DEĞERLİ okuyucularım, Gayrı Safi Yurt İçi Hâsıla (GSYİH) rakamları geçen ayın son günü yayınlandı. Bu konuda bütün gazetelerde yorumlar yapıldı. Ortak görüş GSYİH’nın bir yıllık sürede çok aşırı biçimde küçülmüş olduğu idi. Küçülme yüzde 13.8! Ben bu yüzde 13.8’lik küçülmenin anlamı üzerinde durmak istiyorum.
Ama önce hepimiz tam olarak anlayalım diye, bu çok konuşulan GSYİH ve Gayrı Safi Milli Hasıla (GSMH) kavramlarını açıklamak istiyorum ki her gün gazetelerde karşılaştığımız bu teknik tabirlerin ne olduğunu bilelim.
Yurt İçi Hâsıla (YİH) basitçe, bir yıl içinde bir ülkede üretilen “nihai” mal ve hizmetlerin toplamıdır. “Nihai mal ve hizmet” diyorum çünkü örneğin bir gömleğin içinde kumaş var. Kumaşın içinde iplik var. İpliğin içinde pamuk var. Bunların her birinin satış bedelini alt alta koyup toplarsanız YİH olduğundan fazla görünür. Onun için hesaplamada sadece gömlek dikkate alınır.
Bunu da pratikte şöyle yapıyorlar. Her ürünün satış bedelinden o ürünün üretimine giren her malın (enerji dahil) bedelini düşüyorlar. Nasıl mı? İpliği hesaplarken örneğin boyayı; kumaşı hesaplarken ipliği; gömleği hesaplarken de kumaşı düşüyorlar ki çifte hesaplama olmasın. Ortaya çıkan toplam üretim değeri Yurt İçi Hâsıla oluyor.
Peki, bu yurt içi hâsılaya neden “Gayrı Safi”, yani günümüzün deyimi ile “Brüt”, deniyor? Çünkü bu üretimi yaptık, YİH’yı oluşturduk ama bunu yaparken bazı varlıklarımızı da eskittik. Makinelerimiz yıprandı, binalarımız eskidi. İşte bu eskime paylarını toplam yaratılan üretimden düşersek “Gayrı Safi” tabirini kaldırıp, yerine “Safi (Net) Yurt İçi Hâsıla” diyebiliriz.
Bir de “Yurt İçi Hâsıla” ile “Milli Hâsıla” Arasındaki farkı anlayalım. Yurt İçi Hâsıla ülke hudutları içinde yapılan üretimi hesap eder. Ama bir de Yurt dışında yaşayan, üretim yapan işçi, işveren Türk vatandaşları var. İşte onların yurt dışında kazandıkları gelir acele etmeyelim gelirin tamamı değil bu gelirden Türkiye’ye gönderdikleri bölüm de Türkiye’nin Yurt İçi Hâsılasına eklenir. Aynı şekilde Türkiye’de kazanıp da yurt dışına gönderilen gelirler de (örneğin yabancı şirketlerin gönderdikleri kâr payları) Yurt İçi Hâsıla’dan düşülür. Bulunan rakam Gayrı Safi Milli Hâsıla’dır.
Şimdi bu işin bir ilginç yanı daha var. Bu yapılan üretim bazıları tarafından satın alınıyor. Yani harcama yapılıyor. Bu harcamaları hesaplayarak da GSYİH veya GSMH rakamları bulunabilir. Bu harcamalar ya sivil halk ve şirketler tarafından yapılır. Ya da devlet kurum ve kuruluşları tarafından. Ne için yapılır bu harcama? Ya tüketim malları satın almak için, “Tüketim Harcamaları” olarak; ya da üretimde kullanılacak makine ve teçhizat, alet, edevat vs. satın almak için “Yatırım Harcamaları” olarak. İşte bu devletin ve sivil kesimin yaptığı tüketim ve yatırım harcamalarını toplayarak da GSMH, ya da GSYİH rakamlarını hesap edebilirsiniz.
İşte yüzde 13.8 oranında küçülen GSYİH rakamının anlamı budur... Gelecek yazımda da bu küçülmenin nasıl olduğu ve bizi nasıl etkilediği üzerinde duracağım.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024