Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Herkesin tanık olduğu gibi yarın oynanacak derbi, lige ve kulüplerimize getireceği şimşekli sonuçlar ile orantılı olamayacak kadar düşük enerjiyle geldi bugüne kadar.
Aslında yaş tahtaya basıp dokunanın elini yakar ama ortalık dev ateşler yüzünden o kadar aydınlık ki, ne ışığı göz kamaştırdı ne de bakanı far görmüş tavşan gibi odaklayabildi kendine.
Amper iyi de voltaj düşük yani.
Neden?.. Bu mudur hakkı?..
Elbette hayır!
Bu ligin en iyi futbolunu oynayan üç takım varsa biri Beşiktaş, diğeri Galatasaray... Sevenleri ve hayranları Türkiye’nin üçte ikisi. Sıralamada değil belki ama şampiyon adaylığında “acil ihtiyaç veya geleneği bozmamak gibi zıt gerekçelerle de olsa” bir-iki...
“Futboldan değil muhabbetinden/kavgasından hoşlanıyorsak” buyurun size Galatasaray’a geldiği andan beri ringe itilmiş, sürekli yumruk atan ve alan İgor Tudor... Veya hiçbir başarının cezasız kalmadığı ülkemizde yeniden ringe davet edilmesi an meselesi futbolumuzun “Rocky”si Şenol Güneş.
İçinde Fenerbahçe olmadığı için deseniz, o da değil!.. Yarınki mücadelenin kendisi olmasa da sonucu ciddi şekilde ilgilendiriyor Fenerbahçe’nin bu sezonki istikbalini.
Peki neden düşük voltajlı derbi?..
Sebep “zamanlaması”... Yani “içi dışı bir” Türkiye’nin dışarda ve içerde geçirdiği süreç.
Amerika’da Zarrab davası, burada Malta ve Man Adası, üzerine bir de dolar hesabı, siyaset ile ekonomiyi gündemin tepesine oturtunca güme gitmiş koca derbiyi kim/nasıl “alın tartışın” diye önüne koyabilir insanımızın.
Olsa olsa 90 dakika “gündem arası” olacak yarın.
Kapsama alanı sıkıntısı, Beşiktaş-Galatasaray derbisinin futbol sezonumuzdaki etkileri çok şiddetli ve gönül yarası gibi kalıcı bir derbi olmadığı/olmayacağı anlamına gelmez tabi.
Bir kere kaybedenin kaybı bir derbinin çok ötesinde olacak. Üç puanı, puan cetvelini falan geçin. Yapısal sarsıntıların tetikleyicisidir bu derbiyi kaybetmenin tehlikelerinden birincisi ki, Galatasaray’da İgor Tudor değişimi ile başlar, sezonu kaybettirecek ve ardından yönetime alternatif yaratılacak kaos dolu yakın gelecek şeklinde ortaya çıkar.
Beşiktaş’ta ise “Şenol Güneş’in kredisini yıpratır” diyenler yanılır!.. Çünkü Şenol Hoca’nın Beşiktaş’taki kredisi ya “vardır” ya “yoktur”. Eksilmez.
Ya bir anda biter ya da sürer gider Avrupa iyi gittiği sürece... Beşiktaş’ı bekleyen tehlike, senelerce süren balayı ile üslubu/özgüveni şekillenmiş Başkan’ın, yeniden gündelik lig tartışmalarına mecbur kalması, sertleşmesi, tepedeki gerilimin yakalanmış aile ortamını farklı bir boyuta taşımasıdır...
Öyle uzun zaman dilimlerine gerek yoktur. Derbiyi Beşiktaş kaybederse inanın birkaç haftada rüzgar o kadar değişebilir ki, kartal yere inmek zorunda kalır.
Yani... Beşiktaş ve Galatasaray’ın derbisi “düşük profilli” görüntü veriyorsa, nedeni ne bu takımlarımız da ne de futbol dinamiklerimizde...
Şu anda vatandaş meşgul; o kadar.
Kriz şerbetli kamuoyu, derbinin arifesini es geçti ama sonuçlarını sadece Beşiktaş ile Galatasaray parantezinde değil “üçün şahıs” kulüpler üzerinden de didik didik inceleyecek muhasebesini tutacaktır.
Beşiktaş, Galatasaray ve onları seven milyonlar Türkiye’nin gündemine hiç güvenmesin yani.