Hayır!.. “Tesadüf” değil. Atıp tutturmadım. Eğrisi doğrusuna denk gelmedi...
Aynı uğraşın farklı ucunda bulunup, masanın ayrı yanlarında senelerini geçirmiş iki insan olarak tanıdım, öğrendim, anladım Şenol Güneş Hoca’mı.
İki gün önceki Ters Köşe’de Şenol Güneş bölümüne şöyle başlamıştım:
AMAN ŞENOL HOCAM!..
Madem ki, üç büyükleri, teknik direktörlerin söyledikleri ve söylemedikleri üzerinden değerlendiriyoruz; sıra Şenol Güneş hocamıza geldi...
Aslında sayın Şenol Güneş, söylem bakımından en “tehlikeli” hocalarımızdan biridir her zaman!
Tehlikeli, çünkü politika yapmaz, yere-zamana bakmaz, düşündüğünü pat diye söyler, sonra ayıkla pirincin taşını.
Doğmamış çocuğa don biçerek, üstelik Şenol Güneş gibi bir futbol fenomenini “muhtemel şüpheli” ilan ederek gereksiz risklere kaldıraç mı yapmıştım kalemimi?
Hayır...
Yazı, henüz kalıptan gazete kağıdına aktarılmadan Şenol Hocam yaptı yapacağını, yüzümü kara çıkarmadı!
Gençlerbirliği-Beşiktaş maçı biter bitmez hakem Fırat Aydınus’u eleştiren İlhan Cavcav’a çattı!..
Hem de zeka yüklü bir üslup olarak gördüğü, aslında amiyane alaycılık ve ayıplı saygısızlıktan öteye gitmeyen bir cümle ile:
“İlhan Cavcav sahadaki hakemi görebilmiş mi ki?.. Uzağı görebiliyormuş demek!..”
Zıpır şehir eşkıyası, acı fren yapıp kolunu kürek kemiği dahil camdan çıkararak üzerine sürdüğü arabası ardından dik dik bakan yaşlı vatandaşa “ne bakıyosun moruk” diye sallar ya... Aynı hesap.
Bir kere sana değil maçın hakemine eleştiri getirmiş Gençlerbirliği Başkanı.
İkincisi... Söylediği de “Aydınus’u kahrederek kutluyorum”...
Kahretmek öze dönük bir ifadedir ve içinde bulunduğu durumu belirtir. Aydınus da dahil hiç kimseyi bağlamaz. Hele Şenol Güneş’i hiç.
Üçüncüsü ise vahim... Milli Takım eski hocası, Beşiktaş gibi asırlık çınarın teknik anlamda birinci adamı, Türkiye’nin futboldaki göz bebeklerinden biri Şenol Güneş, yine futbolumuzun saygıdeğer bir figürü ile “yaşlı diye” dalga geçiyor.
Kendisini hiç ilgilendirmeyecek bir konuya müdahil olduğu yetmiyor, Cavcav’ın tespitlerini bir kenara bırakarak “hadi oradan moruk”a getiriyor lafı.
Ben Sayın Cavcav’ın yerinde olsam “gözlüklü” yanıtlar yerine, “umarım sen de benim yaşıma geldiğinde, benim akıl, göz ve belagat sağlığıma sahip olursun; ama şu günden anlaşılan, çok zor” diye cevaplardım.
İki gün önceki Ters Köşe’de öngörüm Beşiktaş-Fenerbahçe derbisinden önce ve sonra Şenol Güneş’in söylemleriyle tansiyonu düşmüş futbolumuzu yeniden alevlendirebileceği ihtimaliydi.
Tarzı konusunda yanılmadım.
Umarım derbi için endişelerim boşa çıkar.
Bu arada...
Yine hayır; Şenol Güneş’e takmadım. Çok da severim kendisini. Fakat bu bir “iş” meselesi.
Yorumculuk bir yana, ülke işi!..
Bu derbiyi 11’er futbolcuyla bitirmek de dahil, her kim ki maraza boyutuna çekmeye çalışır ve şehitli/seçimli kritik ülke gündemine ekstra bir yük yüklerse Ters Köşe’nin birinci derece düşmanıdır.