Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Hata mı?.. Talihsizlik mi? Ya da Fenerbahçe “mehter takımına mı özendi” bilinmez ama rakiplerinin kayıpsız geçtiği haftada zor güç berabere kalan Fenerbahçe Antep’te liderliği bıraktı.
Maçın sadece üçte biri tamamlandığında, öyle dramatik bir durum vardı ki ortada; Fenerbahçe’nin halinden esinlenip müthiş arabesk besteler yapılabilirdi.
Fenerbahçe, rakip futbolcu Chibuike’nin cezası ertelenmiş diye zaten “üstüne oynandığını” düşünerek sıkıntılı çıkmıştı maça. Hatta söylenerek...
Daha altıncı dakikada “boksör” Volkan ikinci kornere de tek yumruk çıkmış ama bu kez tutturamamış ve Camara golü atmıştı.
Yetmemiş; 30. dakikada Hasan Ali “mecburiyetten” kırmızı kart görmüş Fenerbahçe hem mağlup hem de eksik hale gelmişti.
O Hasan Ali ki, az da olsa topu Antep ceza alanına yaklaştırabilen belki tek Fenerbahçeliydi atılana kadar.
“Çıkış yolu” kulübeden gelebilirdi ama Pereira sistemi değiştirmek gibi ağır sorumluluklara girmedi... On dakika sonra Souza’yı çıkarıp Caner’i almakla yetindi.
Çözüm beceri ile yeteneğe emanet edilmişti. Bir de sahanın hiçbir yerinde oynatmayan, adım attırmayan, negatif futbol oynayan Antep’li futbolcuların yorulma ihtimaline...
Lakin bir yandan da zemin kötüydü. Coşturan, iten Fenerbahçe seyircisi yoktu. Rakip sahada pas vermek bile sorundu. 20 metrelik hava toplarından medet umuyorlar ama Antep takımı her hava topuna ilk dokunan oluyordu.
Mersin, Trabzon ve Molde maçlarını kazanan aynı takım değil miydi?
Bir tek olumlu yönü vardı Fenerbahçe’nin; yarısında 10 kişi oynasa da ilk yarıda top yüzde 62 ondaydı... Ama sanal bir rakamdı bu. Belgesi de Fernandao’nun ilk yarıda bir defa topla buluşabilmesiydi.
Mehmet Topal ile Gökhan’ın alın teri de saygı duyulması gerekenler listesinde.
Fenerbahçe’nin “acılı” Antep macerası ikinci yarıya da taştı.
Gökhan’ın beraberliği bulan golü ardından Fenerbahçe’ye bir penaltı düdüğü çalındı. Kaytarması yoktu. Diego savunmaya yardım edeyim derken koluyla dokunmuştu topa. Antep’te eski haline dönen ve yanlamasına paslarla hız kesen Diego bir de penaltı yaratıp yerini Volkan’a bırakmadan önce Alper’in çok önemli beraberlik golü vardı.
İşin tuhafı on kişilik Fenerbahçe maçın başındaki 11’den daha iyi oynuyordu. Çünkü aralarındaki mesafeyi daraltmışlar, ayağa top yapmaya başlamışlar, durumun vahametini kavramışlar ve Antep savunmayı bırakıp kazanmaya odaklanmıştı.
Sakın Fernandao ve Hasan Ali’nin direkten dönen toplarını öne sürmesin kimse. Bu Fenerbahçe, Gaziantep gibi ligin golden en uzak takımlarından biri karşısında beraberliğe bile sevinmeli.
İster talihsizlik, ister hata deyin “şartlar” Fenerbahçe’yi Mehter Takımı’na çevirdi.