Bir işi yaratmak kadar o işin, hedef kitle tarafından değerlendirilme şekli de çok önemlidir. Zira emek verilen konu istediği kadar iyi olsun, başarı noktasında insanların onu hangi kriterlere göre ele aldığı detayı gücünü göstermekte! Nitekim ekrandaki performanslar açısından da bu durum geçerli.
Medya Takip Merkezi, 2017 yılı boyunca yazılı basında en çok konu edilen yerli dizileri araştırmış mesela… Bu araştırmaya göre 2006’dan beri ekranda olup geçen yıllar zarfında gücünden hiçbir şey kaybetmeyen ‘Arka Sokaklar’ listenin başını çekmekte. 5 bin 710 haberle basında yer bulmuş. Onu takip eden yapım, 2014’te yayın hayatını başlatan ‘Diriliş-Ertuğrul’… Engin Altan Düzyatan faktörüyle güçlenen dizi, bir yıl boyunca 4 bin 545 kez konu edilmiş. Üçüncü sırada ise 2015’ten beri ekranda olan ‘Kırgın Çiçekler’ var. O da 3 bin 435 haberde ele alınmış.
İlk 20 yapımın sıralandığı listede ‘Aşk ve Mavi’nin haber skoru, 3 bin 243 olurken, ‘Ufak Tefek Cinayetler’le kıyasıya rekabete tutuşan ‘Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’, 3 bin 266 haberle 2017’deki medya popülerliğini sürdürmüş. ‘Yeni Gelin’in bin 876 haber adedi bulunduğunu gösteren sıralamada, 44. Altın Kelebek’te Aslı Enver’e En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazandıran ‘İstanbullu Gelin’in haber skoru da 3 bin 146. Peki bu sonuçlara bakıp bahsi geçen işleri 2017’nin en güzel dizileri ilan edebilir miyiz? Bakalım hemen.
POPÜLER OLAN HER ZAMAN GÜZEL DEĞİLDİR!
‘Uygarlığın gerçek ölçüsü; ne nüfus çokluğu, ne kentlerin büyüklüğü, ne de üretim bolluğudur. Gerçek ölçü, ülkenin yetiştirdiği insanların nitelikleridir’ demiş yazar Emerson…
Bu sözün derinliğindeki ‘nitelik’ olgusunu sadece uygarlık ve insan değerlendirmesiyle sınırlı tutmayıp yaşamın her alanına uygulamamız mümkün. Yani hangi konuda olursa olsun kıstasımız, sahip olunan nitelikler olmalı! Bu hakikati saptamanın ardından dizilere geçersek…
Şimdi ‘Medyada yer bulma’ kriteri üstünden yapılan bu değerlendirmeye bakacak olursak ekranın en kayda değer, en güzel dizisi olarak ‘Arka Sokaklar’ı ilan etmemiz… Hayli klişe bir içeriğe sahip olan ‘Aşk ve Mavi’yi fark yaratan, kayda değer yapım olarak görmemiz lazım.
Kuşkusuz, herkesin kendine göre bir algısı olduğundan, dileyen böyle yorumlayabilir. Ancak bu bakış açısı hiç gerçekçi olmaz. Çünkü popülerlik başka bir şeydir, güzellik başka! Buna karşılık bu başkalığın pek önemsenmemesi, değerlendirme hususunda yapılan en büyük hataların başında gelmekte. Gerçek şu ki, medyada haber olmak çok kolay... Bunun için magazine malzeme yaratmayı bilmek yeterli. Hani anlayacağınız, haber sayısının çokluğu kaliteden ziyade, sosyal medya fenomenliği misali, popülerliği getiren sansasyondan ibaret!
