Lafı dolandırmadan, Galatasaray’ı eleştirmek için sinekten yağ çıkarmaya çalışmadan yazalım:
Her şeyden önce Galatasaray Yönetimi Belhanda’ya kapıyı göstererek doğru iş yapmıştır… Daha da doğrusu yapmak zorundaydı. Mecburdu. Aksi halde gittiklerinde “yaralı” olmasa bile “bereli” bir Galatasaray bırakırlardı geride.
Çünkü “kişisel” bir mesele değildir bir futbolcunun kulüp hiyerarşisini hiçe sayarak seçilmiş yönetime laf atması. Resmen “vidaları gevşetme” girişimidir ki, göz yumanlar asırlık geleneğin “laçka” olmasına izin vermiş demektir.
Kabul edilemez.
Alt başlıklara gelince…
Belhanda olayının Florya’da uçan sineklerin anatomisini bilen Fatih Terim’in bilgisi dışında geliştiğini söylemek abesle iştigal olsa gerek.
Ne yapacaktı ki Terim?
Kaşımaya çalışmasın hiç kimse…
Fatih Hoca Galatasaray teknik direktörü olarak içi yansa da Galatasaray divan kurulu üyesi olarak tabi onaylayacak boşboğaz futbolcunun kovulmasını.
Ayrıca orada kendisi dururken Galatasaray Yönetimine “gider yapacak” başka adama izin verir mi Terim?
Espri bir yana, Belhanda’nın özür yazısı kaleme almasında Fatih Terim baskısı olduğunu düşünüyorum ben. En azından “ne biçim konuşmaydı o” demiş olmalı.
Kolay değil!.. Belhanda ile iki sezon Süper Lig şampiyonluğu kazanmış bu takım. Bir TFF Süper Kupası, bir Ziraat Türkiye Kupası kaldırmış. Belhanda’nın okkalı katkılarını inkar etmek imkansız… İstatistikler ispatlıyor.
Terim tecrübesi anlamaz mı on numarasının kovulacağını. Sonuçta elinin zayıflayacağına aymaz mı?
Aksiyon almış olmalı.
Ama bir yere kadar… Galatasaray Yönetimi kulağının üstüne yatmayıp Belhanda’nın cümlelerini terbiye sınırlarının zorlanması olarak algılamışsa, hiçbir Galatasaraylı Belhanda’ya arka çıkamazdı.
Gelelim olmayan Belhanda’ya ödenecek 750 bin Euro maaşa ve muhtemel tazminatlara:
Yahu bu kulüplerimiz nice milyon dolarlar ödedi nice futbolculara/hocalara ki, hiçbiri yoktular sahada! Kimi gösteriş, kimi hata, kimi aldanma sebepliydi. Bu sefer Galatasaray adının “dokunulmazlığı” için varsın açsınlar kasanın kapağını.
Ayrıca, boşa gitmeyebilir o para!.. Şayet bu sezon Galatasaray şampiyon olursa Belhanda’nın kovulmasıyla sağlanan disiplinin de katkısı olacaktır emin olun.
Efendim, Belhanda taraftara küfür ettiğinde Yönetim neden aynı hassasiyeti göstermemiş?
Taraftarla kapışma çift taraflı işleyen bir mekanizmaya sahiptir ve çoğunlukla “meşru müdafa” sınırları içinde kalır. Çünkü iki taraf da küfür eder birbirine. Elbette tribünden küfür işitirken bile futbolcunun ağzını açmaması gerekir, lakin insani bir tepkidir sonuçta. Yöneticiler hakkında “sosyal medya maymunu” gibi bir algı yaratmaya çalışmakla yakından uzaktan alakası yoktur.
Yine de Galatasaray Yönetimi’ni Belhanda üzerinden köşeye sıkıştırmak, yıpratmak isteyenler varsa; onlara bir tiyo vereyim sevabıma:
“Belhanda kovuldu saha düzeldi mi” diye sorabilirler mesela!
Çünkü bu vakada asıl özne Belhanda değil berbat sahadır.