Dış politika çok hareketli. İsrail ile yeni bir dönem başladı. Yunanistan ile gerginlikler sürüyor.
Bölgemizdeki terör örgütlerine dış destek arttı. Görünen Türkiye’yi zayıflatmaya yönelik yeni vekalet savaşları yürütülecek.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis, geçen hafta ABD Kongresi’nde yaptığı konuşmada, Türkiye, Kıbrıs ve F16 söylemleriyle yeni bir süreci başlattı.
Miçotakis, ABD’de Türkiye’yi şikayet edip bol alkış almış. Miçotakis “Yunan parlamentosunda bile bu kadar alkış almıyorum” demiş. Almaz tabi. Büyük ülkeler vekalet savaşlarını sever.
İki komşu ülkenin gerginlik içinde olması ABD’nin hep lehine. Bölgede huzur ve istikrar istense Suriye bu kadar terör örgütlerinin yuvası haline gelmezdi. Suriye ve göçmen sorunu hızlıca çözülürdü.
ABD bölgedeki gücünü artırmak için Yunanistan üslerine yerleşmeye başladı. Yunanistan, Türkiye düşmanlığıyla ABD ile yakınlaşma peşinde. Süreç nereye gider bilinmez ama ABD yerleştiği yerlerden kolay kolay çıkmıyor.
Yunanistan ‘bu işin sonu nereye gider?’ diye düşünmeli ve komşusu Türkiye ile hiçbir ülkeyi karıştırmadan sorunlarını kendi çözmeye çalışmalı. Tabi son ABD ziyaretine yönelik Türkiye’nin gösterdiği haklı tepkiyi de yumuşatması kolay olmayacak.
Terör örgütlerindeki farklı ülke vatandaşları
Bölge yine hareketledi. Suriye’de, Kuzey Irak’ta terör örgütleri arttı. Türkiye terörle mücadelede kararlı.
Ancak dikkat çekenlerden biri birçok ülkenin terör örgütlerine verdiği destek.
Silahların nereden geldiği tek tek ortaya çıkıyor. Bunların içinde NATO’ya girmeye çalışan İsveç var NATO’da müttefikimiz olan ABD var.
Altının çizilmesi gereken ise terör örgütleri içerisindeki farklı ülke vatandaşları. Bu konuyu TBMM Başkanı Mustafa Şentop ile konuştum. Şentop’un şu mesajları çok önemli:
“Uluslararası terör örgütlerinin dünyadaki güçlü ülkelerin istihbarat örgütleri tarafından desteklendiğini, uluslararası terör örgütlerinin ideolojisinin, inancının olmadığını uzun zamandır söylüyoruz. Bunların operasyon amacıyla kullanıldığını söylüyoruz. Yani vekalet savaşları. Ülkeleri istikrarsızlaştırmak için bunu yapıyorlar. Ülkeler istikrarsızlaştırıldıkları zaman müdahaleye açık hale geliyor. Afganistan, Irak, Libya o şekilde oldu. Birçok farklı ülke vatandaşı insanlarından oluşuyor bu terör örgütleri. İnsanların hareketini nasıl sağlıyorlar? Bir sürü sınırları geçiyorlar, transfer oluyorlar. Kolay mı bu? Bunların finansmanı var. Bu finansman birçok ülkeden oluyor. Güçlü ülkeler ve güçlü istihbarat örgütleri, farklı ülkeler müsamaha göstermese bu uluslararası terör örgütleri varlığını sürdüremez.”
İsrail ve İsveç ne kadar samimi?
İsrail ziyareti ile iki ülke arasında yeni dönemin başladığı mesajları verildi.
Ama İsrail’in ne kadar samimi olduğunu göstermesi lazım. Hem Türkiye açısından hem Filistin açısından.
İki devletli çözüm için barış adımı atmalı. Bu bölge huzuru ve istikrarı için çok önemli. Mescidi Aksa’daki tutumunu da bitirmesi gerekiyor.
Türkiye ile İsrail arasındaki yakınlaşma Ortadoğu için çok önemli gelişme. Umarım süreç olumlu olarak devam eder ve bölge huzuru kazanır.
Bir diğer samimiyeti sorgulanacak ülke ise İsveç.
PKK’lılar orda, terör örgütlerine destek veriliyor.
Ankara ziyaretinde İsveç’e NATO üyeliği için ‘somut adım atması’ gerektiğinin altı çizildi.
Ne kadar samimiler onu önümüzdeki günlerde göreceğiz.