Abdullah Karakuş

Abdullah Karakuş

akarakus@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

'KORKMA SÖNMEZ BU ATEŞ’. Dünkü tarihi törenin davetiyesinde bu yazıyordu.

Tarihimizin en büyük doğal gaz rezerv keşfinin yani Karadeniz doğal gazının devreye alma töreni yapıldı.

Enerjide bağımsız ve güçlü Türkiye’nin müjdecisi, başlangıcı bu.

Enerjideki bağımsızlık ateşleri artacak gibi gözüküyor. Yeni müjdeler de gelebilir.

Sakarya Gaz Sahası Geliştirme Projesi’nde ilk etapta 10 kuyu açılmış. 30 kuyunun daha açılması planlanıyormuş.

10 kuyudan günlük 10 milyon metreküp gaz üretilecek. 30 kuyu daha açılınca ise üretim günlük 40 milyon metreküp düzeyine çıkarılacak.

Haberin Devamı

Enerji bağımsızlığı çok önemli. Karadeniz gazı ithalatı yüzde 30 azaltacakmış. Türkiye eskiden tükettiği gazın ancak yüzde 1’ini üretebiliyormuş.

Yani tesis tam kapasiteli çalışmaya başlayınca Türkiye’nin mevcut yıllık doğal gaz ihtiyacının yüzde 30’unu tek başına karşılayacak.

Önümüzdeki günlerde gelecek müjdelerle Türkiye günden güne enerji merkezi olma yolunda ilerliyor. Yeter ki engellenmesin.

Üst düzey bir yetkili anlatmıştı.

Karadeniz gazını geçmiş yıllarda kiralık gemilerle ararken ‘Burada gaz yok’ deyip gitmişler hep. Bence görmüşler gazı ve Türkiye büyümesin diye konunun üstünü kapatıp gitmişler. Ama gemilerimiz gelince gerçek ortaya çıkmış.

Onlar istemese de Türkiye ilkleri başararak denizin 2200 metre altında enerji üssünü kurdu. Emeği geçen herkesi alkışlamak gerekiyor.

2200 metrede neler yapıldı?

Karadeniz’de keşfedilen 710 milyar metreküplük dev doğal gaz rezervlerinin üretime açılıp karaya ulaştırılması çalışması başladığında Filyos’a gitmiş ve yapılanları yerinde görmüştüm. Zorlu süreçte tesisten öne çıkanlar şöyle:

- Enerji üssü olan tesis, Filyos kıyısından 170 kilometre uzaklıkta, yaklaşık 2200 metre derinlikte inşa edildi. Gaz ise deniz tabanındaki bu tesisin 2000 metre daha aşağısında bulundu. Yani gazın çıktığı alan 4200 metre aşağıda.

- Proje için denizde ve karada yaklaşık 10 bin kişi çalıştı.

- Projede Fatih, Kanuni ve Yavuz sondaj gemileri görev aldı. Ayrıca bunun dışında 50 gemi daha boru ve vanaların döşenmesi için de 50 gemi sürekli görev yaptı.

Haberin Devamı

- Deniz tabanına yerleştirilen kuyubaşı vanalarının bir tanesinin ağırlığı 65 ton civarında. Deniz tabanına yerleştirilen kontrol ünitesi ise 260 ton.

- Deniz tabanına yerleştirilen boru hattının kıyıdan itibaren ilk 5 kilometrelik kısmı sığ sularda, kalan kısmı ise derin sularda yer alıyor.

- Gazın kalitesi ile ilgili 8 binden fazla test yapıldı.

- 1.2 milyon metrekarelik karadaki sahada yüzlerce iş makinesi ve vinç çalıştı.

- Karadaki tesisin olduğu yere sağlam olması için 625 bin metreküplük taş ve kolon yerleştirilmiş. Bu 25 bin kamyondan daha fazla çakıl demek.

Gözler Akdeniz’de

Türkiye’nin 4. sondaj gemisi olan Abdülhamid Han Akdeniz’de göreve başlamıştı. Şimdi gözler Akdeniz’den gelecek güzel haberlerde.

Abdülhamid Han ile Fatih sondaj gemisiyle başlayan, Yavuz ve Kanuni ile devam eden sondaj çalışmalarında yeni bir sayfa açılmıştı. Yani Karadeniz’den sonra Akdeniz’de de dengeleri değiştirecek artık Türkiye.

Türkiye’nin 4 sondaj gemisi 2 sismik araştırma gemisi var. Edindiğim bilgi birçok ülke bu gemileri kullanabilmek için Türkiye’ye talepte bulunmaya da başlamış.

Haberin Devamı

Yedinci nesil teknolojiye sahip olan Abdülhamid Han 238 metre uzunluğunda ve 42 metre genişliğinde. Çift kule ile aktif konumlandırma sistemine sahip, 200 mürettebat kapasiteli gemi, 12 bin 200 metreye kadar sondaj yapabilme yeteneğiyle öne çıkıyor.

Mutlu, sağlıklı bayramlar

Bugün Ramazan Bayramı. Herkese sağlıklı, mutlu, huzurlu nice bayramlar dilerim.

Bu bayramda depremzedeleri unutmamak lazım.

Onlar için buruk bir bayram.

Tam yardımlaşma zamanı.

Savaşsız, herkesin birbirini anlamaya çalıştığı ve sevginin öne çıktığı günler dilerim.

Sevdiklerinize daha çok zaman ayırın.