Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Fenerbahçe’de “imkansızı” başarmak biraz vakit alıyor ama “zorun” üstesinden gelmek en çok doksan dakika sürüyor.  
Hatta, kazanmakta zorlansa da Süper Lig’in “yenilmezlerinden” Alanya karşısındaki gibi, sadece bir devre. İkinci gol gelmeyince maçın uzatma dakikalarında Alanya baskısı yiyor Fenerbahçe ama tek gole de üç puan veriyorlar!  
İşin aslı, Fenerbahçe takımı değişse de kalite değişmiyor. Mesela, Tadic gibi beklentilerin gerisinde kalanlar olsa da arkasındaki bıraktığı yerden devam eden Ferdi, gittikçe grafiği yükselen diğer kanattaki İrfan Can, sadece gol değil aynı zamanda topla rakip arasına girme ustası Dzeko, oyunun iki yönünü iki ayrı kişi gibi oynayıp takımı 12 kişi yapan Fred, uzaktan şutlarla rakibi bezdiren Syzmanski çıkıyor, galibiyet serisine yeni bir tuğla koyuyor. 
Belki takım önde ağır baskı yapmak yerine set ve pas oyunu oynuyor ama bu yöntemle de maçı kazanmayı biliyor. Belli ki, bu gidişat “derbilere” kadar sürecek. Bu sezonun şampiyonunu derbilerin sonuçları belirleyecek.  
Ne şans, ne sihir, ne salt yetenek… İşin püf noktası “kulübedeki simyacı”!   
Evet… Fenerbahçe’nin sezon başında aldığı “değerli madenleri” çil çil “altın” yapan “simyacı” İsmail Kartal hiç şüphesiz.  
Ayrıntılar onunla futbolcular arasında ama görünen yöntemi “rotasyon”!.. 
Bu yöntem türlü çeşitli “tepkimelerle” rekabeti coştursa da aynı zamanda futbolcuların kimyasını bozma ihtimali kuvvetle muhtemel bir disiplin. Lakin, İsmail Kartal, futbolculara rotasyon ilacını bala bulayıp yutturuyor ve adına “dinlendirme” diyor.  
Yoksa, Nordsjaelland maçında hiç de kötü oynamayan 7 futbolcuyu nasıl kesebilir Alanya karşısında?  
İsmail Kartal sisteminin tıkır tıkır işlemesi, bir düzineyi bulan galibiyet serisinin devam edip gitmesi için olmazsa olmaz, Fenerbahçe’nin mutlaka Avrupa’da sonuna kadar gitmesi. Haftada bir lig maçlarında izah edemezsiniz adamlara neden kulübede beklediklerini.   
Maça dönersek, Dzeko ve Tadic bize öğretti ki, futbolun bilgeleri de sinirlenirmiş… Devamlı faulden bunalan Dzeko usta, kasti faulle sarı kart görüyor maçta. Çıkması istenen Tadic en kısa yoldan değil istediği yerden çıkarken sarı kart görüyor, üstelik bir süre daha oyunda kalacağı ortaya çıkıyor. İrfan Can’ın sarı kartı mücadele uğruna hiç olmazsa. En berbat olanı da Alanya hocasının taca çıkan topu vermeyerek gördüğü ikinci sarıdan kırmızı kart tabi. Motivasyonun fazlası küpüne zarar! 
Bol keseden kartlar tamam da… Hakemin faul düdüklerine ne demeli?.. Ters tarafa çalınan mı istersiniz, gereken yerde susan mı, gereksiz yere öttürülen mi? Neyse ki, kazanıyor yoksa coşturacaklar Fenerbahçe’yi bu hakemler.   
Maçın son çeyreğinde İsmail Kartal’ın Tadic’i dışarı almak için üçlü kombinasyon yapıp, yanına Dzeko ve Osayi’yi de katması, Batshuayi, Kent ve Oosterwolde’yi oyuna alması var… Ki, aralarında çıkmayı hak eden sadece Tadic’ti.   
Kartal, Oosterwolde tekmeye kafa uzatır, Batshuayi gol atmak için varını yoğunu koyarken tercihini savunmayı güçlendirmek için Samet’i sokup Syzmanski’yi çıkararak yapıyor ve “1-0 olsun bizim olsun” diyor Alanya deplasmanında.  
Evet, seriyi düzineye çıkartmak iyidir.