Adanalıyık, Bici yerik, Şalgam içerik...

Yavuz DONAT

HAFTA sonunda Çukurova'daydık.
Adana'da, Turgut Özal Bulvarı ile baraj yolunun kesiştiği kavşakta, bir "işyeri" gördük.
Duvarında "koca bir tabela" asılıydı:
"Adanalıyık, Bici yerik, Şalgam içerik."
"Bici" nedir?
Şekerli suya, bir miktar nişasta katılır.
Sonra tepsiye dökülür.
Orada "katılaşmaya" bırakılır... Katılaşınca, boyalı suyla üstüne resim yapılır.
Ardından "baklava dilimi gibi" kesilir.
Dondurma kasesi gibi bir kaba bir - iki dilimi konulur.
Üzerine "buz rendelenir."
Onun da üzerine şeker serpilir.
En üste biraz "kokulu, şekerli, renkli su."
Oldu size "Bici Bici."
Çukurova sıcağında içinizi serinletir.
* * *
PAZAR günü Adana'da herkes "gömlekle dolaşıyordu."
Parklar, ağaç dipleri "yangın yeri" gibiydi.
Duman yükseliyordu.
Piknikçi Adanalıların mangallarından çıkan duman.
Önce "eski Adana'ya" baktık.
Gerçekten "eski... Köhne... Bazı sokaklara otomobil bile giremiyor."
Ardından "yeni Adana'ya" uzandık.
Adnan Menderes Bulvarı.
Kenan Evren Bulvarı.
Turgut Özal Bulvarı.
Süleyman Demirel Bulvarı.
Alparslan Türkeş Bulvarı.
Adnan Kahveci Bulvarı.
Sadık Ahmet Bulvarı.
Türkmenbaşı Bulvarı.
Eski Adana'nın "iki, üç metrelik" sokaklarından sonra, 50 metrelik, 70 metrelik bulvarlarıyla yeni Adana sanki "Avrupa."
* * *
ATAKÖY'de 33 yılda yirmi bin konut yapıldı.
Ama "nasıl" yapıldı?
Yolsuzluk iddialarının ardı, arkası kesilmedi.
Yeni Adana'da 14 yılda yüz bin konut yapıldı.
"Ucuza" yapıldı.
Ve "söylentisiz, dedikodusuz" yapıldı.
Adana'ya kadar gittik ama, Belediye Başkanı Aytaç Durak'ı arayamadık.
Arasaydık, kutlayacaktık.
* * *
ADANA'da Bici ne kadar meşhursa, Mersin'de de "Tantuni" o kadar meşhur.
Dana eti "ince ince" doğranacak.
Kıymanın biraz irisi inceliğinde.
Sonra haşlanacak.
Ve kızgın tavaya atılacak.
Ardından da soğan, domates, maydanozla birlikte "dürüm" yapılacak.
Buyrun size "Tantuni."
Adana'da "Bici Bici" dükkanından geçilmiyor.
Mersin'de de Tantuni'ciden!
Doğan Tantuni, Göksel Tantuni, Yaprak Tantuni, Acı Tantuni.
Tantuni'nin yanında şalgam içileceğini söylemek ise gereksiz.
* * *
ADANA ile Mersin arası 65 kilometre.
Ortada Tarsus var.
Tarsus'un nüfusu 200 bine yakın.
Ve bu Tarsus "hala ilçe..."
* * *
SAN Fransisco ile Los Angeles, Amerika'nın büyük kentlerinden.
Birbirlerine hayli yakın.
Uçakla bir saat on beş dakika.
Amerika, önümüzdeki elli yıl içinde bu iki kenti bir "metropol" haline getirmeyi planladı.
Metropolün adı "iki kelimeden" oluşacak.
San Frnasisco'nun "San"ı alınacak.
Los Angeles'in "Angeles"i.
Metropolün adı "San Angeles" olacak.
"Elin oğlu" bunları düşünüyor da, biz neden "Mersin'i, Tarsus'u, Adana'yı, İskenderun'u içine alan bir metropolü" akıl edemiyoruz?
* * *
VE Çukurova'dan son gözlem.
Refah Partisi ölmemiş, bitmemiş, "Fazilet adında" bir evlat doğurmuş.
Fazilet'in "sağlığı" yerinde.
"Süksesi" eski Refah süksesi.
MHP derseniz "canlı, diri..."
Genel Başkan'ın Adana mitingine, bütün bölgeden "konvoylar" aktı.
"Diğer pantilere" gelince...
Hala üzerlerine "ölü toprağı" serpilmiş durumda.


Yazara EmailY.Donat@milliyet.com.tr