Sneijder ve Alves'den "kusursuz etki"
Üniversitede çok sevdiğimiz hocamızın avukat eşinin yaşanması muhtemel bir trafik kaza tecrübesi sonrasında şoförü ile ilgili yaptığı yorum şu olmuştu.
“Onu, eğer hayatta kalmayı başarabilirsek, yaptığı hatalı sollama için hemen işten atardım; ancak hatalı sollamayla karşı karşıya kaldığımız tırdan kurtulmak için diğer şeridin banketine geçerek bizi kurtardığından bu manevra yeteneği, becerisinden ötürü de tekrar işe alırdım!”
Yıllar önce dinlediğim bu maceranın dün akşam maç sonrasında aklıma gelmesine çok şaşırdım doğrusu.
Maçtaki Sneijder performansı başka ne şekilde anlatılabilirdi ki?
Onu sahada tutmanın nedeni nasıl açıklanabilirdi?
Maç Galatasaray’ın yenilgisiyle sonuçlanmış olsaydı; hesabı ödemek için fatura çıkarılacak oyuncuların arasında başta Olcan Adın, Selçuk İnan, Veysel, Burak olmak üzere Sneijder da yok muydu?
Ancak futbolun bir oyun olduğu gerçeğini her zaman aklımızda çıkarmamız gerekiyor. Bu oyun da diğerleri gibi yüksek beceri, yetenek ve akılla oynanıyor veya rakibe karşı üstünlük sağlanıyor.
Kadronuzda standart oyuncularınız varsa takım oyununu sahaya yansıtmanız, disiplinden hiç uzaklaşmamanız gerekiyor.
Ancak bir iki tane de yıldız futbolcuya sahipseniz bazen topu ona teslim edersiniz o da işi bitirir.
Geçen sene Drogba ve Sneijder’ın devreye girdiği maçlarda olduğu gibi dün de Sneijder bitişe iki dakika kala o çok etkili vuruşunu yaptı.
Buna kusursuz etki diyebiliriz.
O dakikaya kadar kesinlikle göndermeyi düşünebilirsiniz, ancak o an tekrar tekrar önüne servet dökersiniz, kalması için.
İşte iki takımın dün akşam aralarındaki fark buydu.
Sadece Sneijder değil; ortada kocaman bir Alves ve yanında sos kıvamında bir de Emenike etkisi de bulunuyordu.
Bu yazının genel havası çerçevesinde Alves için şu yorumu yapabiliriz.
Oldukça standart bir savunma oyuncusu, zaman zaman hataya sebebiyet verebiliyor. Ancak fiziksel özellikleri, bir stoperde olması gereken yıpratıcı futbol anlayışıyla görevini yaptığı sürece kadroda yer alabilir.
Ancak dün gece rakibinin sırtına çıkardığı tekmesiyle de değil kadroda olmayı, Fenerbahçe’de yer almayı bile hak etmeyecek bir futbolcudur.
Bazı futbolcuları bilirsiniz ve ona göre hareket edersiniz. Alves dün akşam bize şunu göstermiştir, her an her yerde takıma zarar verebilir.
İhanet edebilir.
Alves dünkü hareketini nasıl açıklayacak? Hangi gerekçenin arkasına gizleyecek?
Zidane'nın Materazzi'ye attığı kafanın gerisinde bir Fransız oyuncu olmasına karşın kökenindeki sosyal, sınıfsal, ırksal farka dayalı anlaşılabilir bir neden vardı. (*)
Alves'in var mı?
Yıllar önce Kadıköy’deki aşırı yağmur altında oynanan bir Beşiktaş derbisinde Fatih Akyel rakibinin üzerinde iki ayağı ile çıkmış sırt masajı yapmış ve daha ilk 30 dakikada oyun dışı kalmıştı.
Bunlar yıldız oyuncu olmadığına göre takımın bir parçası olmalıdır onu da beceremiyorlarsa gerisin geri ülkelerine göndermektir.
Üstelik ilk uçakla…
Dünkü maçta Sneijder da Alves de kusursuz etki yaratmıştır!
Maçı bu iki oyuncunun dışında değerlendirecek olursak kırmızı karta kadar geçen sürede Fenerbahçe oturmuş ve bilindik oyun yapısıyla sahada Galatasaray’a karşı daha ağır basıyordu.
İlk yarıda Emenike’nin ezdiği topların sonuca etkisi yüksekti.
Emre çıktıktan sonra yerine Selçuk Şahin’in alınmasıysa İsmail Kartal’ın maç sonunda yaptığı o talihsiz açıklamayla uyumludur.
Ancak kırmızı kart sonrasında Hasan Ali tercihi ile Caner’i ileri gönderip, Kuyt ile hücum etmek fikri de çok başarılı bir taktiksel değişiklikti. Fenerbahçe bu bölümde öne geçebilecek pozisyonları da gösterdi.
Galatasaray da Fenerbahçe gibi 4-3-3’e yakın oynadı. Hatta Olcan Adın’la da çok etkili olduğu anlar vardı.
Ancak dün bir kere daha göstermiştir; “Olcan Adın mı Emre Çolak mı?” Elbette ben tercihi Emre’den yana kullanırdım.
En azından takım oyununu Olcan’dan çok daha iyi yapıyor.
Selçuk İnan’daki inanılmaz düşüş devam ediyor. İnsanın yazmaya eli gitmiyor ama çok kötüydü.
Burak Yılmaz için maç sırasında twitter’da bir yorum yazmıştım. Buraya almak istiyorum.
Burak Yılmaz futbolda kendisini ve yeteneklerini harcıyor. Aktörlük konusunu esaslı bir şekilde düşünmelidir.
Tipik bir Galatasaray-Fenerbahçe derbisi oynandı. Anladığım kadarıyla İsmail Kartal da sezon başında bu maç için puan öngörmemiş. Zaten ligin bu kadar başındaki maçlardaki kazanılan puanlar sadece performansa ve moral üstünlüğüne yönelik oluyor.
Ancak, Sneijder’ın attığı iki muhteşem gol derbi unutulmazları arasında yerini alacaktır.
(*) Merkalısı için
http://twitter.com/uzaygokerman