Yirmi yıl boyunca adı/fotoğrafı/kelamı olmayan bir tek spor sayfası ve programı bulamayacağınız Aziz Yıldırım, üç senelik “konuşma orucu” ardından -tam da sandık ortaya gelirken- yanına kurmaylarını dizerek “çatır çutur” bir basın toplantısıyla Ali Koç’a çatarsa, medyadaki hayreti ve “analiz rötarını” hoş göreceksiniz artık.
Şaşırttı herkesi.
Bayram değil, seyran değil Yıldırım neden gürledi?
“Yahu aday değilsen seçim arifesi bu neyin nesi” diyenler mi ararsınız, söylediklerindeki haklılık payının üslübuna kurban gittiğini yazanlar mı, Koç taraftarlarını kenetleyip tek adaylı başkanlık seçimine katılımı arttırdığını iddia edenler mi?..
Hepsi doğru aslında.
Lakin, asıl soru “Aziz Yıldırım bunu neden ve şimdi yaptı” olmalıydı.
Söylediklerinin hiçbiri son haftanın, altı ayın, bir senenin işi değil ki… Aziz Bey’in en büyük “alınganlığı” borç harç meselesini mazbatayı aldığından beri dile getiriyor, her fırsatta dert yanıyordu Ali Bey. Son Başkan’ın sportif başarısızlığı ilk günden beri devam ediyordu.
O zaman, basın toplantısının “mana ve ehemmiyetini” anlamak, Aziz Yıldırım’ın önümüze bıraktığı “şifreyi” çözmek, “müjdeyi” kavramak için önce “motivasyona” bakmalısınız.
Sahi… Neydi sıra dışı basın toplantısının hedefi?
Rakipsiz Ali Koç’a seçimde verilecek boş oyların sayısını arttırmak mı?
Üç yıl önce kendisini sandığa gömen Başkan’dan intikam almak mı?
Fenerbahçe’nin şampiyonluk yoluna çivili takoz atmak mı?
Ali Bey’in TFF Başkanı Nihat Özdemir ile arasını yapmak mı?
Hiçbiri.
Aziz Yıldırım birincisini kaybettiği, ikincisine katılmadığı -ki, katılsa yine kaybedeceği kesin gibi- seçimden sonra iktidarda üç yıl daha kalacak Ali Koç’tan “göz hakkı” istedi açıkça.
“Basketbolu bize ver”!
Hoppalaa!..
Nerede görülmüş yarışı kaybedenin ödülden pay talebi?
“Valla anlamam… Yoksa rahat bırakmam”!
Makyajı “Fenerbahçe bekası” olmasa, Fenerbahçe basketbolu için hiç de küçümsenmeyecek bir “kaynak” içermese, milyon eurolar ile süslenmese -biraz da kötü niyetle- “haraç” bile diyebilirsiniz bu talebe.
Artık dönebiliriz tarihi basın toplantısının neden Fenerbahçe Genel Kurulu arifesine denk getirildiğine…
“Ya şimdi ya hiç” demiş kendi kendine Aziz Bey.
Kulübü ucundan tutmak, Fenerbahçe basketboluna bayrağı dikmek için son şansı olduğunu düşünmüş.
Neden?
Çünkü bu sezon Fenerbahçe’nin Süper Lig şampiyonu olacağını hesaplamış!
İnanmış.
Fenerbahçe’nin şampiyonluğu, Ali Koç’un en azından başkanlık koltuğunda Aziz Yıldırım rekorunu egale etmesi, muhtemelen geride bırakması anlamına gelir ve tekrar başkan olmaya ömür yetmez… Yıldırım’ın hiç şansı kalmaz.
“Başkanlık gitti dönmez, bari basketbolu kurtaralım” diye düşünmüş olmalı Aziz Bey.
Ve “fırsat, bu fırsat”!
Sizi bilmem ama ben Aziz Bey’in futbol birikimine, bilgisine, öngörüsüne inanırım.
Ve buradan büyük bir müjde çıkarabilirim, yedi yıldır şampiyonluk sayıklayan tüm Fenerbahçelilere:
Başkanlığın ordinaryüsü Aziz Yıldırım’a göre, Fenerbahçe şampiyonluğun eşiğinde. Muhtemelen mutlu son bu sezon.
Yoksa üç sene beklemiş Aziz Yıldırım bir sezon daha dişini sıkar, sonra gelip “hepsini alırdı” değil mi?
Evet… Aziz Yıldırım’a göre Ali Koç ve kulübü mutlu sezonlar bekliyor.
Bir de teknik direktör bulabilseler!