Trabzonspor karşısındaki doksan dakikada futbola ait her türlü istatistiği “artı” veren Fenerbahçe, neden koltuğunun altında “eksi” skor ile döndü?
Evet… Mağlubiyet, Trabzonspor’un müthiş oynayan iki ucuyla izah edilebilir teknik olarak. Biri attı diğeri tuttu Sörloth ile Uğurcan’ın.
Peki gerisi?.. Onlar da motivasyonun zirvesindeydi tribünlerle beraber. İstim üstünde ve en iyi futboluna ulaşmış Fenerbahçe’ye çok iyi dayandılar ki, atan ile tutanın emekleri işe yaradı…
Yönetimini, hocasını, taraftarını geçelim Trabzonspor’un; onların bir numaralı görevi… Asıl kim sağladı Trabzon stadındaki bu “ekstra” motivasyonu?
Fenerbahçe!
Rakibinin Malatya maçı ertelenince girdi devreye, “birkaç puan uğruna insan hayatını hiçe sayar duruma düşmeyi” bile göze alarak kemik gibi yaptı Trabzonspor’u.
Kimse Malatyaspor başkanının ters-yüz demeçlerini irdelemedi, Fenerbahçe mahcup oldu, rakibi motive etti.
Bunun tek adı olabilir; “stratejik hata”.
Bir kulüp stratejik hata yaptığında dönüp bakacağınız ilk yer, onun beyin takımıdır.
Merak ediyorum; geçen hafta “TFF’ye yazılıp Trabzonspor’a gönderme içeren açıklama” için Fenerbahçe Beyin Takımı’ndan bir kişi de çıkıp “bizi depremde kaybedilen hayatları, yaralananları, acı çeken halkı umursamaz duruma düşürecek cümleler kullanmayalım” dedi mi acaba?
Dememiş anlaşılan.
Nasıl düşer Fenerbahçe bu ofsayta?
Belli ki, başkanı ve danışmanları sosyal medyanın fazlasıyla etkisinde kalıyor… Tribündeki fanatikler gibi düşünmelerine kimse karışamaz ama söylemlere/açıklamalara yansırsa, haksız duruma gelmeleri işten bile olmuyor.
Rakipleri etkileyecek ufak tefek operasyonlara girişmek, ligin ilk yarısında Fatih Terim’in kimyasını bozup Galatasaray’ı yarışın uzağına itmek gibi işe yarayabilir ama her operasyon hedefi onikiden vuracak diye bir garanti yoktur.
Bazen bumerang gibi dönüp fırlatanı yaralayabilir.
Hele karşınızda Ahmet Ağaoğlu gibi plan/proje sahibi bir başkana sahip rakip varsa…
Fenerbahçe, Trabzon’da bıraktığı üç puan yüzünden şampiyonluğu kaybederse, günahı vebali kimin boynuna?
Galatasaraylı borcunu öde!..
Medya olarak okkalı bir alacağımız var Galatasaray taraftarlarından!..
Yanlış anlaşılmasın, para/pul değil; manevi…
Ederi “ligin ilk yarısında takımla ilişkisi tüm zamanların en düşük noktasına gelen Fatih Terim’in geri dönüp futbolla kucaklaşması” ne kadarsa o kadar.
Galatasaraylı çok iyi bilir…
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’a cevap yetiştirmeye çalıştığı süreçte “hocam bırak bu işleri sahaya odaklan” demiştik ve eleştiriden hakarete kadar ağır tepkilere hedef olmuştuk.
Arda yüzünden Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz ile girdiği bilek güreşine karşı çıkmış, yine sahayı göstermiştik Terim’e ve yine dart tahtasına dönmüştük.
Bugün Terim medyanın kolundan tutup çekmeye çalıştığı yöne dönünce ne oldu?
Galatasaray patladı, şampiyonluk potasına dönüverdi.
Eee… Hani Galatasaray düşmanıydık, Terim kompleksine sahiptik, şunun bunun adamıydık?
Bir kişi de çıkıp doğru söylemişsiniz, iyi yapmışsınız, sağolun demeyecek mi?