04.03.2021 - 17:20 | Son Güncellenme:
Ağva hem odunculuğun hem de balıkçılığın yapıldığı bir kasabadır. İki dereden biri olan Yeşilçay’da balıkçı tekneleri bulunurken, Göksu deresinin kıyılarında ise konaklayabilecek çok sayıda otel bulunmaktadır. Ağva’ya gidip derelerde deniz bisikleti ya da kano ile tatlı bir gezintiye çıkılabilmektedir. Ağva’da yerli halkın nüfusu 2500 olmasına rağmen, hafta sonları bu nüfus neredeyse 15 bin kadar olmaktadır.Ağva’da ve Ağva’nın civarında çok sayıda gezilip görülmesi gereken yerler bulunmaktadır. Ağva için hazırladığımız bu gezi rehberinde gezilecek yerleri derlemeye çalıştık. Ağva denildiğinde genel olarak akla hafta sonunda yapılacak olan tatil ya da şehirden kaçıp, uzaklaşabilecek yer akla gelmektedir. Şile ve Ağva’da hem doğal hem de tarihi olarak gezilip görülecek, aynı zamanda tatil yapılacak birçok yer bulunuyor. Ağva’yı keşfedip biraz da dinlenebilmek için birkaç günü ayırmak iyi olacaktır. Ağva’da mutlaka gezilip görülmesi gereken yerler içinde hem tarihi bölgeler hem de elbette ki doğal güzellikler bulunmaktadır. Gezip gördükçe Ağva’nın hem tarihinin hem de doğasının ne kadar zengin ve kıymetli olduğu anlaşılacaktır.
Ağva’dan 15 dakika kadar uzaklıkta bulunan bu koylar için piknik çantası hazırlanarak gidilebilir. Özellikle yaz mevsiminde güneşli havalarda, tatlı tatlı esen rüzgâr ve yüze vuran sımsıcak güneşin ışıkları ile bir arada yapılacak olan piknikler sanki birkaç saatliğine bütün dünyadan soyutlanmış hissetmeyi sağlamaktadırlar. Karadeniz’e ait bir parça olmasına rağmen Kilimli Koyu sakin bir koydur. Tehlikeli de olmaması nedeni ile rahatlık ile bu koyda denize girilebilir. Aynı zamanda balık tutmanın serbest olduğu ve balıkların geçiş noktası olduğu bir yerdir. Kadırga Koyu ise koyu renkli kayalar ile çevrili sanki doğal şekilde oluşmuş olan bir amfi tiyatrodur. Gözlerden daha uzak olan Kadırga Koyu’na insan müdahalesi olmadan taşlar doğal şekillidir.
İstanbul’dan çok uzaklaşmadan sakin ve şehirdeki gürültülerden uzak bir yer arayanlar için ideal yerlerden biridir. Şile’de bulunan Karamandere Köyü’nde bir yapay göl olan Saklıgöl bulunur. Köylülerden satın alınacak olan doğal ürünler de bulunur.
Ağva’da kasabada geçirilecek vakit kadar civarda bulunan köylerde de vakit geçirilmelidir. Ağva’ya en yakın köy olan Hacıllı köyü ise keşfedilecek olan köylerden biridir. Köyde bulunan şelaleler ve mağara gezilmelidir. Bu bölgede 11 Göller vadisi, Gürlek mağarası ve Ballıkayalar mağarası bulunur. Mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden biridir.
Şile’de bulunan deniz fenerinin yapımı 1856 senesinde tamamlanmıştır. Şuanda dünya üzerinde aktif olarak çalışan ve en büyük olan ikinci deniz feneridir. Kırım Savaşı sırasında İstanbul Boğazı’na gelecek olan gemiler için inşa edilmiş bir deniz feneridir. İnşa edildiğinde 3 fitili olan gaz lambaları kullanılırken 1968 senesinden itibaren elektrik kullanılmaktadır. Günümüzde bir müze olarak kullanılmakta ve içinde antika olan çok sayıda eşya, gaz lambaları bulunmaktadır.
Hacıllı Köyü’ne gidildiğinde uğramak gereken bir başka yer ise Göller Vadisi’dir. Hacıllı Köyü2ndeki su değirmenini arka tarafa alıp Göksu Vadisinden gidildiğinde bir süre sonra ilk göle ulaşılır. Ardından ise irili ufaklı olan ve birbirinin ardında bulunan 11 adet gölün olduğu vadi devam eder. Manzaraların güzelliği ve doğanın nefes kesici etkisi ile hafızalarda ok iyi yer edinecektir.
Şile Limanında yer alan ve Ağva’ya gidince görülmesi gereken yerlerden biri olan Ocaklı Kale bulunur. Şile Kalesi olarak da bilinen bu kale Şile’deki dört kaleden sadece biridir ve Cenevizliler inşa etmiştir. Restorasyon çalışması yapılmış ve aslında olandan çok daha farklı ve yepyeni olan görüntüsü birçok kişinin tepkisine yol açmıştır. Denizden gelecek olan saldırılardan korunabilmek ve gözlem yapabilmek için inşa edilmiş bir kaledir.
Hisar Tepe’de yer alan kale kalıntısı doğa yürüyüşleri yaparken görülmeye değerdir. Kale kalıntı hakkında pek bir bilgi olmasa da birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan bu alanda görülecek izlerden birisidir. Aynı zamanda Sungurlu Mahallesinde de bir dağ değirmeni bulunmaktadır. Yine bir doğa yürüyüşü sırasında görülmeye değer bir noktadır.
Ağva doğayı keşfetmek ve doğada yürümek için en ideal yerlerden birisidir. Saklı Göl’den sonra ziyaret edilmesi gereken bir yerdir. Kayanın ağlıyor gibi görünüşünden dolayı Ağlayan Kaya ismi almıştır ve Gelin Kayası ise beyaz renginden dolayı aynı zamanda duvaklı olan bir gelini andıran şekle sahip olmasından dolayı isimlendirilmiştir.
Mısırlı Hatice Hanım’ın 1871 yılında yaptırdığı Hanımsuyu Çeşmesi Şile Çarşısında bulunmaktadır. Kabaköz Çeşmesi de 600 yıl kadar önce Bizanslıların inşa ettirdiği bir çeşmedir.
Ağva’da dinlenebilmek ve sağlık için gidilmesi gerek yerlerdir. Hem yerli hem de yabancı turistlerin akın ettiği bu otelleri de değerlendirebilirsiniz.