Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Köy okullarının yeniden açılması, ülkemizin geleceği açısından heyecan verici bir gelişme.

Doğru planlanır, doğru bir yol haritası çizilir ve doğru öğretmenler atanırsa köylerimiz yeniden hayat bulur. Köyden kente yönelik göçler de tersine döner.

Daha önceki yazılarımızda da dile getirdiğimiz gibi köylerin kalkınması için okullar bir lokomotif görevi görecek ama ona güçlü ve donanımlı yeni vagonların eklenmesi gerekiyor.

Örneğin daha önce gündeme gelen 1000 Köye 1000 Veteriner ve 1000 Ziraat Mühendisi projesi, okul açılacak her köyü kapsayacak şekilde genişletilebilir.

Haberin Devamı

Donanımlı kent okulları ile köy okulları arasında “kardeş okullar” çerçevesinde bir gönül bağı kurularak, her türlü destek sağlanabilir…

Köyler kalkınırsa ülke kalkınır ama çok daha önemlisi, olası bir kuraklık ve kıtlık tehlikesine karşı ciddi bir önlem alınmış olur.

Biz bunu daha önce yaptık, yine yaparız. Yeter ki Cumhuriyetin ilk yıllarındaki o heyecanı yeniden yakalayalım.

10. Yıl Marşı’nda dile getirildiği gibi 100. Yıl Destanı’nı da yine hep birlikte yazalım.

Nasıl mı?

İşte size nostaljik bir örnek:

Köy okulları (3)

Hamdi Öğretmen

“Bugün ve önceki yazılarınızda köy okullarından bahsettiniz ve köy okullarının önemini bir kez daha vurguladınız.

Cumhuriyet tarihimizde hep idealist, vatan aşkı, eğitim aşkı, öğretim aşkı ile yetişen öğretmenlerimiz yetişmiştir; bunlardan birisi büyükbabam Hamdi Dede’yi içimden gelerek sizlere anlatmak istiyorum. Samsun Ladik Öğretmen Okulu’nda 1956’da mezun olan büyükbabamın ilk görev yeri Urfa’dır. Görev yaptığı köy bugün Atatürk barajının altında kalmıştır.

İstanbul ve büyükşehirlere gitme imkânı varken (Kendisi Avustralya’ya öğretmen olarak gitmeyi de reddetmiştir) doğup büyüdüğü memleketi olan Giresun Çanakçı ilçesine bağlı Kuşköy okulunda göreve başlamıştır.

Köy çocuklarına öğretmenlik yapan Hamdi Dede, bu okuldan rahatsızlık duyar. Çünkü ahırdan bozma bir okul, yıkık ve döküktür.

İdealist Hamdi Öğretmen, bir şeyler yapmalıydı, o yıllarda Türkiye’de “okulsuz köy kalmayacak” kampanyası başlatılmış olup, aralarında mobil şirketinin de olduğu gazete yazısını görür, yılmadan bıkmadan defalarca telgraf ve mektup gönderir, sonunda cevap gelir. Mobil Kuşköy’e okul yaptırır. Fakat burada bir dil konuşulur kimsenin bilmediği bir dil, ıslık dili, kuş dili.

Haberin Devamı

30 Mayıs 1963’te “Islıkla konuşanların köyüne kurulan ilkokul açıldı” başlığı ile Milliyet’te haber olur.

Bu haberden sonra, diğer gazeteler, dergiler, uluslararası basın Kuşköy’e gelir. New York Times’ta da haberi çıkar.

Abbas Bey bu yazıyı yazarak bir öğretmenin okul mücadelesini ve UNESCO Dünya Mirası’nı ortaya çıkarmasını sizlere aktarmak istedim.

Köy Okulları yazınızı okudukça bahsettiğiniz o idealist öğretmenler bu topraklarda hep vardı ve var olmalılar.

Sizlere New York Times gazetesinin o yıllardaki haberini ve detaylı bilgi sahibi olmanız için de bir link gönderiyorum.

Teşekkürlerimi sunarım, yazılarınızla bu ülkenin eğitimine ışık tutmaya hep devam etmenizi dilerim. Saygılarımla...”

https://www.nytimes.com/1964/03/01/archives/turkish-town-talks-in-whistles-mountain-language-used-where-voice.html

Haberin Devamı

Özetin özeti: Atatürk’ün dile getirdiği gibi köyler ülkemizin kılcal damarları, köylüler de Milletin efendisidir. Onlara bu itibarlarını yeniden kazandıralım…