Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Gündem öyle değil böyle değiştirilir azizim!.. Gördünüz Futbol Federasyonu Başkanı’nın ekrandaki basın toplantısını... Açık yürekli, polemiğe kapalı ve yapıcı. Suçlamasız, uzlaşma arayan, üstelik çözüm odaklı.
Futbola tanıdık gelmiyor değil mi?
Hele Fenerbahçeliyseniz ve kulübünüzü 20 senedir sayın Aziz Yıldırım yönetiyorsa...

Daha da yazarım ama sayın Demirören aynı zamanda patronum olduğu ve sayın Aziz Yıldırım Milliyet Gazetesi’ndeki haberlerin ona sorulup yapıldığı gibi bir algı yaratmaya çalıştığı için bu kadarla bırakıyorum.
Zaten Beşiktaş başkanıyken kendisini defalarca “teşekkür etmek zorunda bırakan” Ters Köşe’lere karşın, patronum olduğundan beri hakkında ilk olumlu yazım bu.
Sebebi de “o haklı-bu haklı” değil, futbol üstü sevecen tutumu. Sorunları inkar etmeye değil çözmeye çalışması.

Haberin Devamı

Evet... Aklı başında herkesin gördüğünü tekrarlayayım:
Başkan Yıldırım Demirören, Aziz Yıldırım’ın abandığı topu göğsüyle yumuşattı, indirdi, soğuk kanlı bir plase ile ters köşeye gönderdi.
Vurdu mu ağları yırtması gereken koskoca Fenerbahçe Başkanı’nın, bazıları haklı, bazıları “uzaklaşılan şampiyonluğu unutturma” amaçlı “32 kısım tekmili birden” yakınmalarının/ithamlarının ömrü bir günde tükendi.

Diyeceksiniz ki,“ortadan kalktı mı Aziz Bey’in hakem ve MHK performansına ilişkin eleştirileri”?
Çünkü tek haklı tarafı o...
Hayır... Şimdilik aynen duruyor.
Ama sinirlerine hakim olamayıp suçlu-suçsuz herkesi sıra dayağından geçirmeye kalkarsan, haklı yakınmalarına paranoya esintisi taşıyan komplo teorileri katarsan, namusuyla çalışan insanları bile “büyük Fenerbahçe düşmanlığının” piyonları yerine koyarsan, meseleye aklı başında çözümler getirmeye çalışan bir başkan böyle söndürüverir yaktığın ateşi.
Neden?..
Birincisi üslup önemli...
İkincisi derdine doğru dürüst odaklanma meselesi!
Sonra zamanlama, hatada senin payın, sürer gider.

Bir yanda “doğru”, hatta “malumun ilanı” haber (Aziz Yıldırım’a çifte ceza geliyor) Milliyet’te yayınlandı diye nice şerefli kariyerler ile haberi/yorumu dokunulmaz kılmış gazete patronajını komplocu ilan edecek kadar sınırları zorlayan bir kulüp başkanı... Diğer tarafta “başkanlık döneminizi bir cümlede özetler misiniz” sorusuna “Yeter Yıldırım Demirören yeter” sloganını tekrarlayacak kadar hoşgörü ve güler yüz içindeki Federasyon Başkanı.
Aslında durumu anlamaya bu kadarı yeter!.. Ama daha açalım:
Aziz Yıldırım diyor ki, “yaratılmasında benim de başrolde olduğum her şeyi yıkalım”!..
Yıldırım Demirören diyor ki, “gelin birlikte düzeltmeye çalışalım”.

Haberin Devamı

“Yapıcı” ile“yıkıcı” karşıtlığı kadar birbirine zıt bu yaklaşımlar, aynı zamanda önerilerin gündemde kalma ve geçerli olma katsayılarını da belirliyor elbet.
Bir de işin içine “sahadaki kötü gidişi gölgeleme” faktörü girince, koskoca Fenerbahçe Başkanı’nın söyledikleri kelebek ömrü kadar yaşıyor ve bu sefer o başkanın Fenerbahçe’de kalıp kalmamasını tartışmaya açıyor.
Esip gürleyip söylediklerin “kayanın tozunu alan yel” gibi kifayetsiz kalıyorsa; nerede kalır Fenerbahçe Başkanı ağırlığı?
“Yeter Aziz Yıldırım yeter” sloganlarını Yıldırım Demirören çelebiliği ile karşılayıp “şikayet varsa çözüm bulalım” yerine “şikayet edenleri kapı önüne koymak” gibi bir alışkanlığı olan Aziz Yıldırım, sahip olduğu koltuktan aldığı kudreti bu kadar hoyrat kullanarak o koltuğu yıpratıyor bence.