteği doğrultusunda olayın gelişebileceğine dair vurgulaması da var orta yerde. Yani yürekler pır pır etse bile Hüsnü Çoban konusunda çok da kaygılanmamak lazım diyorum.

Tabii yine de burası dizi dünyası, kim öle kim kala… Her an her şey olabilir senaryo-yönetmen-yapımcı üçgeninde. Hiç tahmin edilmeyen biçimde ölümler yaşanabilir neticede… Pek çok sevilen karakter gidebilir. Amma velâkin Hüsnü Çoban’sız ‘Arka Sokaklar’ olur mu? Olursa, izleyicisi aynı kalır mı? Orası meçhul işte! Eminin at binmeyi, kılıç kuşanmayı iyi beceren dizi bu gerçeği de biliyordur.

Anibal GÜLEROĞLU

www.twitter.com/guleranibal