Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Ligin sonu yaklaşıp üç büyükler arasındaki yarış kızıştıkça her maça bir sıfat takılıp “viraj maçı”, “kırılma noktası” falan deniyor ya... Eskişehirspor-Fenerbahçe karşılaşması, “sıfatı” hafta tamamlanınca bulunacak, hatta lig bittiğinde takılacak maçlardan biri.
Belki de en vahimi!
Benim aklıma bazı yakıştırmalar geldi ama yazarsam mahkemelik oluruz.
Şimdilik “ucuz kurtuldu Fenerbahçe” diyelim.
Önce “yarım maç” oynayan Eskişehirspor’a, sonra üç tane garanti, iki tane muhtemel golü kurtaran Volkan’a dua etsinler.

Haberin Devamı

Fenerbahçe sahaya adımını attığı anda, karşısında uyumlu, tempolu, işinin hakkını veren mükemmel bir ekip buldu Eskişehir’de:
Es Es Bandosu!..
Eskişehirspor takımına gelince... Geçen hafta Erciyes’i yenince düşme hattından uzaklaşmamış da şampiyonluğu garantilemiş kadar rahattı başta. Kimse bilemezdi ki, gerçek niyetini maçın ikinci 45’ine sakladığını.
Düdük çalmadan önce tribünleri, rakip takımı, yedek kulübesini dolaşıp “düğün sahibi” gibi takılan Alper’in yarattığı “jübile maçı atmosferine” uyup “bir puan olsun bizim olsun” niyetiyle tam 25 dakika maçı seyretti Eskişehirspor.
İstatistiklerin ve Süper Lig’in kralı Fenerbahçe ise geriye yaslanmış rakibi karşısında çok iş yapar görünüp pozisyona bile giremiyordu o sırada.
İşte Fenerbahçe’nin eleştirilen “yaşlı takım” niteliği burada işe yaradı. Çalımla, verkaçla, ortayla açamadıkları Eskişehirspor’a karşı 26. dakikadan sonra “yem değiştirdiler” adeta!..
Çünkü Fenerbahçe’nin gol atabilmesi için Eskişehirspor’un gol atma niyetine sahip olması, açılması gerekiyordu.
İlk kez kaleyi yoklayan ve gol atama ihtimalini gören Eskişehirspor’u kale önünde yan paslarla daha da üstlerine çektiler, takımın boyunu uzatıp boşluk yarattılar. Eskişehirspor iyice heveslendi... Ve 33. dakikada yine tecrübe konuştu; Emre’nin presiyle Eskişehirspor’a attırdılar golü.
Hatta asistini bile rakibe yaptırdılar!
Ama büyük bir hatası vardı Fenerbahçe’nin... Eskişehirspor’u gol atacağına gerçekten inandırdılar.

İkinci yarı o kadar kolay olmadı tabi. Eskişehirspor gol atmayı kafasına koymuştu bir kere. Ev sahibi atak oynadıkça Fenerbahçe’ye vites attıran bekleri Gökhan ve Hasan Ali esas işleri savunmaya dönmüştü. Yerini yadırgayan Caner ile yorulan Emre çıkmış sihir bozulmuştu.
Futbol cinliğine faydalı olan “yaşlılık” futbol mücadelesini negatif etkiliyordu artık.
Volkan 58 ile 67’de iki mutlak golü kurtarmasa 80. dakikada skor 1-1’den çok daha acıklı olabilirdi Fenerbahçe için.
Gücü kalitesi olmasa anlarım.
Lakin nesi eksik, ne biz biliyoruz ne futbolcular ne de İsmail Kartal.
Maç kazanmasını veya kaybetmesini kendi inisiyatifinden çok rakibin niyeti belirleyen bu Fenerbahçe şampiyon olursa, şampiyonluktaki rakipleri istediği içindir inanın.