Üçüncülük daha iyi
EURO 2008 elemelerinde birinci torbada İngiltere-Fransa-Hollanda gibi devler varken son şampiyon Yunanistan’ı çekip turnuvaya gitmiştik. Orada da kura şansımız sürmüştü, birinci torbadan ev sahibi İsviçre’yi, ikiden de Çekler’i çekmiştik. Bu kez o kadar şanslı olduğumuzu söyleyemem: Özellikle ikinci torbadan Rakitic-Modric’li Hırvatlar’ı çekmemiz, ilk ikiyi hedeflememizi zorlaştıracak.
Yalnız bu grubu ikincilikle değil de en iyi üçüncülerden biri olarak bitirip terfi almanın da enteresan bir avantajı var. Bu turnuvada gruplar sonrası rota, iki ayrı yarım evrenden ilerliyor ve hangisine düşerseniz finale kadar oradan yürüyorsunuz. Finalde A1-C1-E1’lerin kazananıyla B1-D1-F1’lerin kazananı oynayacak büyük sürprizler olmazsa... Eğer bu grubu ikinci bitirirseniz hem Almanya’yla hem de Fransa’yla final öncesi eşleşecek olan yarım evrene giriyorsunuz. Ama grubu üçüncü bitirir ve (şansınız yaver gider de) diğer yarım evrene kalırsanız, olası rotada İngiltere-Portekiz-İspanya ihtimali söz konusu. Doğrusu ben grup ikincisi olup Belçika-Almanya-Fransa ile karşılaşma ihtimalindense, grup üçüncüsü olup, şansın da yardımıyla ilk yarım evrene girip, İngiltere-Portekiz-İspanya rotasıyla devam etmeyi daha mümkün görüyorum. Çünkü bence bu turnuvanın 3 büyük favorisi zaten aynı yarım evrendeler: Almanya (C1), Fransa (A1) ve Belçika (E1).
Rakiplerimizden İspanya, Post-Xaviesta travmasını atlatma evresinde. Ama Almanya-Fransa kadar kompakt değiller. Hırvatlar, bu altın neslin ilk olgun turnuvasını oynayacaklar ve Rakitic-Modric-Perisic-Brozovic-Mandzukic ön takımı turnuvaya imza atabilecek kalitede. Elemelerde oynadığımız Çekler’den daha kaliteli bir ekip olduğumuzu zaten biliyoruz. Bu grupta 4 puanla en iyi üçüncülerden biri olup ilk yarım evrene girersek 2008’deki gibi yarı finale kadar gidebileceğimize inanıyorum ben.