Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Dünkü dünya ile bugünün dünyası nasıl ki, birbirinden çok farklıysa, yarınki de çok farklı olacak.
Çok eskiden 10 yılda birçok önemli gelişme olurmuş. Tekerleğin icadı, ateşin bulunması, otomobilin gelişmesi için yüzlerce hatta binlerce yıl beklenmiş.
Şimdi öyle mi?
On yılda, neredeyse bin yıllık gelişmelere şahit oluyoruz. Hele hele bilişim çağının hızına ayak uydurmak mümkün değil. Aldığınız telefonu ya da bilgisayarı daha eskitmeden, çok daha donanımlı yenileri çıkıyor. Ve çok daha önemlisi, dünün gençleri ile bugünün gençleri öylesine farklı özelliklere sahip ki, onları anlamamız, çoğu zaman mümkün olmuyor. İşte bu yüzden onlara meslek dayatma yerine, onları anlamaya çalışmak, sanki çok daha doğru olacak…
Peki, üniversitelerimiz Bilişim Çağı’nın bu hızına ayak uydurabiliyorlar mı?
Bırakın bizimkileri Avrupa üniversitelerinin bu çağı yakaladıklarını söylemek çok zor. İnovasyon Çağı’nı yakalayamadıkları için Avrupa ülkeleri de ABD’nin açık ara gerisinde kaldı.
Türkiye bu açıdan daha şanslı.
Öylesine dinamik bir gençliğimiz ve onların bu dinamizmini değerlendirmeye açık üniversitelerimiz var ki, bu da ileriye çok daha iyimser bakmamıza neden oluyor. Elbette üniversitelerimizin hepsi harikalar yaratmıyor ama içlerinde çağı yakalayacak olanlar var.
Yeter ki biraz desteklensinler…
Bugün ve yarın Rektör Hocalarımızın gelecekle ilgili görüşlerini sizlerle paylaşacağız. Hemen hepsinin de çok önemli tecrübeleri ve bu çerçevede önerileri var. Size düşen tüm bunlardan mini minnacık da olsa ders almak ve hayata geçirmek. İşte bunu yaptığınızda gerisi kendiliğinden gelecektir…
Hiç ama hiçbir şey sizin çağı yakalamanıza ve ben de varım demenize engel olamayacaktır…
Bu konuda kafanıza takılan sorular için saat 15.00 ve 22.00’de Periscope’ta canlı sohbet ediyoruz. Arada bir de Rektörlerimizi de konuk ediyoruz. Yeter ki, siz kendiniz için en doğru meslek ve en doğru üniversiteyi bulun…