Uzay Gökerman

Uzay Gökerman

uzaygokerman@yahoo.com

Tüm Yazıları

Geçen sezonun son bölümünde oynanan Süper Final grubunun Fenerbahçe-Tebzonspor eşleşmesinde Emre ile Zokora’nın arasında geçenler gündeme oturmuştu.

Emre ile Zokora saha içinde girdikleri kıyasıya mücadele sonrasında kontrolsüzce birbirlerine ağır ithamlarda bulunmuşlar, küfür etmişler ancak burada Emre’nin söylediği ırkçı vurgu ön planda kalmıştı. İki futbolcu sahadan çıkarken birbirlerinden özür dilemişler, anlaşmışlar; her ne olmuşsa Zokora soyunma odasına girdikten sonra yaşanmış bir anda televizyon ekranlarının önüne olay taşınmıştı.

Haberin Devamı

Rövanş karşılaşmasının devre arasında soyunma odası koridorlarında olanlarsa akıl alır gibi değildi. O güne ait fotoğraflar arşivlerde durmaktadır.

İki hafta önce Fenerbahçe-Kasımpaşa maçı sonrasında da bu sefer Sn. Şota Arveladze kameraların önüne geçip, maçı anlatmak yerine sahada küfür eden futbolculardan söz etmiş, hayatı boyunca hiç böyle bir şey yaşamadığını, çok şaşırdığını ifade etmiştir.

Bu konuyla ilgili yazdığım yazıya çok ilginç tepkiler aldım. Hele twitter üzerinden gelen yorumların arasında kendisini takip ettiğim bir kişinin yazdıkları çok anlamlıydı.

Okuyanlar bilirler ne yazılarımda ne twitter üzerinde veya başka platformlarda hakaret, küfür veya buna yakın bir söylemde tek bir cümle kurmadım, yazamam da. Çünkü yazarın buna hakkı olmadığına inanıyorum. Yazma eylemi bilinçle yapılır. Zamanınız vardır. Aklınıza her geleni hemen söyleyemezsiniz.

Ancak özellikle futbol oynarken ya da izlerken bunun böyle olmadığını da çok iyi biliyorum. Çünkü oynamak da izlemek de aslında bedensel bir faaliyettir ve zaman zaman kontrol kaçar. Burada ahlak bekçliğine soyunmak stratejik bir oyundur.

Yazımla ilgili olarak bana eleştiride bulunan kişinin bir çok hakaret, küfür içeren twitter mesajını okudum. Küfür eden bir kişi bir başkasının ettiği küfürle ilgili olarak ayıplamada bulunamaz. Bu hakkını kaybeder.

Saha içinde olanların, yatak odası tabir edeceğimiz soyunma odalarındaki her türlü eylemin oralarda kalması gerektiğine inanan bir kişiyim.

Haberin Devamı

Çeşitli yasal prosedürler vardır, kişiler bunları çiğner ve yetkililerce tespit edilirse bunun karşılığı olan ceza verilir.

Fenerbahçe-Bursaspor maçının hemen sonrasında yayıncı kuruluşunun kameralarının önü kanunsuz ve mevzuata aykırı bir şekilde işgal edercesine apar topar çıkan bir Bursaspor yöneticisinin soyunma koridorlarında geçen bir konuşmayı kamuoyuna ihbar etmesi bu anlamda çok ilginçtir.

“Neden bir Fenerbahçe maçı sonrasında bunu yapma ihtiyacı duyuyorsunuz?” sorusunu sormak gerekiyor.

Tesadüf mü?

Yoksa başka bir şey mi?

2009-2010 sezonunun Fenerbahçe ile Bursaspor arasındaki yarışın kızıştığı günlerde milletvekilleri, bakanlara varıncaya kadar Fenerbahçe aleyhine çok önemli bir karalama kampanyası başlatılmıştı.

Hemen herkes sezon sonunda bir şeyler açıklayacağını ifade etti.

Sonra ne oldu, Bursaspor ligi şampiyon bitirdi ve herşey unutuldu. Bütün mağduriyetler bitti.

Bursaspor üzerinde şampiyon etiketi taşıyan büyük bir kulüptür ve böyle şeylerden etkilenmemelidir.

Bu ülkede sadece Şükrü Saraçoğlu koridorlarında, çimlerinde küfür edilmiyor, hemen her yerde benzer olaylar oluyor, olmaya da devam edecek. Küfür konusunda en fazla konuşan kişilerin aynı zamanda en çok küfür edenler olması samimiyetsizliktir.

Haberin Devamı

Sadece Şükrü Saraçoğlu’ndaki maçlar sonrasında medya önüne çıkıp olan biteni ihbar etmenin ne anlama geldiğini okuyucuya bırakıyorum.

Adını siz koyun.

http://twitter.com/uzaygokerman