İkinci periyotta rakibin oyunu karşısında hiçbir direnç gösteremeyince çok da iyi başladığı maçta Fenerbahçe Ülker çeyreği 22-11, devreyi de 39-29 geride bıraktı.
Takımımızın bu denli tutuk oyununda ve farkın açılmasında Khimki’nin ribauntlarda eşitliği sağlamasını, bunları hızlı hücuma çevirmesini, özellikle üç sayılık atışlarda 5/11’e karşı 1/6 ile önemli bir avantaj sağladığını söyleyebiliriz.
Bu maç genelinde Fenerbahçe Ülker’in ribauntlarda 12 hücum, 24 savunma toplamda 36 ile istenilen yere gelebildiğini söyleyebiliyoruz. Khimki maçı 9 hücum, 24 savunma toplamda 33 ribaunt ile tamamladı.
2 sayılık atışlarda Khimki 24/45, Fenerbahçe Ülker 25/53 oranlarına ulaşabildiler. Takımımız rakibine karşı serbest atışlarda 6 sayı fazla atarken, isabetli üç sayılık atışlarda da Khimki’nin 9 sayı fazlası vardı.
İkinci periyottaki oyunu saymazsak genel anlamda dengeli ve ortada geçen bir karşılaşma oldu.
Fenerbahçe Ülker’in en büyük eksikliği 1 numaralı oyuncudan kaynaklandı. Bo’nun sakatlığının devam etmesi Pianigiani’nin Bremer ile Barış Ermiş arasındaki gidip gelişleri takımın oyununu çok etkiledi.
Bremer’lı Fenerbahçe Ülker oyun kurmada zorlanırken, ikinci devre daha fazla dakika bulan Barış Ermiş neredeyse maçı döndüren adam oldu.
Bremer 14.08 dakika görev aldığı maçı 2 sayı, 3 asistle tamamlarken; Barış 18.46 dakikada 11 sayı, 4 asist 4 de ribaunt aldı.
Barış’ın özellikle içeri kat ederek aldığı sayılar maçın sayısal anlamda dengeye geldiği bölümlerdi.
Fenerbahçe Ülker her ne kadar rakipten daha fazla ribaunt toplamış olsa da pota altında büyük zafiyet yaşıyor. Topun çok kolaylıkla Fenerbahçe Ülker boyalı alanına inişi ve basket olması bu maçın önlenemez savunma bozukluğuydu.
Dün uzun rotasyonunda bu kadar sorun varken Andersen çok iyi maç çıkardı.
Bogdanovic hala istikrarlı bir çizgiye gelemedi.
Emir genel anlamda 1 numaradan 4 numaraya kadar her pozisyonda görev yaptığı için sanırım bir kimlik sorunu yaşıyor. Kendisinden beklenen gerçekten çok zor ve üstlendiği görev de akıl alır gibi değil.
Sato, Slovenya deplasmanından sonra kendine gelmeye çalışıyor. Batiste ise ne oynadığı anlaşılması çok zor bir oyuncu konumunda.
Kuşkusuz Fenerbahçe Ülker’in en büyük soru işareti Oğuz Savaş; sezona çok iyi hazırlandığını biliyorum. Ama geçen seneki formsuzluğunun da gerisine doğru gidiyor.
Real Madrid ve özellikle Cantu (kuşkusuz Karşıyaka) maçıyla kıyaslandığında umut verici bir mücadele vardı ortada; ama Fenerbahçe Ülker aldığı bu peş peşe yenilgilerle bir üst tura çıkma konusunda işi yine averaj hesaplarına bırakacağı benziyor.
http://twitter.com/uzaygokerman