Sezonun çok başında yazmıştık; Fenerbahçe’nin başarılı olma kriterlerinin çokluğu üzerine…
Yıllar önce çok cevabını vermişti birkaç hafta önce aramızdan ayrılan sevgili Halit Deringör; kolay mı Fenerbahçeli olmak, diyerek.
Hiç kolay değil!
Bu sezon Fenerbahçeli olmak daha da zorlaştı.
Merak etmeyin, hepsini kaydediyoruz. Bugünler geçecek, bitecek ancak bu dönemde yapılanlar asla unutulmayacak, tekrer teker ortaya serilecek.
Fenerbahçe’nin nasıl yalnızlaştırılarak tek başına bırakıldığının belki kitabını yazacağız.
O zaman da dersiniz “aslında ben kendi kendime konuşuyordum!”
Neresinden bakarsanız bakın adil ve eşit bir rekabetin olmadığı bir lig yaşanıyor.
Öyle olduğu için Kayserispor Başkanı maçtan hemen önce Fenerbahçe’yi küçümseyen bir açıklama yapabilme cüreti gösteriyor.
Kayserispor teknik direktörü başlama düdüğü ile birlikte saha kenarında gösterisine başlıyor.
Sahada Umut ve Deniz Türüç de olan bitene katkı sağlıyor.
Hakem başka herhangi bir yerde çıkaramadığı kartı Hasan Ali’ye gösterebiliyor.
O kart bugün değil ama son maçta Fenerbahçe’nin sol bekleri cezalı duruma düştüğünde hatırlanıyor; ama hesabı yine futbolcuya soruluyor, gösterene değil.
Yine de Kayserispor takımında futbol düşünen fazlasıyla oyuncu vardı; başta genç kalecileri Vedat olmak üzere…
Aatıf’ın sarı kart gördüğü pozisyonda Türkiye’deki hangi kaleci olursa olsun beş dakika yerden kalkmaz, gergin olan tribünlerin kontrolden çıkmasını sağlardı.
“Fenerbahçe nasıl 5-0 kazandı” sorusunun cevaplarından biri, futbol oynama arzusunda olan bir Kayserispor olgusudur.
Oyunu çirkinleştirmeden, durdurmadan oynama gayretidir.
Evet kesinlikle de kazanma azmidir ki biz bunu diğer maçlarda bu kadar net bir şekilde görmeyi çok isteriz.
Fenerbahçe oyun durmadığı, ritmini yakaladığı her maçta zaten rakibine karşı net üstünlükler kurabiliyor. Çünkü Aykut Kocaman’ın daha sezonun başından itibaren oturtmaya çalıştığı kimilerinin anlamadığı doğru bir futbol anlayışı var.
Herkes kendisini nimetten saydığı için anlamadığında sahada olan bitenin yanlış olduğunu sanıyor.
Doğru futbolun bu olduğunu bilseydim bu mesleği seçmez, başka bir şey yapardım, diyebiliyor.
Bu ülkeye yıllardır yutturulmaya çalışılan şeyi alkışlamak, bunun doğru olduğunu iddia etmek mesleğini yapmak anlamına geliyor, çünkü. Kimse ondan hesap sormamış.
Hep bir al gülüm ver gülüm; sen zaten biliyorsun cilveleşmesi…
Avrupa’da neden yokuz? Sorusunun cevabını ararken kimse o sorumluluğun altına girecek kadar cesur değil.
Nedense herkes böyle olmayacağını söylemiş ama nasıl olacağını anlatamamış!
“Koşmakla bu işler olsaydı…” ile başlayan bir sürü süslü, imalı cümleler…
Bu maç kesinlikle Fenerbahçe’nin rakipleri için bir ölçüdür. Ne yapmamalarını görmeleri açısından önemli bir kriterdir.
Kadro kalitesi beğenilmeyen Fenerbahçe’nin dün akşam attığı beş golün de hazırlanış ve tamamlanış bakımından iddia sahiplerini zor durumda bırakacak kadar uzak ara en güzelleriydi.
Mehmet Topal’ın Soldado’ya verdiği pas, İspanyol oyuncunun ofsayt çizgisinde kalması akıl doluydu.
Aatıf’ın göz alıcı golünü genç kaleci ile açıklamak futbola yapılacak en kötü yorum olur.
Defalarca benzerini maç içinde deneyen Şener’in golü de…
Beşiktaş maçından bu yana bir türlü gerçek kimliğini bulamayan Giuliano’nun yine golünü atması Fenerbahçe açısından önemliydi.
Fenerbahçe bir deplasman maçından daha başarıyla dönerken kendi sahasında neden bu kadar etkili olamadığı ile ilgili taraftarına da bir mesaj gönderiyor olmalıdır.
Sadece 7 hafta kaldı.
Bu maç Fenerbahçe’nin özgüven sorunu açısından çok önemli bir kırılımdı.
İlk yarı Fenerbahçe Galatasaray/Kayseri/Osmanlıspor tünelinden çıkamamış, 6 puan bırakmış ve zirvenin oldukça gerisine düşmüştü.
Oysa şimdi 6 puan geride olsa da buradan avantajla çıkabilecek bir fikstürü elinde tutuyor.
Kuşkusuz futbolcuya teknik adama büyük görev düşüyor ancak hiç üzerine alınmayanların da en az bu kadar sorumlu olduğunu da görmek ve söylemek gerekiyor.
Son sözü Kayserispor tribünlerine soralım; bu Fenerbahçe nefretinin nereden kaynaklandığını bir Kayserisporlu açıklayabilirse biz de anlamış oluruz?
Fenerbahçe ile Kayserispor arasında, Galatasaray ya da Trabzonspor ile olmayan ne yaşandı da bizim haberimiz yok?