Türk kültür tarihinde, gökyüzündeki hareketlilik ve yeryüzündeki iklim değişiklikleri, hayati önem arz ederdi. 21 Aralık Nardugan Bayramı’nda Türkler kayın ağacı süsler, altına hediyeler bırakırlardı
Tabiat odaklı takvimlerde 21 Aralık, Güneş’in egemenliğinin başlangıcıdır. Eş deyişle en uzun gecedeki karanlığın egemenliğini, yerini Güneş’e bırakmaya başlamasıyla gündüzün egemenliğine doğru yeni bir başlangıçtır. Kadim Türk kültür tarihinde “Nardugan” adıyla bilinir.
Tarıma ve hayvancılığa dayalı bir ekonomiye sahip Türk milleti için gökyüzündeki hareketlilik ve buna bağlı olarak yeryüzündeki iklim değişiklikleri, hayati önem arz eder. 21 Mart’ta Nevruz, “yeni gün” adıyla nasıl büyük bir coşkuyla baharın gelişi olarak birçok ritüellerle kutlanıyorsa benzer durum Nardugan’da da görülür: Karanlık geceler biter ve 22 Aralık’ta gündüzler uzamaya başlar. Öte yandan 21, 22 ve 23 Aralık boyunca, yani bu üç günde, birçok kadim kültürde Güneş’in öldüğüne inanılır. Özellikle Doğu Hristiyanları için bu üç günde, ölümün sonrasında Güneş’in ışınlarını yeniden yaymasıyla ilahi bir doğum gerçekleşir ki, 24 Aralık “Noel” olarak kutlanır. Hz. İsa’nın çarmıha gerildikten sonra, üçüncü gün dirilmesi de konuya başka bir sembolik anlam katar.
Sembol olarak 12
Doğu inanç dünyasındaki her kültür, kendi inanç dairelerine göre 21 Aralık ve onu takip eden üç güne çeşitli anlamlar yükler. Hatta 24 Aralık ile 6 Ocak günleri aralığının 12 gün olması da önem arz eder. “Hz. İsa’nın 12 havarisi”, “12 hayvanlı Türk takvimi” ilgi çekici sembol sayılara işaret eder.
21 Aralık Nardugan Bayramı’nda Türkler kayın ağacı süsler, ağacın altına türlü türlü hediyeler bırakırlardı. Tanrı Ülgen’e (Ülken/Ülgön) teşekkür edilir, adaklar sunulurdu. Güneş’in egemenliğinden çok, karanlıkların egemenliğini sona erdirdiği için bu güne önem verilirdi.
Kadim İran kültüründe ise 21 Aralık’a, en uzun gece olmasından ötürü iyimser bir anlam yüklenirdi: En uzun gece gibi ömrümüz uzun olsun temennisinde bulunulur ve o gece nar kırılarak etrafa saçılırdı. Türklerde en uzun gece, bir an önce terk edilmesi gereken bir anlam ifade ederken, İranlılar için tüm uzunluğuyla ömürlere ömür katacağı anlamı yüklüdür. Keza 21 Mart Nevruz Günü’ne yüklenen anlamlar da İran ve Türk kültürlerinde değişiklikler gösterir. Bunun sebebi, elbette Türklerin yarı göçebe İranlıların ise yerleşik bir kültür yapıları bulunmasında yatar. Türkler yatay, İranlılar ise dikey bir kültürel yönde olmuşlardır.
21 Aralık Nardugan gecesi, kutsal sayılan kayın ağacının altında başlayan kutlamalar, ağaç, göksu, yersu, toprak kültlerinin örnekleriyle çokça renklidir. Dokuz kat gökyüzünde yaşayan Tanrı Ülgen’in insanlara Güneş’i yeniden hediye etmesinin karşılığında, insanlar da Tanrı’ya hediyelerini ağacın altına dizerek sunuyorlardı. Bu ritüel, Hristiyan dünyasına “Noel ağacı” olarak aktarılacaktır.
Bu bağlamda, her türden anlamlı olan şeyi, günü veya kavramları anlamlandırırken, onları kendi kültür dairelerinin ihtiyaçları, tarihsel dönemlerinin tüm koşulları kapsamında irdelemek, incelemek gerekir.
Muğla’nın Bodrum ilçesi Gündoğan Mahallesi’nde, bu yıl 21 Aralık Nardugan Gecesi kutlanacak. Şimdiden iyi eğlenceler diliyorum. Güneş’in ışıkları her daim hepimize aydınlık versin.