Reklam işini bilme becerisiyle gelişen bu basitliğe karşın bir dizinin gerçek anlamda kayda değer nitelikte olabilmesi, ‘güzel’ payesini alabilmesi için içeriğiyle fark yaratmayı başarması önemli öncelikle. Yanı sıra karakterlerin sunumundaki performans kalitesine de bakmak lazım tabii. İşte bu değerlendirme yaklaşımıyla dizilere baktığımızda 2017’nin en güzel dizileri tablosu da değişiyor haliyle.
Popüler olanın her zaman güzel olmadığı gerçeğinde, Berk Oktay ve Murat Serezli’nin uyumlu performansıyla yabancı militarist yapımlar ayarında ekrana taşınan bir ‘Savaşçı’ gerçeği var mesela… Oysaki askeri işlerde ‘en güzel’ konumuna gelen ‘Savaşçı’nın, medyada haber olma kriteriyle oluşan popülerlik tablosunun ilk 20’sinde adı bile yok. Gerçek iyilerin haber reklamcılığına ihtiyacı olmaz şeklinde yorumlamak lazım bu eksikliği. Yorumladık gitti.
Keza Kurtuluş Savaşı’na farklı bir pencere açıp o yılların atmosferini hafızlarda canlandırma misyonunu üstlenen… Hilal-Leon aşkıyla tabuları yıkan güzellikte bir çift yaratan ‘Vatanım Sensin’in, en çok konuşulan dizi sıralamasında 19'uncu olması da güzellik açısından abeslik teşkil etmekte… Bu sonuca bakıp, onun ekranda fark yaratan, kayda değer yapım olma kalitesini görmezden gelmemiz mümkün mü? Kesinlikle hayır.
2017’nin en güzel dizileri arasında gördüğüm ve yarattığı özellikli karakterleriyle birlikte sıkça ele aldığım ‘Fazilet Hanım ve Kızları’ için de durum aynı. Kardeşlik-evlatlık olgularından karakter çeşnisi sunup, analığın hakkını vererek yaşamın gerçeklerini dillendiren ‘Fazilet Hanım ve Kızları’nın haber sayısı üstünden yorum yaptığımızda... Onun, sürekli aynı kıvamda ilerleyip geçmişteki cazibesini yitirerek itici bir nasihatçilik geliştiren ‘Çocuklar Duymasın’dan veya çok eşliliği hoşlaştırarak bilinçlere yerleştirme mantığı sergileyen ‘Yeni Gelin’den daha az kaliteli olduğunu söylememiz insafa sığar mı? Tabii ki sığmaz.
Öte yandan popülerlikle başarıyı eşdeğer tuttuğumuzda, hakkı yenenler arasında ‘Payitaht Abdülhamid’ dizisi de yer almakta. En çok konuşulanlar sırlamasında 14’üncü olmuş. Bu sonuçla değerlendirdiğimizde... Bülent İnal performansıyla Abdülhamid dönemine ilgi uyandıran; Kevork Malikyan’ın canlandırdığı Parvus ve Saygın Soysal’ın Theodor Herzl karakteriyle dış güçlerin plancılığını en güzelinden yansıtan dizinin hakkının yendiği muhakkak. Zira tarihi bir süreci, gerçeklerle kurguyu en dengelisinden harmanlayarak sunan yapım, kalite ve içerik yönüyle 2017’nin en güzel dizilerinden biri konumunda!
DİYECEĞİM O Kİ; Bir işin en çok konuşulan olması, medyada sıkça yer alması veya haberlerle yarattığı popülerlik o işin ‘En güzel’ olmasına işaret olamaz. ‘En güzel’ payesi de suni gündemlerle pompalanan haber sayısıyla veya oyuncu karizmasıyla değil, içeriğinden canlandırmasına, bileğinin gücüyle hak edişle elde edilir. Biz de bu hak edişleri sıraladık zaten vurguladığımız dört diziyle!
Bu değerlendirme mantığının her alanda yaygınlaşıp hak edenlere gerçek değerlerinin verileceği günler temennisiyle… Hoş geldin 2018!
Anibal GÜLEROĞLU