Kuzey Ege’nin ova köyü Küçükköy son on yılda sanat ve kültür insanlarının yerleşim yeri haline geldi. Turizm değil, elbette kültür bu köyü ele alıp dantel gibi işleyebilir
Merhaba Kuzey Ege’nin ova köyü Küçükköy’den. Sarımsaklı sahiline beş dakika, Ayvalık’a on dakika uzaklıkta; gün batımının en özel noktalarından Şeytan Sofrası’na ise Sarımsaklı’dan da Ayvalık’tan da daha yakın.
Fatih Sultan Mehmet’in 1462’de Midilli Adası’nı Cenevizlilerden alması 28 gün sürer ve bu sırada Osmanlı ordusunun askerî gücü yeniçerilerin bir ortası (bölüğü), Midilli’nin karşısındaki şimdiki adıyla Küçükköy’de otağ kurar. Rumlar, daha sonraları buraya, “yeniçeri evi/yeri” anlamına gelen “Yeniçarohori” derler. “93 Harbi” diye bilinen 1877-78 Osmanlı Rus Savaşı’nda, Balkanlar’da kaybedilen topraklardan sonra göç eden Müslüman Boşnak nüfusun bir bölümü Ayvalık ve civarına yerleşir. Böylece Rum ile Boşnak kültürü zamanla iç içe girmeye başlar. 1912-13 Balkan Savaşı’nda alınan ağır yenilgiden sonra ise daha kalabalık bir Boşnak göçmen topluluğu köye ve Sarımsaklı kıyı boyuna yerleşir. Mübadelede köyden ayrılan Rumlardan sonra nüfusunun tamamı Boşnaklardan oluşan bir köy olarak günümüze kadar gelir.
Çift başlı kartal
Kıyı, dağ ve ova köyleri arasında köy gibi kalabilen çok az köy var Anadolu’da. Yeri geldiğinde her zaman ifade ettiğim gibi günümüzde ne şehirler şehir ne kasabalar kasaba ne de köyler köy gibi… Beton yığınlarıyla doldurulmanın yanı sıra tarım, hayvancılık ve bahçecilik ağırlıklı ekonomisinden uzaklaşan köyler, kimliklerini de kaybetmiş durumda. Ancak Küçükköy bir istisna...
Şayet sabahın erken saatlerinden itibaren kuş sesleri, horoz ötüşü, kuzu ve keçi melemesiyle uyanmak isterseniz bu köye gelin ve birbirinden güzel, temiz otel ve konaklarda konaklayın. Köyün evlerinin kapı tokmaklarına dikkat edin temiz ve bakımlı sokaklarında yürürken. Çift başlı kartal motifi size yarısı kırmızı yarısı mavi merhaba diyecektir. Evet, köyümüzün bir simgesi var: Çift başlı kartal. Muhtemelen burada otağ kurmuş yeniçeri ortasının arması veya Hititlilerden Romalılara onlardan da Selçuklulara geçmiş-benimsenmiş kadim Anadolu sembolünün köye kadar indirgenmiş bir tezahürü…
Dantel gibi
Küçükköy son on yılda sanat ve kültür insanlarının yerleşim yeri haline geldi. Saygıdeğer heykel sanatçısı Uğur Çalışkan, ressam Burhan Yıldırım ile eşi Ayşe Yıldırım, köyün emektarları. Köy meydanı fotoğraf galerisi, Boşnak böreği restoran ve kafeleriyle çevrelenmiş. Elbette Çınar ağacı ve türlü türlü renkli çiçeklerle bezeli. Gerek konaklama gerekse de kafe-restoran servisi veren yerler köyün dokusuyla bütünleşmiş. Boşnak toplumunun folkloru köye iyiden iyiye sinmiş. Kiliseden camiye çevrilmiş ibadet yerimiz, köy meydanının yüzük taşı gibi. Her şey aslında olduğu gibi bu köyde. Sadece büyük bir kültürel dokunuşla olması gerektiği gibi olabilir ve olmalı.Turizm değil, elbette kültür bu köyü ele alıp dantel gibi işleyebilir ve tüm değerlerini muhafaza ederek geliştirebilir. Küçükköy, çok kısa bir zaman içerisinde sizlere merhaba demeye hazırlanıyor.