Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Birileri sayın Mahmut Uslu’yu uyarsın lütfen; sürekli komplo arayan zehir zemberek yönetici devri, İspanyol paça pantolon gibi geçti, gitti, sandıklara kalktı.
Ya bu tarzı bıraksın, ya da yeniden moda olduğunda görev alsın.
Kimse talep etmiyor artık.
Saçma ve gereksiz olduğunu biliyor insanlar. Yüreklerine su bile serpilmiyor.
Söylesinler Uslu’ya; yöneticilikte “ben buradayım” demenin başka yolları da var.
Belki biraz meşakkatli, sabır ve büyük resmi görmeyi gerektiriyor; ama var.
***
Sayın Uslu, iki senedir Adana’daki çiftliği ile Özbekistan-Kırgızistan üçgeninde dolaşırken gelişmeleri ıskalamış belli ki.
Yönetici olarak ilk derbide bıraktığı yerden başlaması ve “Fenerbahçe’ye çelme taktılar” tarzında eski plaklar çalması bu sebeple olmalı.
Futbolu gözlerdeki pası silen, şahane oyunla kimsenin yenilmeyi hak etmediği derbiden beraberlikle ayrılmış, şampiyonluktaki iddianı korumuşsun. Herkes teşekkür ediyor Beşiktaş ile Fenerbahçe’ye...
Sırası mı 3 Temmuz sürecine göndermelerin, bayat ve bıktıran komploların?
Maksat, “ben döndüm işimin başındayım”!
Biri söylesin lütfen sayın Uslu’ya; “o işler lağvedildi”.
***
Çelme takmışlar...
Lakin kimse engelleyemeyecekmiş!..
Hayali düşmanlar yaratıp Donkişot kahramanlığına soyunmak değil de nedir bu?
Hem sorarlar, nasıl ve kim yaptı?
Uslu’ya göre, Federasyon’dan MHK’ye, yayıncı kuruluştan dış mihraklara, sana bana ve rakiplere kadar herkes işin içinde olabilir. Daha da ilginci Cüneyt Çakır’ın “Fenerbahçe’nin penaltısını ye golünü sayma” diye memur edilmesidir. Kargalar bile gülmüş olmalı buna.
Yok mu bir terzi koskoca Fenerbahçe camiasında; hemen daraltsın paçaları.

Haberin Devamı

CİMBOOOOM (1)!..

Benim adetim değildir zor durumdakilere yüklenmek... Lakin Galatasaray gel gel yapıyor. Zorluyor. Mecbur bırakıyor.
Görmezden gelsem taraf tuttuğum sanılıyor.
Yazmalıyım manzaranın felakete işaret ettiğini!
Son örnek Mancini’nin “yerini bilmediği” Sneijder için Yönetim’in adres vermesi.
Açık söylüyorum; bundan sonrası büyük patlama ve “ufalanma” süreci.
***
Hayır... Küçük bir olaydan büyük sonuçlar çıkarmıyorum.
Mancini ile Yönetim’in Sneijder’i paskalya yumurtası gibi tokuşturması, çok önemli bir şey değil.
Aslında Sneijder’i çaktırmadan göndermiş kendi doktoruna Mancini. Galatasaray sağlık kuruluna falan ayıp olmasın diye düşünmüş olmalı. Olay ortaya çıkınca Galatasaray’ın toparlama çabası Hoca ile zıtlaşmışsa, ufak bir iletişim sorunu sadece.
***
Asıl vahim hadise, kimsede yönetime ve Hoca’ya inanma çabası kalmaması.
Dünyanın en garip, en mantıksız “bilinmeyenini” Hoca’ya da Yönetime de yakıştırmak normal olmuş Galatasaraylı için.
İnanın; Mancini Sneijder’in nerede olduğunu gerçekten bilmese bu kadar korkunç değildir.
İnanmamak, saçma şeyleri bile kendine yakıştırmak, kopma ve dağılmanın en büyük göstergesidir.
Üzülüyorum ama maalesef böyle.

Haberin Devamı

CİMBOOOOM (2)!..

Bitmedi Galatasaray... Bitmez de.
Kasımpaşa maçında sahaya bakan her çift göz, futbolcuların darmadağın halini üç boyutlu görüyor.
Biraz oynuyorlarsa, melekeleri oynuyor; ruhları, zihinleri değil.
Oyundan artan zamanlarda birbirleriyle itişmekten tutun da başı bozuk davranışlara kadar her şey var. Bir türlü Mancini’nin etrafında toplanamadılar.
Hocayla kenetlenemediler. Fatih Terim gibi bir motivasyon karizmasından sonra çok doğal...
Hem fizik hem psikolojik açıdan adamın omuriliğinden su alan Hoca’dan, futbolcuları kendi profesyonellikleri ile baş başa bırakana geçersen, bir şeyler değişecek tabi ki.
İtalyan hocadan üç ayda savunma bile öğrenemediler ki, bu da kapak olur yarı yolda Terim’den kurtulmaya çalışanlara.

Haberin Devamı

Futbolda cinayet

Denizlispor taraftarları birbirlerini öldürdükten sonra ortaya bir fotoğraf çıkıyor:
Ellerinde silahlarla poz veren taraftar grubu!..
Yahu, benzer bir fotoğraf herhangi bir üniversitenin öğrencileri tarafından çektirilse, o silahlar kullanılmadan didik didik edilmez miydi okulları, yurtları?
Niyetleri sorulmaz, sorgulanmaz, caydırılmaz mıydı?
Veya Ege’de bir çek senet çetesi... Öyle bir fotoğrafta...
Şu anda hepsi gözaltındaydı.
Lakin bir takım atkısı koydun mu boynuna; futbolun dokunulmazlığına giriyor, hoşgörüsünden faydalanıyor, ancak o silahla adam öldürürsen yakalanıyorsun.
Serbest bölge futbol. Sonra da herkes soruyor “futbolda olaylar niye önlenemiyor” diye.