Üniversiteye girişte skandal

ÜNİVERSİTELİ olmanın faturası, her geçen gün ağırlaşırken, hiçbir kural tanımayan "uyanıkların", akıl almaz yönetmeler uygulayarak, Türkiye'nin en iyi fakültelerine girdikleri saptandı.
Daha önce çeşitli yönetmeler uygulayarak, üniversiteli olan uyanıkların son başvurdukları yöntem, KKTC vatandaşlığı oldu.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne, ülkedeki insan kayanağı açığını kapatmak amacıyla ayrılan özel kontenjanlar, bu ülkeye hiç gitmeyen bazı uyanıkların, çıkarttıkları "şip şak" KKTC vatandaşlık belgeleriyle yağmalandı.
Belgelerinden şüphelenilen bazı adayların araştırılması üzerine ortaya çıkan skandal, Ankara'da bomba gibi patladı. ODTÜ, en iyi bölümlerine hileyle giren öğrencileri, hemen kapı dışarı ederken, ÖSYM, KKTC kontenjanından yararlanan tüm öğrencileri incelemeye aldı. KKTC'ye hiç gitmeden alınan vatandaşlık belgelerinin, "hile" amacıyla kullanılması ise Türkiye ile KKTC arasında, çok ciddi olmasa da krize neden oldu.

KKTC, en üst düzeyde Türkiye'ye başvurarak, farklı alanlarda yetişmiş insan gücü ihtiyaçının bulunduğunu, ancak KKTC'li gençlerin Türkiye'deki sınavları aşmalarının zor olduğunu belirterek ısrarla "özel kontenjan" istedi. ÖSYM ve YÖK ise olaya başlangıçta karşı çıksalar da "yukarıdan" gelen ısarar üzerine, "özel kontenjan" uygulamasının önünü açtı.
Ancak uygulama tam bir fiyasko ile sonuçlandı. KKTC için ayrılan kontenjanlar, KKTC'li gençler tarafından değil, yavru vatanla bağı olmayan uyanık gençler tarafından adeta yağmalandı. Olayın ortaya çıkmazsı üzerine ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Süha Sevük'ün, ÖSYM'yi sert bir dille eleştirdiği öğrenildiği. Rektör Sevük'ün ÖSYM'ye gönderdiği protesto yazısında şu ifadelere yer veriliyor:
"KKTC kontenjanından gelen öğrencilerin tümünün ÖYS puanları son derece düşüktür ve yerleştirildikleri bölümlerin taban puanlarının 80 ile 140 puan altında bulunmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti içerisinde hiçbir bölge ya da il'e bu denli ayrıcalık tanınmazken KKTC vatandaşlarına bu imkanın yaratılması, bizleri rahatsız etmektedir. Ayrıca bu kadar büyük puan farkıyla yerleştirilen öğrencilerin çok büyük kısmının başarısızlığa uğramaya mahkum olması, yapılan işlemin kişilerin yararına sonuç getirmeyeceğini de göstermektedir. Bundan daha önemlisi, söz konusu maddelar, KKTC uyruklu vatandaşlara bu hakkı tanırken, çift uyurklu (TC ve KKTC) kişilerin de bu haktan yararlandırılmış olmasıdır. Herhangi bir nedenle KKTC uyruğu da taşıyan TC vatandaşlarının bu ayrıcalıktan istifade etmesi fevkalede yanlış bir durum oluşturmaktadır. Bu nedenle uygulamanın önümüzdeki yıldan itibaren kaldırılması en büyük dileğimizdir."

Ortaya çıkan skandalı doğrulayan ÖSYM Başkanı Dr. Fethi Toker, verilen talimatlar doğrultusunda hareket ettiklerini belirterek şöyle konuştu:
"KKTC hükümetinden, insan gücünü karşılayamadıkları için ısrarla böyle bir istek geldi. YÖK de bizi bu konuda görevlendirdi. Ortaya çıkan durum, bir hakkın istismarıdır. Biz beyana göre hareket ederiz. Belgelerin doğruluğunu başka makamların kontrol etmesi gerekir. Gelecek yıl, lise öğrenimlerini KKTC'de yapma zorunluluğunu getirebiliriz..."

Diğer üniversitelerdeki "uyanık" öğrencileri belirme incelemeleri sürerken, ilk sonuçlandıran ODTÜ oldu. Hile yaptıkları gerekçesiyle, kayıtları silinen öğrencilerin aldıkları puanlar ve atıldıkları fakültelerin taban puanları şöyle:
İlkay Aktuğ Akşahin: Puanı 442.342. Girdiği İktisat Fakültesi'nin taban Puanı: 519.026
Sonner Vardar: Puanı 433.887. Girdiği Uluslararası İlişkiler'in taban puanı: 511.551
Mehmet Can Dinçer: Puanı 541.181. Girdiği Endüstri Mühendisliği'nin taban puanı: 577.941
Volkan Cebe: Puanı 524.745. Girdiği Bilgisayar Mühendisliği'nin taban puanı 573.923

Ortaya çıkan skandaldan henüz habersiz olan KKTC yetkilileri ise olayı incelemeye alacaklarını söylediler. İddia edilenlerin aksine, KKTC'den vatandaşlık belgesi almanın o kadar kolay olmadığını söyleyen İç İşleri Bakanı İlkay Kamil, konuyu Türkiye ile görüşmeden konuşmak istemedi.

Türkiye'deki üniversite rektörlerinin KKTC ile ilgili en fazla şikayetçi oldukları konulardan biri de, yatay geçişler konusunda yaşanıyor. Çok yüksek not ortalamaları vererek Türkiye'deki öğrencilerin haklarının yenildiğine dikkati çeken rektörler, "KKTC için eğitim çok önemli bir konu. Hiç kimse tarafından istismar edilmemesi için yoğun önlemler alınması gerekir" dediler...