Çağımız tanıtım çağı ama pek çok kimse hala bunun farkında değil. Dünyanın en iyi ürününü de üretseniz, en iyi hizmetini, en iyi eğitimini de verseniz, eğer kendinizi iyi tanıtamıyorsanız yeterince alıcınız olmaz. İyi bir prestij ve iyi bir vizyon için kaliteli bir ürün kadar iyi bir tanıtım da çok önemli...
Diğer ürünlerin tanıtımı bir yana eğitim sektörümüz bu konuda tam bir kısır döngü içerisinde. El alem dünyanın öbür uçundan gelip kendi öğretim kurumlarını tanıtırken, bizimkiler sadece izlemekle yetiniyorlardı. Neyse ki yeni yeni eğitim fuarları düzenlenmeye başladı...
Batılı üniversitelerde tanıtım ve pazarlama ofisleri, akademik birimler kadar önemli. Bir yandan sundukları eğitim olanaklarını, iyi şekilde tanıtarak ilgiyi artırırken, öte yandan da bir tek kontenjanın bile boş kalmaması için yatak pazarlayan turizmcilerden daha profesyonel davaranıyorlar. Böylece bir taşla birkaç kuş birden vuruyorlar.
Hem popüler hale geldikleri için en iyi öğrencilerin ilgi odağı haline geliyorlar, hem de mevcut eğitim olanaklarını en iyi şekilde değerlendiriyorlar.
Tabii bizde üniversitelerin tüm geliri devletten olduğu için böyle arayış söz konusu değil. Kontenjanlar dolmuş, boş kalmış kimsenin umurunda değil. Bugüne kadar tanıtım konusunda yakınmaktan öte bir şey yapmayan üniversiteler de nihayet şeytanın bacağı kırıldı.
Bir söyleşi için dün birlikte olduğumuz Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Tanıtım Takımı, işte tüm bu amaçları gerçekleştirebilmek için kurulmuş. Büyükleri ve öğrenci arkadaşları gibi yakınma yerine, profesyonelce bir tanıtım takımı kurup, tanıtım atağına girmişler. Beni de o çerçevede konuk ettiler. Konuşmamdan önce öyle bir sunuş yaptılar ki, kırk yıllık ajanslara taş çıkarttılar.
Hedef kitle olarak, ileride çalışacakları sanayi kesimini, medyayı, ÖSS'ye hazırlanan öğrencileri ve fakülte öğrencilerini almışlar. Bugüne kadar yüz yüze görüşme, buroşür, video kaset, tanıtım ziyaretleri yoluyla binlerce kişiye ulaşmışlar. Ayrıca Motivasyon Takımı'nın da desteğiyle fakülte öğrencileri arasındaki memnuniyet oranını artırmışlar. Anlayacağınız, sızlanma yerine misyonlarını, hedeflerini ve tanıtım yöntemlerini belirleyip atağa kalkmışlar. Ha, bu arada ilk kez bir öğretim kurumu olarak Avrupa Kalite Ödülü'ne aday olmuşlar. BEKO ve NETAŞ'tan sonra onlar da alırlarsa hiç şaşırmayalım. Belki eksikleri var ama, gayretleri yeter! Darısı diğer öğretim kurumlarımıza...
Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr