Fenerbahçe’nin şampiyonluğu dünkü maçtan sonra kaybettiğini düşünürsek futbolun genel bilgisine ve 34 karşılaşmalı ligin anlamına aykırı bir şey söylemiş oluruz.
Fenerbahçe haftalar haftalar önce şampiyon olamayacağını bize gösterdi.
Teknik adamının oyuncu tercihleriyle, takım kurgusu, oyuna müdahale edişleri; Fenerbahçe’yi takım yapamayışıyla…
Futbolcuların sahadaki duruşu, mücadele edişleri, birbirlerini tamamlayamamalarıyla…
Yönetimin üzerine çöken, boynuna asılı 3 Temmuz prangasıyla, yıllardır bitmek bilmez ve ısrarla aynı yanlışı yapma istikrarıyla…
Fenerbahçe’nin bu ülkede şampiyon olabilmesi için herkesten çok çalışıp, bir an olsun motivasyon ve konsantrasyonunu kaybetmeden, her maçı final olarak görüp kazanması gerekiyor.
Dahası futbolcusunun bunu idrak etmesi, özümsemesi, yaşaması gerekiyor.
Nani, Van Persie hatta Diego Fenerbahçe yerine Galatasaray, Beşiktaş tercihlerini yapmış olsalar hayatlarının belki de en zor profesyonel sezonlarını yaşamazlardı, her şey çok da kolay olabilirdi.
Muhtemelen Sneijder ile Van Persie kendi aralarında yaptıkları sohbetlerde Galatasaray’da oynamakla Fenerbahçe arasında ne kadar büyük farklar olduğunu konuşuyorlardır.
Kuşkusuz dış faktörler dışında içerideki sorunlar çok daha belirleyici oluyor Fenerbahçe’nin şampiyonluklarında…
Fenerbahçe’de son üç aydır Caner Erkin, Gökhan Gönül, Mehmet Topal konuşuluyor. Medyanın manşetlerinde bu üç futbolcunun hangi takımlarla flört halinde olduğu yazılıyor ve Yönetim’den tek bir yanıt gelmiyor.
Sonra Caner en önemli derbi maçı öncesinde kazan kaldırıp, kadro dışı kalıyor.
Hangi büyük takımın kadrosunda bu kariyerdeki futbolcuları böylesine ortada serbest dolaşıma bırakılır ki?
Real Madrid’ten, Barcelona’dan, Bayern Münih’ten tek bir örnek verebilir misiniz?
Bu üç futbolcunun ne yaptığı ya da yapacağı Nani’nin ya da Van Persie’ninkinden çok daha önemlidir. Bir takımın omurgası kolay oluşmuyor. Omurga sadece o takımda uzun süre forma giyen futbolcu demek değildir; kadronun geleneği, hafızasıdır.
Fenerbahçe bu sezon o geleneği koruyamadığı için Diego tipinde biri sahanın içinde Gökhan Gönül gibi bir oyuncuya çıkışabiliyor, kafa tutabiliyor.
Yönetim hala her şeyi parayla çözebileceğini düşünüyor, sanıyor.
O giden bu gelir, her şeyin en iyisini ben bilirim, yaparım, benden sorulur anlayışı ile kaçan senelerin, şampiyonlukların sayısı neredeyse küçük bir tespihe dönüştü, şimdi taraftar onu çekiyor.
Sen eline geçmiş en büyük fırsatı, 3 Temmuz’un “Kocaman” kahramanını birkaç yıl önce kullanama; o gitsin üzerine giydiği yeşil beyaz formayla kendi liginin uzak ara şampiyonu olsun! Sonra da köşe bucak bu takımı çalıştıracak teknik adam ara dur!
Şimdi sıra kimde?
Lucescu mu anlayacak bu takımın dilinden?
Mourinho’yu mu getiriyorsun?
Beşiktaş’ın oradan oraya uçaklarda dolaşarak şampiyonluğa ulaştığı sezonda Fenerbahçe’nin elindekileri böylesine kolayca harcayarak ligin bitimine haftalar kala havlu atması özrü olmayan büyük başarısızlıktır.
Bunu kimseye anlatamazsınız…
Bir takım düşünün ki bütün sezon boyunca attığı tüm köşe vuruşlarını rakip oyuncunun kafasına göndersin…
Hele Başakşehir’in attığı ikinci gol gibi hızlı hücuma çıkıp gol atacak beceriyi gösteremesin!
Sonra da sahadaki en kariyerli oyuncu çıksın “biz takım olamadık” desin.
Sezonun içinde yazmıştım, bir kere daha tekrar ediyor, iddia ediyorum; 47 yaşındayım, Fenerbahçe ile 6 ay idmana çıksam en az bir duran toptan, kornerden asistim olur. Takımın bir parçası olamam belki ancak bunu yapacak kadar ayağımla futbol topuna yön verecek becerim var.
Takım olma Allah aşkına attığın bir top da asist olsun!
Ligin tüm kalecileri Fenerbahçe’ye karşı üstün performans gösteriyorlar; bu tesadüf olabilir mi?
Fenerbahçe’nin kariyerli bu kadar futbolcusu varken daha birkaç hafta öncesine kadar üç gollü galibiyet bile alamamış olması şanssızlıkla açıklanabilir mi?
Volkan Şen’in, Diego’nun, Van Persie’nin Galatasaray maçında boş kaleye topu gönderememesini futbolun hangi kelimeleriyle anlamaya çalışabilirsiniz ki?
Fenerbahçe tüm sezonu bunlarla uğraşarak yalandan bir şampiyonluk mücadelesinin içinde kalarak geçirdi.
Antalyaspor, Osmanlıspor, Konyaspor, Galatasaray, Başakşehir maçlarındaki futboluyla şampiyon olamayacağını gösterdi.
Zaten o maçlardan sonra da Fenerbahçe’nin şampiyon olamayacağını burada ilan etmiştik…
Şimdi elde kalan tek bir final var.
Önemli bir final ve taraftar her olursa olsun ezeli rakibinin elinden alınacak o kupayı bekliyor. Bakalım o formanın anlamını kalan sürede idrak edebilecek kadar Fenerbahçe’yi içlerinde hissedebiliyorlar mı?
http://twitter.com/uzaygokerman