Köy okulundan otele
1937 yılında Makrevis köylülerinin yardımlarıyla inşa edilen Atatürk İlkokulu, 85 yıl sonra Çamlıhemşin Taşmektep Otel olarak hizmet veriyor. Köy derneğince işletilen otelin gelirinden, özellikle eğitim için ihtiyacı olanlara yardım ediliyor
Anadolu’yu doğusundan tanımaya başlarız, kuzeyinden seyrederiz, güneyinde dinleniriz; yöneldiğimiz bölge ise elbette Ege’dir. Doğu Anadolu ağırbaşlı bir yiğit, kuzeyimiz hırçın ve cesur bir delikanlı, güneyimiz her daim güzel ve havası gibi gönlü de sıcak bir kız, Ege’nin ise yarısı Efe yarısı Sarı Kız. Bütünsel olarak yalnızca kendisine benzeyen Anadolu’nun kuzeyinden merhaba! Hırçın ve cesur delikanlıları boldur, seyretmeye hiçbir zaman doyamadığımız Karadeniz’in; hem ön hem de arka bahçesinde ise her daim kadınlar vardır. Rize şehrinin Çamlıhemşin ilçesine bağlı Makrevis köyü (Konaklar Mahallesi), hem cesur delikanlıların hem de çalışkan özverili kadınların yüzyıllardan beri bir arada yaşadıkları, birlikte ev, konak, köprü, yol okul inşa ettikleri yerdir.
Çarlık Rusya’sı döneminde ekonomik nedenlerle Rusya’ya göç eden Pazarlı, Hemşinli, Çamlıhemşinli bir grup delikanlı, Rusya’da pastacılık ve fırıncılık sektöründe çalışırken memlekette kalan kadınlar hem eşlerinin gurbet yolunu bekler hem de çoluk çocuklarına analık babalık ederlerdi; tabiatın çetin şartlarıyla mücadele etmenin yanında elbette. Bolşevik Devrimi sonrasında, gurbetten dönen yiğitler, elde ettikleri sermayeyle dağların üzerlerine konaklar inşa eder; âdeta her biri bir orman gülü gibi gösterişli, görkemli. Pasta yapmak ve ekmek pişirmek artık meslekleri olmuştur ve ülkemizin en bilinen fırıncıları, pastaneleri, Çamlıhemşin ve Pazarlı aileler tarafından kurulmuştur.
85 yıl önce köy okuluydu
Kültür, Çamlıhemşin insanının mayasında vardır. Tabiat şartları gereği imkânsızlıklara boyun eğmedikleri gibi eğitimsiz kalmaya da tahammül edemezlerdi. 1937 yılında Hasan Tahsin Kutlu beyefendi, Makrevis adlı köylerinde bir okul yapılması için girişimlerde bulunur. Gerekli parayı köy halkından toplayarak bir an önce okulu inşa etmek için çaba harcar. Bu çabalarına elbette duyarlı ve eğitimli köy halkı cevap verir, ancak toplanan para yeterli değildir. Lakin Karadeniz’in hem ön hem de arka bahçesinin kadınları devreye girer ve bilezik, küpe değerli ne varsa kollarında, kulaklarında, boyunlarında Hasan Tahsin öğretmene seve seve verirler. Kısa sürede köyün Cumhuriyet kokan ve ismini Atatürk (Selam olsun mavi gözlü dev adam Gazi Mustafa Kemal’e) koydukları okul, eğitim-öğretime açılır. Cumhuriyetin ilkeleri ile haşır neşir olmuş birçok öğretmen, Konaklar “Makrevis” köyü okulunda birçok öğrenci yetiştirir. Bu öğrenciler sadece temel ve sosyal bilimlerde iyi eğitim almadılar; köklerine bağlı kalmayı, vefa denen ahlakı ve biz denen o erdemi de öğrendiler.
Eğitimin hizmetinde bir otel
Dağların arasında, Fırtına Deresi’nin kenarında, birbirinden güzel konakların ortasındaki okul, 1997 yılına kadar hizmet verdi. Köye çok yakın olan Çamlıhemşin’de açılan yeni okul nedeniyle artık küçük ölçekte kalan okul boşaltılır. Gerek köyde kalmış gerekse gurbete çıkmış köy ahalisi hiçbir zaman okullarını yalnızlığa terk etmedi. 2006 yılında fiziki olarak hasar görmeye başlayan okul geçmişte olduğu gibi köy halkı tarafından onarıma alındı; kurdukları Çamlıhemşin Kon-Ar Derneği çatısı altında okul tamamen elden geçirildi ve hatıralar yeniden canlandırıldı. 2013 yılında konaklama hizmeti verecek şekilde hizmete açılan okul, Çamlıhemşin Taşmektep Otel adıyla misafirlerini ağırlıyor. Elde edilen gelir, köyde yaşayan veya gurbette olan her kimin ihtiyacı varsa (özellikle de eğitim açısından) o kişi veya gruba aktarılıyor.
Çamlıhemşin Taşmektep Otel, doğada tatile çıkan herkese, temizliği ve misafirperverliğiyle cevap verecek nitelikte. İki gece konaklayarak Zil Kale, Palovit Şelalesi, Pokut, Sal, Elevit, Gito yaylalarını ziyaret etmenizi öneririm. Lakin Anadolu’da hem sabah kahvaltısı hem öğle hem de akşam yemeği yiyebileceğiniz pek nadir restoranlardan biri olan Çinçiva’yı mutlaka ziyaret ediniz. Bizden de selam olsun Çat Vadisi’ne, Taş Mektep ve Çinçiva’ya…