Fenerbahçe için köprüden önceki son çıkış!

Şampiyonluk yarışında Fenerbahçe köprüden önceki son çıkışa doğru ilerliyor. Bu akşam TT Arena’da oynanacak maçtaki olası puan kayıpları Fenerbahçe’yi zirveden en az beş puan geriye itmiş olacak ki altı hafta kalan sezonda Beşiktaş’ın eline çok güçlü bir avansı da verecek.

Hafızalarımızı şöyle temizleyelim ve gerilere gidelim; ta 1995-96 sezonuna kadar…

Sezonun 29. Haftasına girilirken Trabzonspor ile Fenerbahçe aralarında 2 puanlık bir fark vardı. O hafta Trabzonspor sahasındaki maçı kazanırken Fenerbahçe beraberlikle kalıyor ve şampiyonluk yarışında da rakiplerin arasındaki puan farkı dörde çıkıyordu. Beş maç kalmıştı ve bunlardan bir tanesi de Trabzon’da oynanacak maçtı.

Ligin 30. Haftasında beklenmedik bir şey oldu ve Trabzonspor sahasında Vanspor’a 1-0 yenildi; Fenerbahçe de deplasmanda Antalyaspor’u yenince fark bire indi. 32. Hafta Trabzon’daki maçı Fenerbahçe 2-1 kazanınca bu sefer zirveyi iki puanla farkla teslim aldı ve ligi şampiyon tamamladı.

Bu sezonu ondan ayıran iki fark var; ilki önemli, takımların kendi aralarında maçı kalmadı, diğeri daha da önemli Fenerbahçe şampiyonluk yarışındaymış gibi oynamıyor.

Ya Beşiktaş, çok mu iyi?

Fenerbahçe’nin savunması çok daha sağlam ve zor pozisyon veriyor. Beşiktaş ise daha kolay gol yiyebilen bir takım…

Atak becerisindeyse Beşiktaş birkaç adım önde görünüyor. Öncelikle siyah beyazlılar rakip ceza sahasına daha rahat girebiliyorlar. Bu da onları gole ve sonuca yakın bir takım yapıyor ki Fenerbahçe’nin en büyük sorunu da pozisyon üretmek…

Şimdi takımların kalan maçlarına bakalım.

Beşiktaş’ın potansiyel 18, Fenerbahçe’nin 21 puanı var; ancak aradaki fark 6 olduğundan Beşiktaş’ın bir maç daha kaybetmesi gerekiyor ki Fenerbahçe puanları eşitleyip, averaj üstünlüğünü eline geçirsin.

Beşiktaş’ın İstanbul’da 2, Fenerbahçe’nin 3 maçı var; bu maçlara zaten kafadan üçer puanı yazmak gerekiyor. Bu durumda Fenerbahçe üç puanlık bir avantaj sağlamış oluyor; tabii aralarında Galatasaray ve Trabzonspor gibi çok önemli rakiplerinin olduğu diğer maçlarını kazanma şartıyla…

Beşiktaş’ın son iki haftaki rakipleri; Osmanlıspor ve Konyaspor… Fenerbahçe’nin yolundan gidip bu maçlarda beş puan kaybederse Fenerbahçe diğer maçlarını kazanma şartıyla mutlu sona ulaşabilir.

Ligin ilk yarısında Beşiktaş bu maç serisinden sadece Akhisar’a kaybetti. Fenerbahçe de Galatasaray ve Gaziantepspor’a puanlar kaybetti. Bu matematikte Fenerbahçe’nin rakibine karşı bir puan eksiği kalıyor.

Şampiyonluk yarışında sonuç ligin son haftasına kalırsa buradaki kritik maç kuşkusuz Sivasspor-Fenerbahçe olacaktır. Sivasspor şu an 24 puan ile ligin 16. Sırasında kendisine yer bulmuş durumda ve bu hafta Beşiktaş’la maçı var. Beşiktaş bu maçı kazanırsa Sivasspor’un umutlarını da bitirebilir ve bu Fenerbahçe’nin son haftaki maçındaki gerilimin seviyesini düşürür. Ligin dibinde Kayserispor, Sivasspor ve Eskişehirspor’un kıyasıya bir mücadele veriyorlar ve ilk ikisiyle zirvedekilerin maçları bulunuyor.

Fenerbahçe bu haliyle Galatasaray ve Trabzonspor’u, Beşiktaş da Galatasaray ve Konyaspor’u yenebilir mi?

İşte ligin düğümünü çözecek maçlar burada kesişiyorlar.

Fenerbahçe nasıl şampiyon olur?

Bu sorunun cevabı için şöyle bir senaryo ile tahminde bulunacağım; Fenerbahçe’nin kalan yedi maçlık serisinde en az bir maçta tökezleyeceğini ve bunun da Trabzon’da olacağını tahmin ediyorum; Fenerbahçe bu şekilde ligin son haftasına;

Beşiktaş 77

Fenerbahçe 76

Şeklinde girebilirse son haftaki finalde gülebileceğini sanıyorum; çünkü bu tabloda Beşiktaş’ın Konya’da puan bırakma ihtimali yüksektir.

Beşiktaş nasıl şampiyon olur?

Fenerbahçe’nin bu görüntüsüne göre aslında Beşiktaş’ın kendisini çok fazla kasmasına da gerek yok. Üç günde şartlar değişmezse zaten Fenerbahçe bugün Galatasaray’ı yenecek bir top oynamıyor. Olası bir kayıpta Beşiktaş psikolojik üstünlüğü de eline geçirip, Fenerbahçe’nin Trabzon’daki muhtemel bir başka kaybıyla ligin bitmesine dört hafta kala beş puan farkla zirve yarışını önde tamamlayabilir.

Fenerbahçe’de üç günde neler değişmiş olacağını bu akşam izleyeceğiz. Beraberliğe daha yakın bir maç gibi görünüyor.

Pereira bu maçı kazanmak istiyorsa Nani ve Diego’dan birini mutlaka kenarda oturtmak zorundadır. Hatta ikisini birden yanına alırsa daha da iyi bir iş yapmış olur.

Öyle ya da böyle bu takımın atak gücünün yarısından fazlasını Caner ve Gökhan Gönül besliyor.

Ondan sonrası da biraz motivasyon, biraz istek, azıcık arzu ve tabii şansa kalıyor.

http://twitter.com/uzaygokerman