Fenerbahçe’nin transfer “tarzını” en son eleştirebilecek insanların listesi yapılsa, muhtemelen ilk üçe girerim!
Çünkü ben de aynı “gaz-debriyaj kavrama engelli” stratejinin esiriyim.
Söz konusu alışveriş olunca boş yere para harcamayım diye işimi görecekler arasında en hesaplısından başlarım önce. Sonra aldığımı beğenmem, gerçekten kalitelisine hala kıyamam, bir gömlek üstün olanı koyarım daha alırken ıskartaya çıkmışın yanına.
Bilirim orada bir yerlerde içime sinecek nitelikte benzeri olduğunu. Lakin, giymesem de kullanmasam da önceden aldıklarıma yazık olacak diye direnirim bu sefer.
Ve sonunda, zorlansam da kaliteye boyun eğerim.
Ne oldu?..
Bütçeyi aşmak endişesiyle başladığım alışverişte lazım olana ulaşmam için en az iki misli harcadım; işe yaramadan dolapta bekleyen “aynısının tıpkısının benzerleri” de cabası!
Bitmedi… İyi olana yer açmak, öncekilerden kurtulmak, kalabalığa boğulmamak lazım. “Atsan olmaz/satsan olmazları” hediye edebilmek için makul ve mantıklı adamlar bulmaya harcadığım zaman/enerjiyi de ekleyin.
Görünüşte alışveriş başarılı!.. Çünkü, son tahlilde ulaştım aradığıma, işime yarayana, kaliteliye. Tabi kaynak israfını, harcadığım zamanı, kendi yarattığım kargaşayı bir kenara koyarsak.
Fenerbahçe de benzer durumda.
Yeni başkanın ilk üç senesinde deneme yanılma metoduyla yanlış futbolcular aldı. Gittikçe kaliteyi yükseltti. En sonunda amaca uygun elemanları bir araya topladı.
Fakat kalabalık var ortada.
Hatta lebalep dolu bazı bölgeler.
Mesela orta saha listesi telefon rehberi gibi.
Vitor Pereira gidecek-kalacak ve yer açacakları saptamak için beş resmi maçta tam 21 futbolcu oynattı… Yani, Süper Lig ve Avrupa yarışı yanı sıra Fenerbahçe’de bir yandan alışveriş bir yandan seçme sürüyor.
Santrforda Berisha’nın arkasında Valencia ve Serdar Dursun bekleyecek. Sağda Mesut Özil yanı sıra hem İrfan Can hem de Muhammed var.
Orta saha zaten Eminönü Meydanı! Sosa’yı Zajc ve Arda, Gustovo’yu Meyer ile Mert Hakan, Osayi’yi Nazım ve Burak Kapacak bekleyecek. Forma tek, talip üç.
Diyeceksiniz ki, “ne var bunda; bolluk işte”!
Her bolluk, mutluluk getirmez.
Pelkas Rossi ile yedekli. Szalai’nin seçeneği Novak. Min Jae uymazsa Serdar Aziz forma giyecek.
İşin ilginç yanı, Ferdi ve Tisserand bölgelerinin hala tek geçilmesi. Pereira sisteminde ikisi de kritik nokta ve şu anda ikisi de bir başlarına. Pantolon bulamadıkça gömlek almış sanki Fenerbahçe!
Son transfer, “kör gözüm parmağına” en kalabalık yerlere alternatif olacak. 6-8 hatta 10 numara gibi oynayan Miguel Crespo kendisi. Taze kuvvet mi, dönen tekere çomak mı yakında belli olacak. Futbol gibi güçlü takımlar arasındaki farkı nüansların belirlediği “mikro cerrahiye” balta-keserle müdahale olmasa sonunda…
Düşünsenize “yer yok” diye veya “daha iyisini almak için” Ozan Tufan satıldı, Sinan Gümüş kadro dışı bırakıldı, Hiç oynamayan taze transfer Caulker’e takım aranıyor.
Tam benim alışverişim gibi!..
Gerekli olanı uzun ve pahalı yoldan temin edip elindeki kıymetler ile bir önce aldıklarını atıl duruma düşüren tarz bu.
Korkarım futbolcu dolabından kavga sesleri gelmez bir süre sonra. “Lebaleb Fenerbahçe” taraftara sempatik gelebilir ama hiçbir takım “beş maçta 21 futbolcu” rotasyonu ile istikrarlı bir maraton sürdüremez ve oynamayan futbolcular küsmeden, kızmadan, hizip odağı olmadan beklemez.
Ocak’ta kim alınır, kimler kalır bilinmez… Kesin olan çok futbolcu gidecektir Fenerbahçe’den. Almak çözümün bir bölümü, Pereira’yı asıl zorlayacak olan, kalması gerekenleri üzmeden doğru adamları “gidecek kıvama” getirmesi.