Sevgili olan, sevgili kalabilmeyi başaran ve yolları ayrılsa bile birbirlerini sevgiyle hatırlayabilme erdeminde olanların Sevgililer Günü’nü Anadolu’dan bir aşk söylencesiyle kutlamak isterim.
Latin yazar Apuleius’un “Başkalaşımlar” adlı eserinde anlattığı “Eros’la Psykhe” masalının kahramanlarından “Ruh” anlamına gelen Psykhe güzeller güzeli bir kızdır. O denli güzeldir ki bülbüller onun güzelliğini dile dökmekte güçlük çeker, çiçekler Psykhe’den yayılan mis kokuları kıskanırlardı. Lakin hiçbir şey ve hiç kimse Afrodit kadar Psykhe’yi kıskanamazdı; çünkü aşk ve güzellik tanrıçası, en güzel olma vasfını hiç kimseyle paylaşmazdı. Üzerinde “En güzele” yazılı elmayı Paris’ten almasıyla güzelliği tescillenen Afrodit, Psykhe’den nefret ederdi!
Aşk tanrıçasının biricik oğlu Eros’un altın ve kurşun uçlu okları vardı. Eros, kimleri birbirlerine âşık etmek isterse altın uçlu oklarıyla onları gönüllerinden vururdu. Bu sevimli aşk tanrısı, özellikle sevgililer arasında zamanla başgösteren kavgadan acı çektiği için, sevgisiz kalanları kurşun uçlu oklarıyla vurarak ayrılmalarını sağlar ve sevgiyle dolu olan kendisi de huzur bulurdu.
Eros’un şaşkına döndüğü an!
Mitoloji bu ya; sözüm ona Afrodit, oğlu Eros’u huzuruna çağırarak der ki: “Psykhe’yi altın uçlu oklarınla vur, hem çirkin hem de yaşlı bir adama âşık olsun böylece Psykhe de ona baka baka çirkinleşsin!” Eros annesinin emrini yerine getirmek için, Psykhe’ye ok atmaya gittiğinde karşısında o denli güzel bir kız görür ki şaşkına döner ve altın uçlu oklarıyla kendisini vurunca kıza âşık olur. Eros, onu gördüğünde Psykhe tüm güzelliğiyle uykuya dalmıştır ve Eros, aşk okuyla kendisini vurduğunda o da uyuyakalır Psykhe’nin yanı başında huzurla. Eros, tanrısal bir bağlantıyla Psykhe’yi uyararak, asla ve asla kendi yüzünü görmemesi gerektiğini söyler: “Şayet bu huzurlu birlikteliğin devam etmesini istiyorsan asla yüzüme bakma” der Eros, Psykhe’ye! Psykhe de bu gizemli sevgilinin teninden, sözlerinden ve ruhunun verdiği huzurdan o denli mutludur ki, sevgilisinin dediğini aylarca yerine getirir ve onun yüzünü görmek arzusu içinde olmaz. Ancak Eros’un tüm ikazlarına rağmen Psykhe, bir gece gizemli aşkının yüzünü görmek için yağ kandilini yakar. Ve karşısında umduğundan daha da yakışıklı birini görünce heyecanlanır; kandilden yakıcı bir yağ damlası Eros’un bedenine düşer ve o acıyla uyanan Eros, hemen tanrısal bir hikmetle gözden kaybolur!
Aşka âşık olmak
Bu mitte, aşka âşık olan, arzusunun elinde ızdırap çeken, ama mayasında merak olduğu için irade gücü eksik kalan ve bu yüzden de ölümü tadan nefesi/nefsi tanıyoruz Psykhe adlı kişilikten.
Aşk tanrısı Eros ile Psykhe söylencesi, Antik Çağ’da en çok sevilen anlatılardandır. Keza birçok mezar stilleri üzerinde bu ikilinin kabartmalarının işlendiği görülür. Eros’un gözleri kör olarak betimlenir ki, “aşkın gözü kördür” deyişinin kökeni Eros ile ilişkilidir. Yine Antik Çağ lahitleri üzerine Eros, elinde bir meşale tutmuş halde betimlenir. Ölen insanın ruhuna ateşle yol göstermek anlama gelir!
Aşk tanrısı Eros’un okları sayesinde birbirlerine âşık olmuş ve aşkları dilden dile yüz yıllarca anlatılmış, aktarılmış bütün âşıkların nezdinde tüm sevgililer aşk ile kalsın.