Mancini, Kupa maçı sonrasında ne demişti; “3 öğün savunma çalışmalıyız.” Bunun karşılığının iki yerine üç stoperli oyun olacağını dün gördük. Çok uzun zaman sonra üst düzey takımlarımızdan biri 3-5-2’yi andıran bir taktikle sahaya çıktı.
Galatasaray Sneijder ve Drogba’nın takıma girmesiyle birlikte Fatih Terim yönetiminde Melo’nun iki stoperlerin önünde orta sahada diamond denilen şekilde diziliyor, kenar oyuncularının sarkık oynaması nedeniyle de (özellikle savunmada üç futbolcu ile kalarak) 3-5-2’ye benzer bir anlayışı sahaya yansıtıyordu.
Galatasaray'ın Beşiktaş karşısındaki oyun yapısı
Ancak bu klasik bir dizilişten çok oyunun genel karakteri gereği ortaya çıkan bir sonuç oluyordu.
Dün Elazığspor karşısında Gökhan ile Chedjou’nun arasına Ceyhun’u alarak başlayan Mancini ülkemize geldiği günden bu yana yaptığı arayışını sürdürmüş oldu.
Bu üçlünün hemen önlerinde Yekta pozisyon almış, Melo orta sahada biraz daha hücuma katkı verecek şekilde Selçuk’la tandem oluşturmuştu.
Melo’nun orta sahadaki duruşu Galatasaray’a ilk geldiği sezondakini hatırlatan bir oyunla desteklenince etkili oldu. Özellikle geriden Drogba ve Burak’ın önlerine attığı toplar Elazığspor kalesi için net tehlikelere dönüştü.
“En iyi maç 30. Dakikalarda gelen golle oynanan maçtır” diyerek dünkü karşılaşma için bir tespitte bulunalım.
Daha Galatasaray’ın ilk atak pozisyonunda 2. Dakikanın hemen başında gelen gol açıkçası maçın biraz gazını kaçırdı.
İleri ikilinin sağından önce Burak ceza alanına bir top kesti, ona koşu yapan Drogba soldan bir kere daha kale sahasının içine gönderdi ve Selçuk’la skor değişti.
Elazığspor’un genel görüntüsü hafta içinde izlediğimiz ne Gaziantep BB, ne Fethiye ne de Bucaspor'ın yakınından uzağından geçmediği için beş dakika sonra gelen ikinci golle Galatasaray maçı da bitirmiş oldu.
Bu kabullenilmişlik ortamında Galatasaray’ın yeni saha düzeninin test edilmesi de mümkün değildi.
Sonuçtan ve oynanan futboldan hareketle şu kadarını söyleyebiliriz ki Yekta ön libero bölgesinde Melo’yu hiç aratmadı. Hemen arkasında oynayan Ceyhun ve önündeki Melo ile birlikte savunmada güçlü bir omurga görüntüsü verdi.
Bu omurga neredeyse rakibe boşluk tanımazken Galatasaray’ın maçı gol yemeden tamamlamış olması maç sonunda tribünleri terk eden taraftar için bile şaşırtıcı tepkiler verecek bir durumdu.
Gol yeme konusuna gelmişken bir ekleme yapmak istiyorum, dün ilk defa yakın bir arkadaşımın sayesinde TT Arena’da maç izleme şansı elde ettim; o sırada bir diğer arkadaşımın bana yönelttiği bir eleştiriye buradan hem cevap vereyim hem de düzeltme yapmış olayım.
Çünkü bu konuyla ilgili twitter üzerinden de bir yorum geldi.
Galatasaray’ın savunmasını sürekli eleştiriyorum, gol sorununu gereğinden fazla dile getiriyorum; ancak Fenerbahçe ile Galatasaray’ın yediği arasında sadece bir gol fazlalık var. Bu bir çelişki değil mi?
Kuşkusuz burada bir yorum farkı var ya da değerlendirme; Fenerbahçe ile Galatasaray aynı golleri yemiyorlar. Galatasaray’ın yediği gollerde savunma zayifetleri ön plana geçerken, rakip daha az organize olduğu pozisyonlarla sonuca gidiyor.
Bu Fenerbahçe’nin savunmasının daha iyi olduğu anlamına gelmiyor; zaten Manici de bunu görerek “üç öğün savunma çalışmalıyız” deme ihtiyacı hissediyor.
Ancak baştan söylediğimiz gibi Elazığspor hiçbir şekilde ölçü olamayacak derecede etkisiz ve hamlesiz bir futbol oynadı.
Mancini ikinci yarının son 25 dakikalık bölümünde yaptığı değişikliklerle takım dizilişinde de oynamalar yaptı. Yekta-Emre Çolak değişikliği, Melo’nun ön libero bölgesine geri dönüşüne neden oldu.
Melo-Hakan Balta değişikliği ile Galatasaray klasik 4-4-2 düzenine geri döndü. Bu sefer Ceyhun geriden bir adım ileri gelerek Melo’nun pozisyonuna geçti.
Mancini arayışını daha ne kadar sürdürür bilemiyoruz ancak hafta içinde Juventus karşısında Sneijder’ın da oynayacağını hesap edersek Elazığspor karşısında denenen dizilişlerden hangisi ile oynayacağı da merak konusu olacaktır.
Üçlü savunmayı deneyecek midir?
Buna kanatlarda oynayan Eboue ve Riera ne kadar uygundur?
Melo, ön libero bölgesinde, orta sahada hücuma yönelik oynadığı kadar etkili olabilmekte midir?
Mancini keşke Gaziantep BB karşısında yedek ve oynamayan oyuncular yerine bütün bu sorulara cevap bulacağı şekilde sahaya çıksaydı diye düşünmeden edemiyor insan.
http://twitter.com/uzaygokerman