Bilim Kurulu’nun bugüne kadar aldığı en zor karar sanıyorum sınavlar oldu!
Enteresan bir şekilde olsa da, giriş sınavlarının yapılmasına karar verildi.
Yeni tartışma konusu, sınavın maskeli mi, maskesiz mi olacağı yönünde!
Bilim Kurulu, sınava girdikten sonra, maskelerin istenirse çıkarılabileceğine karar verdi.
Sağlık Bakanı Koca, maskesiz sınav için adaylar arasındaki mesafenin dikkate alınacağını ve bu konuda bir kılavuz hazırlandığını söyledi...
Zor karar
Okullar risk var diye kapatılırken, milyonlarca öğrencinin gireceği sınavların yapılmasına karar vermek çok zor bir sorumluluktu. Çünkü vicdani yükümlülükleri çok fazlaydı. Bilim Kurulu, son kararını verirken, eminiz ki tüm seçenekleri göz önünde bulundurmuş ve en doğru olanı yapmıştır. Şimdi onlara düşen görev, bu kararın haklılığını bıkmadan usanmadan anlatmak! Yoksa, kendilerini çok yönlü bir tartışmanın göbeğinde bulabilirler!..
Gözlüklü öğrencilerin maskeyle sınava girmesine itirazlar vardı. Dikkate alınması sevindirici. Esneklik tüm adaylara getirildi. Bu yönde de tepki gelince, Sağlık Bakanı Koca, konuya açıklık getirdi.
Üniversite ve liselere giriş sınavlarında öğrencilerin maske takıp takmayacağına ilişkin bir soru üzerine şu yanıtı verdi:
“Öğrencilerimizle ilgili bu konu Bilim Kurulu’nda birkaç defa görüşüldü. Bugün de bu konu tekrar görüşüldü. Özellikle bu konuyla ilgili bir rehber de yayınlanmış olacak. Ben şimdiden şunu söyleyebilirim; bütün öğrencilerimizin maske ile sırasına oturması istenecek. Yani herkesin maskesiyle imtihana gireceği sıraya oturması sağlanacak ve mesafe korunabiliyor ise bizim belirttiğimiz, rehberde belirtilen mesafeler anlamında söylüyorum. Mesafe korunabilir bir sınıfsa o durumda maskesini çıkarmasını Bilim Kurulu öneriyor. Yani özellikle maskeli olacak, fakat imtihan anında bu maskenin devam etmesi gerekmiyor, maske çıkartılabilir. Bununla ilgili de zaten bir rehber hazırlığı yapılıyor.”
Bilim Kurulu
Peki bu açıklamadan sonra, ortalık durulur mu?
Hiç sanmıyoruz, sınav gününe kadar hatta sınav sırasında bile bu tartışmalar devam edecektir.
Sınav başladıktan sonra, maskeni neden çıkarttın, neden çıkartmadın, niye öksürdün, neden hapşırdın tartışmaları nedeniyle pek çok salonda konsantrasyon bozulursa hiç şaşırmamak gerekir.
Ailelerden pek çoğu gibi, gözetmen öğretmenler içerisinde de tedirgin olanlar var. Bilim Kurulu ve Sağlık Bakanlığı’nın onları bir şekilde rahatlatması gerekir.
Bazı kararlar vardır ki tartışılmaz. Bilim Kurulu’nun aldığı bu son karar da böyle kararlardan biri.
Alınan kararı tartışmaya açmak, en güçlü olması gereken bir dönemde Bilim Kurulu’na olan güveni zedeler ki buna hiç kimsenin bir hakkı olmamalı.
Peki, karara itirazlar olamaz mı?
Elbette olmalı ve Bilim Kurulu da, bu itirazları, en ince ayrıntısına kadar dikkate almalı. Sonuçta, ortaya çıkacak bir sıkıntı sadece onları değil, tüm ülkeyi ilgilendiriyor.
Sınavların esenlik içerisinde tamamlanması on milyonlarca aileye derin bir oh çektirecek ve ülkemizin normale dönme sürecini hızlandıracaktır.
Esneklik!..
LGS’de her öğrencinin kendi okulunda sınava girmesi olumlu bir karar oldu. YKS için de yer değiştirme olanağı sağlanmalıdır. Çünkü koşullar o günden bugüne çok değişti. Sınav günü sokağa çıkma yasağı getirilmeli ve adaylara her türlü ulaşım kolaylığı sağlanmalıdır.
Açık lise öğrencileri ne olacak? Örgün öğretim öğrencilerine sağlanan esneklik onlara da sağlanmalıdır!
Alınan önlemler şimdiden açıklanmalı ki güven hissi uyansın! Örneğin, güvenlik açısından sabit hale getirilen pencereler, yaz sıcağında yine kapalı kalacak mı?
Astım ve benzeri kronik hastalığı olanlar için özel sınıflar oluşturuldu mu?
Gözetmenler de maske çıkartabilecek mi?..
Özetin özeti: Ülke olarak hep birlikte, sabır ve samimiyet sınavından geçiyoruz. Kazanan biz olmalıyız...